Mehmet Fiskeci
Ne yapayım, ne edeyim. Yüz tane bakanlık yok ki, dağıtayım eşe-dosta!
Sanki cebimden mi çıkıyor, ikram ederim arkadaşlarıma, sevdiklerime, dostlarıma, mutlu olurlar.
Ancak işi sulandırmak, cılkını çıkartmak istemedim. Her ne kadar geçenlerde yazdığım yazı espriye ağırlık verilmiş bir mizah yazısı olsa da, çok da ciddiyetten uzaklaşmamak lazım.
Bazı dostlarım yatırımcı bakanlığı istedi mesela. İnce ince dokundurarak!
Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan, doğrudur beni hükümet kurmakla görevlendirdi ama biliyorsunuz geçen hafta kabineyi açıklamış, sayın Cumhurbaşkanına takdim etmiştim.
Bana, “Yahu ede, tamam listeyi beğendim de, ellerine sağlık. Yalnız bu eksik. MİT müsteşarlığı yok, genelkurmay başkanı yok, diyanet işleri başkanlığı yok ve en önemlisi de tüm bakanlıklara müsteşar ataması yapmamışsın. Ben de sana güvenmiştim, liste eksik, lütfen tamamla!” diye talimat verince, emir büyük yerden dedik, harıl harıl yukarıda münhal bulunan kadrolara isim aramaya başladık.
*
Biz kabine listesini yukarıya verince, liste delinip yerel basında yer alınca, bazı dostlarımız alınganlık gösterdiler. “Ne yani, bizi yakıştıramadın mı, bizim yazdığın isimlerden neyimiz eksik, bizim kafamız kel mi?” diyen diyene olunca, sayın Cumhurbaşkanı da kendisine yardımcı olmam anlamında müsteşarlık ve bazı sorumluluk gerektiren görevleri atamamı emredince, (hep zaten zor işler bana verilir, benim üzerime ihale edilir. Kaderime tüküreyim!)biz ikinci kez liste arayışına, kadro tamamlamasına geçtik.
Önce, sayın Cumhurbaşkanımızın talimat ve tavsiyesi üzerine, MİT müsteşarını atamaya karar verdim. Bunun için baktım en uygun isim, Bekir Kılıç. Allah için, mevcut MİT müsteşarı sayın Hakan Fidan’a da o kadar benziyor ki, yan yana koysanız kardeş sanırlar. Hık demiş burnundan düşmüş misali, sanki ikizler. Hayırlı olsun sayın Bekir Kılıç… Beni mahcup etmeyeceğine inanıyorum!
*
Diyanet İşleri Başkanlığı gibi önemli, ciddi koltuk için düşündüğüm isim Bekir Doğan oldu. Kaç kez Hac’ca, Umre’ye gittiğini unuttuğum bu değerli dostumuz, bu koltuk için ideal bir isimdi. Dini bütün bir kardeşimiz iken, altındaki, bedeli 1 milyon lirayı aşkın Mercedes araba da feda olsun dedim. Yakışır…
*
Genel Kurmay Başkanına gelince. Biliyorsunuz, sayın Necdet Özel yaklaşık 1,5 ay sonra (30 Ağustos’ta) bu görevde olmayacak. Bunu bildiğim için adayımı şimdiden belirledim bile.
İçimizde, askerliğini komutan ya da uzman çavuş olarak yapmış kim var diye araştırırken, aklıma Halil Hınaz geldi. Duruşu, bakışı tam asker.
Neyse… Biraz daha bekleyelim bakalım. Gelişmeler, zaman ne gösterecek.
NOT: Bugünlerde mizah yazılarına kafayı taktım. Bu yazı da daha öncekilerin uzantısı, devamı…