Cumhurbaşkanı Kalksın Demese…

TEOG sınavı gerek zamanı gerekse uygulanış biçimi ile bir facia. Milli Eğitimin mutfağında yani okullarda çalışan eğitim personeli yıllardan beri bunu dilegetiriyor ama seslerini kimseye duyuramıyorlardı.

Ta ki Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan,  canlı yayına katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamada, TEOG sınavının kaldırılması gerektiğini söyledi. İşte o dakikadan itibaren Milli Eğitim Bakanlığının tepesindeki zat-ı muhteremden kapıcısına kadar herkesin fikri değişiverdi.

Bu nasıl bir Bakanlıktır ki Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir cümleyle tukaka ilan ettiği tamamen kendi dönemlerinde hazırlanan ve uygulamaya başlanan ve daha birkaç gün öncesine kadar yere göğe sığdıramadıkları sistemden hemencecik çark ediyorlar?

Sayın Erdoğan, "Ben TEOG olayını istemiyorum ve bunu da artık yanlış buluyorum. TEOG'un kaldırılması lazım. Biz TEOG'la mı geldik, ne TEOG vardı, ne bir şey vardı. Okursun, sene içinde notların bellidir, bu notlarınla beraber yürürsün. Gelirsin üniversite sırasına, orada da girersin üniversite imtihanlarına. Üniversite imtihanında da sosyalde, sayısalda başarı durumun neyse bu başarıya göre girmen gereken yer nereyse girersin" dedi ve kıyamet koptu!

Sayın Cumhurbaşkanının okuduğu yıllarda okuyan öğrenci sayısı bir elin parmakları kadardı. Zorunlu eğitim sadece İlkokul dönemiydi. İlkokullar ise 5 yıldı. İlkokuldan sonra isteyen okur istemeyenler okumazdı. Kız çocukları hiç okutulmazdı. Ortaokullarda ve liselerde yer sıkıntısı yoktu. Dolayısıyla bu okullara giriş için sınava gerekte yoktu.

Sayın Cumhurbaşkanımızın döneminde adı Genel lise olan bir tek Ortaöğretim Kurumu vardı. Genel liselerin yanında Anadolu ve Fen Liselerinin açılmasıyla birlikte öğrenciler sınavla tanışmaya başladı. Anadolu Liseleri İlkokuldan sonra öğrenci alırdı. Bu okulların eğitim süresi; bir senesi İngilizce hazırlık sınıfı olmak üzere 7 yıldı. Fen Liselerine girmek ise başlı başına bir olaydı.

Sonra her gelen iktidar tıkır tıkır işleyen o güzelim sisteme bir çomak soktu.  Anadolu ve Fen Liselerinin eğitim süreleri 4 yıla düşürüldü. İngilizce eğitimden vaz geçildi.  Yetmedi, Genel Liselerin tamamının adı Anadolu Lisesi yapıldı. Bu okullara giriş sınavının adı LGS( Liselere Giriş Sınavı) idi, değiştirilerek OKS (Orta Öğretim Kurumları Sınavı) yapıldı.  Beğenilmedi; SBS (Seviye Belirleme Sınavı) olarak değiştirildi. Yine beğenilmedi ve bu sınavın ismi TEOG olarak değiştirildi. Ne yazık ki, bu değişikliklerin büyük bir kısmı AK Parti döneminde yapıldı. 

Sınavsız eğitim sistemi olmaz. Değerlendirme yapılmak zorunda. Adı ne olursa olsun sınav bu değerlendirmenin bir aracı. Ama tek başına sınav olunca sıkıntı çıkıyor. Bu konuda Cumhurbaşkanı'na katılmamak mümkün değil. TEOG kaldırılmalı ama yerine öğrencilerin sanatsal, sportif, kültürel, akademik başarılarını ölçebilen bir değerlendirme sistemine geçilmeli. Çünkü tek başına teste dayalı geçişle öğrencileri okullara yerleştirmek doğru olmuyor.

Aslına bakılırsa çocukların erken yaşlardan itibaren sınava odaklanmaları sıkıntı yaratıyor.  Okullarda eğitimden çok öğretim yapılmaya başlanıyor. Okullarda verilen öğretim tek başına yetersiz kalıyor ve öğrenciler okulların dışında kişi ve kurumlardan özel derslere yöneliyorlar. Bu sistem kalkmalı. Ama yerine getirilecek sistem, gerçekten sistem olmalı. Yapılacak olan değişiklik bundan önceki değişikliklerde olduğu gibi sadece laftan ibaret olmamalı.

Yapılacak değişiklikle ilgili kamuoyuna hızlı bir şekilde bilgi aktarılmalı. Yoksa bu sene sınava girecek olan öğrencilerde ciddi bir başarısızlık yaşanacaktır. Bilindiği gibi TEOG Sınavının birincisi 29, 30 Kasım 2017 tarihlerinde yapılacaktır. Bu kısacık zaman diliminde boşa geçirilecek birkaç gün ilgililere çok pahalıya mal olabilir. Bu sebeple ne yapacaklarsa bir an önce karar verip vatandaşlara açıklanmalıdır. Ben bu ekibin daha iyi bir sistem getireceğine inanmıyorum. Neden mi? ‘Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz’ da ondan…   

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Erdoğan Arşivi