Yukarıda ki söze katılmamak mümkün mü? Şuan ki halimizin sebebi bundan daha güzel anlatılabilir mi?

Belki anlatılabilir. Ama bu sözde asla yabana atılır bir söz değildir. Her kesin acımasızca bir birini yediği, kanını içtiği, birkaç kuruş için bir birini boğazladığı günümüz Türkiye’sini bire bir anlatmaya yetiyor.

Bu veciz sözün sahibi İsmet Özel; Tanımayanlar için beyefendiyi kısaca tanıtabilirim:

19 Eylül 1944 tarihinde Kayseri’de doğan İsmet Özel şair ve yazar kimliğiyle tanınır.

Bir süre Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenim gördükten sonra, Hacettepe Üniversitesine devam eder. Bu üniversitenin Fransız Dili ve Edebiyatı’ndan mezun olur.

Uzun yıllar Devlet Konservatuarı’nda Fransızca okutmanlığı yapar. Ataol Behramoğlu ile Halkın Dostları dergisini kurar ve yönetir. 1963’ten itibaren şiirleri yayımlanmaya başlar.

1974 yılına kadar sol görüşlü birisidir. 1974’te düşünsel ve ruhsal bir değişim yaşar, yazı hayatına İslami düşünce çerçevesinde devam eder.

Bu güzel insandan birkaç güzel söz daha.

— Türkiye’de insanlar, insan olmayı değil zengin olmayı seçtiler.

— İnsan için önüne çıkan bütün yollar yürünebilir yollar ise, o insan artık kaybolmuştur.

— Eğer öte dünyada makbul olacağı kabul edilen vasıflar bu dünyada üstünlük tesis etmenin aleti haline gelmiş ise ahiret sarf edilmiş olur.

— Türk milleti tarihe damgasını istiklâl harbi ile vurdu. İstiklâl harbi istiklâl marşı’nın temin ettiği mantık ve iradeyle kazanıldı.

— Siyasetin bütün iniş çıkışı bir yandan kurtların, diğer yandan çakalların devlete karşı toplumu, topluma karşı devleti koz olarak kullanışına ayarlanmıştır.

— Siyasetteki bu iniş çıkıştan başı dönen Türk toplumu bir türlü hem güvenliğini, hem de özgürlüğünü bir arada, birlikte istediğini ve biri için diğerini feda etmek mecburiyetinde olmadığını söylemez, söyleyemez.

— Kâfirle çatışmayı göze alan Müslüman’a ‘Türk’ denir.

—Oğul vermeyen bir arı kovanı gibidir Türkiye. Bal yapmaz bir arı türünün kovanı!

— Yarım yüzyıldır olup bitenden anlaşılan şu ki Türk siyasetinde yön tayin edici gibi görünen yaklaşımları benimseyenler gerçekte yön saptırıcı bir güce mahsus gizli niyetin kurbanı olmuşlardır.

Bu yazıyı kaleme almamın sebebi elbette İsmet Özel’i tanıtmak değildir. Neden bu denli sabırsız, hoşgörüsüz, anlayışsız, haktan ve hakikatten uzak, yalan, dolan ve riya girdabına battık diye düşünürken birden bu söz çıktı karşıma. Gerçekten ‘Türkiye'de insanlar,  insan olmayı değil zengin olmayı seçmişlerdi.’

 Yemeyip yediren, giymeyip giydiren o iyi insanlar maalesef yok oldular. Yerine ne verirsen yutan yamyamlara bıraktılar. Evliyalar ülkesi birden bire; ‘hırsızlar, uğursuzlar, dolandırıcılar, sapıklar, tacizciler, teröristler’ ülkesi haline geliverdi.

Ey insan olmayı terk ederek zengin olanlar; biliniz ki bu illet ve bela bir gün sizinde canınıza okuyacaktır. Kurtuluş yeniden insanlığı hatırlamaktadır.