Mehmet Bilal
Zangoç - Mehmet Bilal
Atalarımız geçmişte azınlıklarla uyum içinde yaşamışlardır. O zamanlar, dünya telaşı fazla olmadığından vakitlerinin büyük bir kısmını çayhanelerde, ağaç gölgelerinde ve cami avlularında geçirmektedirler. Böyle merkezi yerlere “dükkanönü” denirdi. Buralar o yerin alışveriş merkezidir.
Kale dibindeki Dükkanönü'nün yanında, eski Tekel Müdürlüğünün yerinde bir kilise bulunmaktaydı. Halk arasında “ecer hemem” denen Acar Hamam da bu kilisenin yanındadır.
Bu kilisenin zangocu yani çan çalanı, akimdan biraz yoksunmuş. Kilisede yatıp kalkmaktaymış. Halk arasında “zonguç” diye çağırılırmış. Ancak gençler kendisine çok takıldıkları için mecbur kalmadıkça kiliseden çıkmaz ve Pazar hariç diğer günler kapıyı dahi açmazmış.
Mahallenin gençlerinin Dükkanönü'nde sıkıntıdan patladıkları bir gün, içlerinden biri “Zonguç” biraz dışarı çıksa takılır, vakit geçirirdik.” der. Diğerleri, “Kendi çıkmazsa, biz çıkarız” derler. Kendi aralarında en zeki olarak bilineni “Birimiz tabuta gireriz, dördümüzde Hıristiyan ölüsü gibi götürür kiliseye bırakırız. Arkadaşımız tabuttan aniden çıkınca zangoç dışarı kaçar, böylece mahalleye bir eğlence çıkar.” cevabım vermiş.
Camiden getirdikleri tabuta biri girmiş diğer dördü onu alıp kiliseye götürmüşler. Bir Hıristiyan komşularının cenazesi gibi zangoç'a teslim etmişler ve hengâmeyi seyretmek için eski yetiştirme yurdunun ormanlık arazideki ağaçların arkasına saklanmışlar. Birkaç saat geçmesine rağmen karşılarındaki kiliseden zangoç çıkmayınca endişelenmişler. İçlerinden biri, “Bizim arkadaş acaba uyudu mu? Yoksa tabutun kapağını açamadı mı? Bir kontrol edelim” diye düşüncesini dile getirir.
Arkadaşları, “Ölü kontrol edilir mi?” deyince, “Gelin hele bir bahane buluruz” ve gidip kilisenin kapısını çalarlar. Zangoç ürkek bir adam olduğundan kapıyı ığdırık olarak açar ve aralıktan başını uzatarak “Ne var?” der.
Gençlerden biri, “Tabuttaki ölü doğum yeri olan Yahudi mahallesindeki kiliseden kaldırılmasını vasiyet etmiş, onun için tabutu almaya geldik.” demiş. Onun üzerine zangoç kapıyı sonuna kadar açarak “Alın gidin zaten baş belası bir cenazeniz vardı, siz gittikten sonra hortladı, boğup yeniden zor öldürdüm.” cevabım verir.