Servetlerine servet katanlar, servetlerinin yabancısı değil.

Dediler, dedik ki, her iktidar kendi zenginini yaratır, doğurur. Bu dün de böyleydi, bugün de böyle.

Kimse kusura bakmasın, ‘Ben bu siyaseti Allah rızası için yapıyorum, vatanım için, milletim için, şehrim için canım feda!’ diyenlere de çok inanmayın.

Ha, bizim memlekette zibillik zengini de çok. Çok olmasına rağmen, burnunun bokunu yiyenlere de rastlamıyor değiliz yani. Kazandığını, servetini layıkı şekilde harcayan, kullanan, insanların emrine sunanlar olmadı mı, çıkmadı mı, tabi ki varlar.

Ama daha dün çulsuzken, daha eşeğe binmesini bilmezken, oturduğu evin kirasını vermekten aciz iken, bugün siyaset sayesinde servetine servet katanların haddi hesabı yok. Siyasetin kıyısında, köşesinde varsan, hele hele oğlun-kızın, damadın da boşta ise, hele bir de meclis üyesi isen, Allaaaahhhhh, yeme de yanında yat. Senin oğlunu-kızını, damadını-gelinini işe almayacak hangi babayiğitmiş o, söyle bakalım bana!

*

Hele biraz da yetenekli isen, cingözün tekiysen, kurnaz isen, şeytana bile pabucunu ters giydirmeyi marifet ve meslek edindiysen, paranın hesabı mu tutulurmuş birader.

Birkaç iş takip edersin, nasıl olsa Ankara’da dayıların var, eşek değiller ya, sana da bir kıyak çekerler artık. Sağa sola adam alacaklar, iş için…‘Hallederim ama, bunun fiyatı şu!..’ dediğin zaman, çaresiz insanların başka umudu, şansı da yoksa, eyvallah diyecek teklifine.

Rayiç de koyarsın, örneğin 30 bin lira. Vay be, iyi para valla!

Zaten esnaf isen, işin bozuksa, sağa sola borç edindiysen, hatta dükkânını kapatmak üzereyken, Allah da yürü ya kulum dedi ya, siyasetçisin, ya da bir kenarından tuttun işte neyse, herkes senin gözünün içine bakacak!

*

Sen bir umutsun, sen geleceksin, sen kurtarıcısın, umutsuzların, ümitsizlerin, çaresizlerin gözünde. Senin için para ne ki bu saatten sonra, emir ne kelime, rican kanun hükmünde kararname gibidir, birilerinin de kucağında isen, altına yattıysan, ver Allah’ın verdiğine…

Palazlanıyorsun, servetine servet katıyorsun. Düne kadar at araban bile yokken, son model arabalara kapında koyacak yer bulamıyorsun. Zaten paraya para dediğiniz de yok. Dün selam vermeyenler bile sizi sizden çok daha iyi tanıdığı, tanıyacağı için, çocuk değil, karizma da yapınca, siyasette, piyasada birden bire ünlüler kervanına katılıyorsunuz.

Ama insan olduğunuzu, beşer olduğunuzu, topluma karşı bir sorumluluğunuzun olduğunu unutuyorsunuz!

Ne iş!