Maraşta Haber
Maraşta Haber

Gelin/kaynana geçimsizliğine; reçete

Genelde kayınvâlide ile gelin birbirleriyle bir türlü geçinemezler. Belki de bu geçimsizliğin temeli tâ Havva vâlidemize kadar uzanır. -istisnalar müstesna-   Bu dünyada ölüm ve ihtiyarlık hariç, her şeyin bir çâresi olduğu gibi elbette, gelin-kaynana geçimsizliğinin de bir çâresinin olması gerekir.   Kahramanmaraş 2. Eğitim Bölgesi Ticaret Meslek Lisesinin çıkarmakta olduğu Eğitim-Kültür ve Sanatta YENİ […]

Gelin/kaynana geçimsizliğine; reçete

19 Ocak 2021 - 20:32A+A-

Kahramanmaraş'ın güncel haberlerini Google News'ten takip edin !

Genelde kayınvâlide ile gelin birbirleriyle bir türlü geçinemezler. Belki de bu geçimsizliğin temeli tâ Havva vâlidemize kadar uzanır. -istisnalar müstesna-

 

Bu dünyada ölüm ve ihtiyarlık hariç, her şeyin bir çâresi olduğu gibi elbette, gelin-kaynana geçimsizliğinin de bir çâresinin olması gerekir.

 

Kahramanmaraş 2. Eğitim Bölgesi Ticaret Meslek Lisesinin çıkarmakta olduğu Eğitim-Kültür ve Sanatta YENİ UFUK adlı derginin 4. sayısının 34. sayfasındaki ZEHİR başlıklı yazının bu işe bir çözüm olabileceği düşüncesiyle bu reçeteyi sizlerle paylaşmak istedim. İşte o reçete.

 

“Uzun yıllar önce Çin’de Li-Li adlı bir kız evlenir, aynı evde kocası ve kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Lâkin kısa bir süre sonra kayınvâlidesi ile geçinmenin çok zor olduğunu anlar. İkisinin de kişiliği tamamen farklıdır. Bu da onların sık sık kavga edip tartışmalarına yol açar.

 

Bu durum Çin geleneğine göre hoş bir davranış değildir ve çevrenin oldukça tepkisini alır.

 

Birkaç ay sonra bitmek tükenmek bilmeyen gelin-kaynana kavgalarının dozajı daha da artar. Annesi ve karısı arasında kalan eş ise âdeta bir cehennem hayatı yaşamaya başlar. Artık bir şeyler yapmak gerektiğine inanan genç gelin doğru babasının eski bir arkadaşı olan baharatçıya koşar ve derdini ona anlatır.

 

Yaşlı adam ona bitkilerden yaptığı özel bir ilaç hazırlar ve bunu üç ay boyunca her gün azar azar kaynanası için yaptığı yemeklerin içine koymasını söyler. Zehir az az verilecek, onu gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır. Yaşlı adam genç geline kimsenin ve eşinin şüphelenmemesi için kaynanasına çok iyi davranmasını ve ona en güzel yemekleri yapmasını söyler.

 

Sevinç içinde eve dönen Li-Li, yaşlı adamın dediklerini aynen uyguluyor. Her gün en güzel yemekler yapıyor, kaynanasının tabağına azar azar zehir damlatıyordu. Kimseler şüphelenmesin diye de ona çok iyi davranıyordu.

 

Bir süre sonra kayınvalidesi de çok değişmişti ve ona kendi kızı gibi davranıyordu. Evde artık barış rüzgarları esiyordu. Genç gelin kendisini ağır bir yük altında hissetti. Yaptıklarından pişman bir vaziyette baharatçı dükkânını yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği zehirleri, onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı,

 

Yaşlı kadının ölmesini artık istemiyordu.

 

Yaşlı adam, yaşlı gözlerle karşısında konuşup duran Li Li -’ye baktı ve kahkalarla gülmeye başladı. “Sevgili Li-Li, sana verdiklerim sadece vitaminlerdi. Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin, hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça o da dağıldı ve yerini sevgiye bıraktı böylece siz gerçek bir ana kız oldunuz”dedi.

 

Herhangi bir gelin bu reçeteyi aynen ve samimiyetle uygular yine de bir netice alamaz ise onun kayınvâlidesini ya Bakırköy’e, ya da Elazığ’a göndermek gerekir diye düşünüyorum…

 

Sahi şu üç beş günlük dünyada neyi paylaşa mıyoruz?

 

Varsın oğlumuz eşini sevebildiği kadar sevsin -iftihar etmemiz gerekirken- onu niçin kıskanıyoruz?

 

Bir gönülde tüm sevgilere -Allah, vatan, millet, anne, baba, eş, çocuk…- ayrılmış ayrı bir yer olduğunu ve insan gönlünün her sevgiyi barındıracak kadar geniş olduğunu niçin unutuyoruz?

 

Her türlü kötülüğün temelinde kıskançlığın yattığını, kıskançlığın da yerini sevgi, saygı, hoşgörü ve fedakârlığa bırakmadığı sürece, hiç bir kötülüğün sona ermeyeceğini hepimizin iyi bilmesi gerekmez mi?

 

Gününüz kutlu, yuvanız mutlu olsun…

Gelin/kaynana geçimsizliğine; reçete

 

Genelde kayınvâlide ile gelin birbirleriyle bir türlü geçinemezler. Belki de bu geçimsizliğin temeli tâ Havva vâlidemize kadar uzanır. -istisnalar müstesna-

 

Bu dünyada ölüm ve ihtiyarlık hariç, her şeyin bir çâresi olduğu gibi elbette, gelin-kaynana geçimsizliğinin de bir çâresinin olması gerekir.

 

Kahramanmaraş 2. Eğitim Bölgesi Ticaret Meslek Lisesinin çıkarmakta olduğu Eğitim-Kültür ve Sanatta YENİ UFUK adlı derginin 4. sayısının 34. sayfasındaki ZEHİR başlıklı yazının bu işe bir çözüm olabileceği düşüncesiyle bu reçeteyi sizlerle paylaşmak istedim. İşte o reçete.

 

“Uzun yıllar önce Çin’de Li-Li adlı bir kız evlenir, aynı evde kocası ve kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Lâkin kısa bir süre sonra kayınvâlidesi ile geçinmenin çok zor olduğunu anlar. İkisinin de kişiliği tamamen farklıdır. Bu da onların sık sık kavga edip tartışmalarına yol açar.

 

Bu durum Çin geleneğine göre hoş bir davranış değildir ve çevrenin oldukça tepkisini alır.

 

Birkaç ay sonra bitmek tükenmek bilmeyen gelin-kaynana kavgalarının dozajı daha da artar. Annesi ve karısı arasında kalan eş ise âdeta bir cehennem hayatı yaşamaya başlar. Artık bir şeyler yapmak gerektiğine inanan genç gelin doğru babasının eski bir arkadaşı olan baharatçıya koşar ve derdini ona anlatır.

 

Yaşlı adam ona bitkilerden yaptığı özel bir ilaç hazırlar ve bunu üç ay boyunca her gün azar azar kaynanası için yaptığı yemeklerin içine koymasını söyler. Zehir az az verilecek, onu gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır. Yaşlı adam genç geline kimsenin ve eşinin şüphelenmemesi için kaynanasına çok iyi davranmasını ve ona en güzel yemekleri yapmasını söyler.

 

Sevinç içinde eve dönen Li-Li, yaşlı adamın dediklerini aynen uyguluyor. Her gün en güzel yemekler yapıyor, kaynanasının tabağına azar azar zehir damlatıyordu. Kimseler şüphelenmesin diye de ona çok iyi davranıyordu.

 

Bir süre sonra kayınvalidesi de çok değişmişti ve ona kendi kızı gibi davranıyordu. Evde artık barış rüzgarları esiyordu. Genç gelin kendisini ağır bir yük altında hissetti. Yaptıklarından pişman bir vaziyette baharatçı dükkânını yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği zehirleri, onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı,

 

Yaşlı kadının ölmesini artık istemiyordu.

 

Yaşlı adam, yaşlı gözlerle karşısında konuşup duran Li Li -’ye baktı ve kahkalarla gülmeye başladı. “Sevgili Li-Li, sana verdiklerim sadece vitaminlerdi. Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin, hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça o da dağıldı ve yerini sevgiye bıraktı böylece siz gerçek bir ana kız oldunuz”dedi.

 

Herhangi bir gelin bu reçeteyi aynen ve samimiyetle uygular yine de bir netice alamaz ise onun kayınvâlidesini ya Bakırköy’e, ya da Elazığ’a göndermek gerekir diye düşünüyorum…

 

Sahi şu üç beş günlük dünyada neyi paylaşa mıyoruz?

 

Varsın oğlumuz eşini sevebildiği kadar sevsin -iftihar etmemiz gerekirken- onu niçin kıskanıyoruz?

 

Bir gönülde tüm sevgilere -Allah, vatan, millet, anne, baba, eş, çocuk…- ayrılmış ayrı bir yer olduğunu ve insan gönlünün her sevgiyi barındıracak kadar geniş olduğunu niçin unutuyoruz?

 

Her türlü kötülüğün temelinde kıskançlığın yattığını, kıskançlığın da yerini sevgi, saygı, hoşgörü ve fedakârlığa bırakmadığı sürece, hiç bir kötülüğün sona ermeyeceğini hepimizin iyi bilmesi gerekmez mi?

 

Gününüz kutlu, yuvanız mutlu olsun…

Kahramanmaraş'ın güncel haberlerini Google News'ten takip edin !
Etiketler : |
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
Gençlerin sosyal medya kullanımına dikkat! Gençlerin sosyal medya kullanımına dikka...

Bir gazeteci olarak kamuoyunu bilgilendirmek adına bu yazıyı okuyucularımızla paylaşmak istedim… Buradan özellikle, anne ve babalara ya...

İSRAF HAD SAFHADAYMIŞ İSRAF HAD SAFHADAYMIŞ

Vay be, meğerse neler olmuş neler! Halkın büyük çoğunluğu ekonomik sıkıntı içinde can çekişirken… Cumhur İttifakı iktidarında köşe başl...

AÇIKLIK VE ŞEFFAFLIK: AÇIKLIK VE ŞEFFAFLIK:

Hangi partiye mensup olurlarsa olsunlar, belediyeleri yönetenler faaliyetlerini, kararlarını ve performansları hakkında açık ve dürüst ...

PAHALILIK ÇÖKÜŞÜN HABERCİSİ PAHALILIK ÇÖKÜŞÜN HABERCİSİ

Piyasaya iyi bakın. Bu pahalılık önünde hiçbir iktidar duramaz. Bu pahalılık çöküşün habercisi ve adıdır. Bu pahalılık karşısında iktid...


BU HABER HAKKINDA GÖRÜŞLERİNİZİ BELİRTMEK İSTER MİSİNİZ?(Yorum Yok)

SON EKLENEN HABERLER
İl Milli Eğitim Şube Müdürü Ahmet Akküncü’nün Babası Mehmet Akküncü dualarla toprağa verildi. İl Milli Eğitim Şube Müdü...

Aslen KAHRAMANMARAŞ İsa Divanlı mahallesinden olup, Mimar Si...

Ali Galip Çalık Anadolu Lisesiden Örnek Proje Çalışması Ali Galip Çalık Anadolu L...

KAHRAMANMARAŞ / Onikişubat Ali Galip Çalık Anadolu Lisesi Gö...

Ömer Faruk Arıkan Ortaokulunda Kermes Etkinliği Ömer Faruk Arıkan Ortaoku...

Kahramanmaraş Onikişubat Ömer Faruk Arıkan Ortaokulu Okul Ai...

İl Milli Eğitim Şube Müdürü Ahmet Akküncü’nün Acı Günü İl Milli Eğitim Şube Müdü...

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Şube Müdürü Amet Akküncü Babas...

Milli Eğitim Müdürü Kahraman dan Okul Ziyareti Milli Eğitim Müdürü Kahra...

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman, beraber...

Başkan Akpınara’ Andırınlılar Derneğinden Hayırlı Olsun Ziyareti Başkan Akpınara’ An...

Kahramanmaraş Andrınlılar Yardımlaşma ve Dayanışma  Derneği ...

Kahramanmaraş’ta  İl Milli Eğitim Müdürlüğü LGS ve TYT Deneme Sınavı Yapıtı Kahramanmaraş’ta İ...

Kahramanmaraş İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve Kahramanmaraş Büy...

Ali Ural “Şairin Şairleri” Başlıklı Konferans Verdi Ali Ural “Şairin Şairleri...

Şair ve Yazar Abdurrahim Ali Ural Kahramanmaraş Öğretmen Aka...

İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman’dan Kurum Kültürü Konferansı İl Milli Eğitim Müdürü Yu...

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman, Kahrama...

Lord Dondurma, Öğretmen Akademisi gönüllü öğretmenlerini ağırladı Lord Dondurma, Öğretmen A...

Kahramanmaraş Şehir ve Kültür Akademesi gönüllü öğretmenleri...

FOTO GALERİ
YAZARLAR HABERLERİ
VİDEO GALERİ