Fatih Erdoğan
Yenikapı Ruhu
07 Ağustos 2016 Pazar günü Yenikapı Meydanı tarihi günlerinden birisini yaşadı. FETÖ'nün darbe girişimine karşı Cumhurbaşkanlığı himayesinde, düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"nde milyonlar bir araya geldi.
Alan hınca hınç doluydu. ‘iğne atsanız yere düşmezdi.’ İnsanlar mutlu ve umutluydu. Alandaki insanlar; Ellerindeki Ay Yıldızlı Al Bayrağı darbecilerin yanında yer alan devletlerdeki idarecilerin kör olmuş gözlerine sokarcasına sallıyorlardı. Çocuğu da, genci de, yaşlısı da elindeki bayrağı sımsıkı tutuyor ve dünyaya meydan okuyordu.
Uzunca bir beklemenin ardından nihayet beklenen an geldi. Konuşmaların başlayacağı anons edildi. İlk konuşmayı MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli yapacaktı. Öylede oldu. Sayın Bahçeli konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edilmesinin ardından oturduğu yerden yavaşça doğruldu. Kendisine eşlik eden kurmaylarıyla birlikte sakin ve kendinden emin bir tavırla platforma çıktı ve milyonları selamladı.
Konuşmasına; ‘Aziz Türk Milleti’ diyerek başladı. Miting alanını dolduran milyonlarca Türkün hissiyatını bilen, onlarla aynı kaynaktan beslenen Türkmen Beyi muhteşem bir konuşma yaptı. O konuştu meydan coştu. O konuştu meydan sustu. Bilge Liderin konuşması babanın oğluyla konuşması gibiydi.
Uzun süre Türk Milletinin hafızalarından silinmeyecek olan konuşmasını şu sözlerle bitirdi. “15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü, 627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır. 620 yıl önce Niğbolu'da ezilenlerin tekrardan başını kaldırmasıdır. 572 yıl önce Varna'da, 563 yıl önce İstanbul'da, 490 yıl önce Mohaç'ta döktükleri kanda boğulduklarını sandıklarımızın yeniden karşı harekâtıdır. 15 Temmuz'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni, emniyet ve istihbarat kuruluşlarını bombalayıp sivil ve masum vatandaşlarımızı katledenlerle 101 yıl önce Çanakkale kıyılarına gelip üzerimize ateş saçanlar, aynı karanlık yolun yolcusudur.
Biliniz ki 15 Temmuz yeni bir istila denemesi, yeni bir kıyım ve yıkım hamlesiydi. Mondros'ta çerçevesi çizilip Sevr'de dayatılan imha planları, 15 Temmuz'da yeniden gün yüzüne çıkarıldı. 'Su uyur düşman uyumaz' sözü bir kez daha anlam ve karşılığını buldu. Zalimler, hainler, emperyalizmin maşaları, bu defa Türk askeri kılığına girdiler, milletin silahını yine millete çevirdiler, milletin imkânlarını kullanarak yine millete öldürücü darbe vurmak istediler. Âlim ve hoca görünümlü bir terörist, sığındığı Pensilvanya'dan getirdiği beddua seanslarıyla, nefret söylemleriyle, öfke nöbetleriyle cinayet örgütüne Türkiye'ye 'vur' emri verdi. İblis'e ruhunu satan bu vaiz, Müslüman görünümlü bu Voyvoda, ihanetle, Türk ve Türkiye düşmanlığıyla doruğa çıktı, fitne ve münafıklıkta rekor kırdı. Haçlı emellerinin taşıyıcılığını yapan FETÖ, Türkiye'nin kalbine nişan aldı.
Aziz kardeşlerim, hain darbecilerin tankından, topundan ve uçaklarından atılan bombalarına Çanakkale’de olduğu gibi göğsünüzü siper ettiniz. Başarılı olmalarına sizler mani oldunuz. 15 Temmuz gecesi kiminiz şehit kiminiz gazi oldunuz. Hainlere geçit vermediniz. Ne mutlu sizler gibi vatan evlatlarına; ‘Ne Mutlu Türküm Diyenlere.’
Türkmen Beyi Sayın Devlet Bahçelinin konuşması miting alanını dolduran milyonlarca Türk evladı tarafından beğeniyle karşılandı. Uzun uzun alkışlandı.
Platforma son konuşmacı olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan çıktı. Ustanın konuşmaya başlamasıyla birlikte kalabalığın heyecanı ve coşkusu doruk noktasına ulaştı.
Söz sanatlarının ustası kabul edilen Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşma metnine; Atatürk’ün ‘Milletimiz büyüktür, korkmayalım’ diye başlayan bir pasaj eklemesi, Ülkücü Sanatçı Esat Kabaklı’nın ‘Bil Oğlum’ isimli şarkısının sözlerini okuması ve Abdurrahim Karakoç’a ait olan ve Ülkücü Ozan Arif tarafından bestelenerek okunan ‘Ellerin yurdunda çiçek açarken / Bizim ile kar geliyor kardeşim. Bu hududu kimler çizmiş gönlüme? Dar geliyor, dar geliyor gardaşım’ diye başlayan ‘Kara haber’ isimli eseri okuması ilginçti.
Sayın Cumhurbaşkanı dünyanın izlediği bu önemli günde Yenikapı’da toplanan milyonlara Atatürk’ün ve Ülkücü Şairlerin sözleriyle seslenmesi manidardı. Ayrıca defalarca’ Türk Milleti’ diyerek uzun yılların ardından milli vicdanlara seslenmesi de biz Türk Milliyetçileri adına keyif vericiydi. Rabbim Yenikapı’da oluşan milli ruhu söndürmesin. Türk Milleti ve Türk Devleti kıyamete kadar baki kalsın inşallah…