Dediğim gibi olursa, ne olur?

Deprem olur, yer yer yerinden oynar, fırtına kopar, dengeler tümüyle değişir, çoğunun uykusu kaçar, çoğu da sevinçten göbek atar!

İlk deprem nerede olur, kaç şiddetinde zuhur eder, onu düşünenler düşünsün. Hasarı kim karşılar, sigorta şirketleri hasar bedeli ile başa çıkabilir mi, ya da hasarı kimler görür, bunu bilemem.

Benim siyasete aklım yetmez!

Yetse zaten ya belediye başkanı olurdum, ya bir siyasi partinin il başkanı ya da milletvekili.

Kim bilir, belki de bu şehre bakan olarak dönerdim!

*

Sayın Ünal her zaman büyük siyasetçi. Kalkıp başka şehirden aday gösterirlerse üzülürüm. Maraş adına….

Ama inancım odur ki, başka ilden aday gösterilse bile, (İzmir olur, Ankara veya  İstanbul) yüreği yine Maraş için çarpacaktır. Ve onun ilk sırada olmayışı,  kent için, Elbistan için, Türk siyaseti için büyük kayıp olsa da,Mahir Ünal gibi marka bir siyasetçi, Maraş’a her zaman lazım.

Dediğim gibi, başka şehirden aday gösterilse bile, Maraş’ın sorunlarına kayıtsız kalmaz, elini eteğini çekmez, yine Maraş için yüreğini ortaya koyar. Çünkü, siyasete getirdiği ciddiyet, etik değerler, kent ve ilçesi adına ortaya koyduğu hizmetler, projeler, onun ne kadar önemli bir isim olduğunun göstergesi, belgesi, ispatı…

Adım gibi eminim.

*

Peki,  sayın Ünal başka ilden aday gösterilir de, gittiği her yerde, sağda solda,‘Ben aday-adayı değil, adayım’ diyen, 4 dönem milletvekilliğinden sonra yeniden siyaset arenasında boy göstermeye başlayan, sayın Avni Doğan ilk sıraya getirilirse, (belki de 2. Veya 3. sıra olabilir) yerelde bile dengeler değişir, bazılarının uykusu kaçar, şunu da bir kenara yazın, Avni Doğan da eski Avni Doğan olmaz.

Avni Doğan’ın ajandasında birçok özel notların, bilgilerin de olduğunu bilen birisi olarak, artık dostunu da düşmanını da çok iyi öğrenmiştir.

Siyaset bu. Yarınların neler getireceğini kimse bilemez!

Çünkü siyasette yarın diye birşey yok.

Olmadı da…