Alkış

Kahramanmaraş Gazetesinde haftada bir yayınlanan yazımı yazmak için masama oturduğumda, Alkış’ı buldum yanı başımda. Bırakın yazı yazmayı, bilgisayarı açmayı bile unutup Alkış’ın sihirli dünyasına dalmışım birden…

Her tadın her lezzetin bulunduğu o gizemli dünya çoğunlukla Bahaettin Karakoç’a ayrılmış bu kez. Mekânı cennet olsun. Yazılanlardan okumadan önce; ‘Üstat benden dualar ve Fatihalar bekler’ diyerek okudum dua ve Fatiha’sını. Kabul etsin Rabbim, kabri cennet bahçelerinden bir bahçeye dönüşsün…

Saygıdeğer Oğuz Paköz Beyefendinin dergisi 18’inci yaşına, 104’üncü sayısına ulaşmış, ne mutlu kendisine. En az çocuk büyütmek kadar zor ikinci bir uğraş veren Üstadın ve Alkış’ın ömrü çok çok uzun olur inşallah…

Dergi, Sahibinin seslenişiyle açmış kucağını okurlarına. Üstat geleceğe dair endişelerini dile getirmiş yazısında. Hepimizin ortak problemlerinin kaleme alındığı yazıyı birlikte okuyalım istedim.  

Alkıştan

Değerli Dostlar;

Ülkemizde uzun zamandır sorunlar sorunların üstüne biniyor. Yeni sorunlar çıktığında eski sorunlar biraz unutuluyor, üzeri hemen külleniyor. Sorunlarımızdan ne eskisi ne de yenisi çözülebiliyor. Orman kıyımlarından yeşil alanların yok olmasına, trafikten eğitime, çöp yığınlarından kadın şiddetine, cinayetlerden iş kazalarına, çarpık kentleşmeden tarımdaki çöküşümüze değin sayabileceğimiz türlü sorunlarımıza bir çözüm bulunacağına sorunlarımızın arttığını ve derinleştiğini görmekteyiz. Çözümsüzlük bize sürekli bir yenilmişlik ve ezilmişlik duygusu veriyor. Bu nedenle yaşamsal önemi olan konularda bile bir boş vermişlik yaşıyoruz. Çözümsüzlüğün ve kuralsızlığın artık olağan olduğu düşünülmeye başlandı. Çözümsüzlüğü kanıksadık, kuralsızlığı kurallaştırdık.

Kıbrıs, Irak, Suriye, sorunları bizi sürekli uğraştırırken, uyduruk Ermeni soykırım savlarına birde Rum soykırım yalanının eklendiğini görüyoruz. İşte böyle bir ortamda yurt genelinde bir yerel seçimlere gidiyoruz. Yapılan ittifaklar nedeniyle yenilenin belirsiz olacağı bir seçimin ülkemize iyilikler getirmesini diliyoruz.

Pahalılık, eğitim, alım gücü azlığı, üretimsizlik, iç ve dış borçlar ve daha neler neler gibi sorunlarımıza çözüm istiyoruz, çözüm arıyoruz.

Gerçi daha umudumuzu yitirmedik. Yitirmek de istemiyoruz üstelik onu her yere taşımak istiyoruz.

Kalın sağlıcakla.

Çok değerli çalışmalar var dergide. Şiirler, inceleme ve araştırma yazıları ve başka edebi yazılar. Mutlaka okunmalı diye düşünüyorum. İnanın bana başyazı ile başlayan mükemmellik son sayfanın son satırına kadar devam ediyor. Hele hele Oğuz Paköz tarafından kaleme alınan ‘Âşık Hüseyin ve Acem Kızı’ yazısı ile Serdar Yakar’ın kaleminden süzülen ‘Bir Bahaettin Karakoç Kitabı Öyküsü’ her zaman ve her yerde rastlanacak tatlardan değil.

Bize kardeşten öte yar gerek, yaran gerek

Dost kıymetini bilip hal hatır soran gerek

Felaket tellalları uzak dursun meclisten

Gül yüzlü yarınları bugünden kuran gerek

M.Nihat Malkoç imzasıyla paylaşılan İkindi Rubaileri’nden bir örnekle bitirirken yazımı, bol bol dua ve Alkış istiyorum emeği geçenlere. Esirgemeyin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Erdoğan Arşivi