Yüzünü kışa dönmüş bir sonbahar günüydü. Yine bir eğitim için yola çıktığımda bu sefer rotam şehzadeler şehri Amasya idi. Kayseri, Sivas ve Tokat topraklarından geçen uzun yolculuğumuz, yola biraz geç çıktığım için ancak gece bitmişti. Konaklama yerimiz ise tarihi şehir merkezinde ve Yeşilırmak kıyısında restore edilmiş olan konaklardan Emin Bey konaklarıydı. Buradaki odam Yeşilırmak manzaralı otantik bir odaydı.
Amasya Orta Karadeniz bölümünde yer alan bir ildir. Deniz kıyısında olmamasına rağmen Yeşilırmak kıyısında olduğu için şirin ve güzel bir kenttir. Yeşilırmak’ın sarp kayalılar arasında açtığı vadi tabanında engebeli bir yerleşme olan Amasya, tarihte Hititler’den başlayarak çeşitli uygarlıkların mesken olmuştur. Kentin bilinen en eski adı, söylendiği biçimi ile günümüze kadar hiçbir değişikliğe uğramadan gelen Amesseia’dır. Arkeoloji müzesine gittiğimizde Pers, Pontus ve Roma dönemlerine ait gümüş ve bronz paralar görmüştük.
Osmanlı döneminde parlak bir dönem geçiren Amasya şehzadeler şehri diye anılmaktaydı. Kurtuluş savaşında önemli yeri olan Amasya küçük bir tarım şehridir. İlk çağın ünlü coğrafyacı filozoflarından olan Strabon’un memleketi olan Amasya kaya mezarları, Ferhat su kanalı, adeta bir kartal yuvasını andıran kalesi, müzeleri, tarihi konakları, doğa harikası Borabay gölü ile görülmeye değer bir ilimizdir. Son yıllarda Karadeniz turlarının da geçiş güzergahı üzerinde olduğu için turizm açısından önemli gelişmeler göstermiştir. Belediye’nin yaptırdığı selfie çeken şehzade heykeli ile gündeme gelmişti. Önemli bir turizm taktiği olan bu davranışı turizm açısından yerinde bir hamledir. Bu arada öğrendiğime göre Amasya’da su ücretsizmiş.
Amasya'nın elmasına bir parağraf ayırmak isterim. Tür olarak misket elması deniliyor. Genellikle bir tarafı kırmızı, diğer tarafı sarı ile yeşilimsi bir renkte oluyormuş. İnce bir kabuk yapısına, hoş bir kokuya ve güzel bir tada sahiptir. Her gün tatmaya gayret ettiğimiz bu elma sert ve dayanıklı bir elma türüymüş. Amasya misket elmasını diğerlerinden ayırt edilen özelliğini de öğrendik. Ortadan kesildiğinde iç kısmında yıldız işareti olması gerekiyormuş, gördük.
Sebebi ziyaretimiz ise Amasya Bilim ve Sanat merkezinin yapmış olduğu bir AB projesiydi. Notice My Ability, Steer My Future" adlı İPA projesi ile yenilikçi yaklaşımlar üzerine eğitim almak için 47 ilden 90 BİLSEM öğretmeni ile Amasya'da buluşmuştuk. Bütünleştirici eğitim için özel eğitim hizmetlerinin kalitesinin artırılması amaçlanan bu proje kapsamında öğretmenlere eğitimde fark yaratan örnekler, yapay zeka, arttırılmış sanal gerçeklik, dijital öykü tasarımı, yaratıcı problem çözme becerileri, P4C (çocuklar için felsefe), proje bazlı düşünme gibi yenilikçi eğitim uygulamaları eğitimleri verildi. Eğitimlerden fırsat buldukça arkadaşlarımızla birlikte Amasya’nın tarihi ve turistik yerlerini de keşfetme imkânımız oldu. Yağmurlu bir cuma akşamı dönüşe geçtiğimizde geride güzel anılar ve tatlı bir yorgunluk kalmıştı.
Dr. Nurullah KILINÇ
