324. Fasl-ı muhabbet Atışma dörtlükleri

1
Dünya handır İnsana, yolcular gelip geçer
Kimi bahtı güzeldir, kimi derler vay naçar
Kimi yere vurmuştur, kimi yüksekten uçar
Doğru yolu gösteren, sevgili kul gibisin…
İsmail ŞİMŞEK (Gururi)/ARTVİN

2
Baharımız bitti yâr ömrümüz kış görecek…
Senden gayrı yüreğim sanma başka saracak
Yaşımız kemâline ha erdi ha erecek..
Sen ise bu gönlümde kurumaz gül gibisin…
Sami YAĞMUR Kırşehir

3
Bakıyorum her yana göremedim ben seni
Yoksa sende mi bana yabancı el gibisin
Anlaşıldı güzelim sende sevmiyon beni
Dalından kopmuş düşmüş sarar mış gül 🌹 gibisin
NUH SARIATEŞ İSKENDERUN

4
Sıkıntılar peş peşe gelip gelip gidiyor
Her zaman ve zeminde uzanan el gibisin.
Zaman öyle kötü ki; vücut bedel ödüyor
Sanki asırlar boyu bükülmüş bel gibisin.
Erdal Ünal (Dervişoğlu)-Ankara

5
Kara kış bittiğinde bahar perdeyi açar
Lale nergis gül çiçek doğaya neşe saçar
Kaynayan pınarlardan koyun kuzu su içer
Gözümün pınarında kaynayan sel gibisin
RABİA SAYLAM TAŞDEMİR KIRIKKALE

6
Ateş bedeni yakar, acıyla pişer beden,
Cehennem ateşinden sonraki kül gibisin.
Nemrut’tan beter olur zalimden önde giden,
İbrahim ateşinin açtığı gül gibisin.
Emir ŞIKTAŞ IĞDIR

7
Ne bilem karanlıkta bana göz kırptığını
gelsek karşı karşıya yedi yat el gibisin
Ölene dek unutmam bu bana yaptığını
Başım derde düşünce çürümüş tel gibisin.
AZİZ EKİCİ Sivas.

8
Ölü bedene lazım bir kazma ile kürek
Sen yaşamın gayesi baharım yazımsın tek
Eğer ömrümde yoksan yeşermez çemen çiçek
Irmakların aktığı çöllerde göl gibisin…
Bayram Bozyiğit/İstanbul

9
Ne çilelerle geçtik, dolambaçlı yollardan,
Kararan yüreğime,açmayan gül gibisin.
Kaderin pençesinde, yoldaş olsan da bana,
Ocağımı yakmadan,söndüren kül gibisin.
Seher Şentürk Samsun

10
Ne baharın bellidir ne yazın, nede kışın
Deli gibi dolaşan sorumsuz kul gibisin
Bir gün hesabı vardır her gün yediğin aşın
Rüzgarlarda savrulan aynı kül gibisin
Aşık Vehbi Gülen (Dağların Efesi)Hatay Şenköy

11
Erken bitti kara kış bahara tez kavuştuk
Gönül bahçemde canlı solmayan dal gibisin.
Nice sıkıntılardan el ele hep savuştuk
Her derde derman oldun canıma hâl gibisin.
Yusuf LELİK / ADANA

12
Mümkün değil unutmak, kara kışın işini,
Sen bendine sığmayan, coşkun bir sel gibisin.
Altı şubat depremi, senden aldı eşini,
Gece gündüz demeden, esen bir yel gibisin…
KILIÇ’I((ZÜLFİKAR KILIÇ)/KAYSERİ

13
Sen sevda kelebeği kondun gönül ucuma
Baharda yeni açmış çiçekli dal gibisin
Nasıl da çıkıp geldin lşık saçtın içime
Petekten yeni çıkmış anzerde bal gibisin
Ayşe Atlı Selen Ayselen Samsun

14
ÇELEBİOĞLU’yum ben Düzce benim ilimdir
Senin neresi bilmem sanki bir el gibisin
Beyazla dolsa bile saçın örgü kilimdir
Lakin önden bakınca sanki bir kel gibisin…
Abdullah Çelebioğlu/ Düzce

15
Ömür iniş çıkışlı inişte var yokuşta
Geride kalan günler hayali yol gibisin
Seneyi mevsime böl baharda geçti kışta
Efkâr dolu yüreğim sazdaki tel gibisin..
Asım YAVAŞ/ İSTANBUL

16
Unuttu tüm kulların, şükür denen nimeti.
Yaratılan bildirir, sana verdim himmeti.
Sınav için yarattı, peygamber ve ümmeti.
Kuran içinde gizli, sanki bir dil gibisin.
… Bayram Ali İLİK (BAYRAMİ) Aksaray

17
Karşılıksız sevdanı gönül haneme diktim.
Otuz mu kırk mı desem nice çileler çektim..
Birazcık gülümsesen bağrıma umut ektim.
Zakkumlardan toplanan zehirli bal gibisin
Hasan ALTUNKAYNAK/KAYSERİ

18
Tuzlu çoraktanmı dır güzel senin toprağın
Bana dut yemiş bülbül misali kal gibisin
Ne bir meyven oluyor nede bir tek yaprağın
İlk bahar aylarında açmayan dal gibisin
Davut Akyıldız Kırıkkale

19
Gece gündüz demedim adını sayıkladım,
Papatya yaprağında çıkmayan fal gibisin.
Yürüdüğün yolların taşını ayıkladım,
Gurbet elden sılaya uzayan yol gibisin…
Dindari/Osman Dindar/ist.

20
Bahar geldi aziz dost,sılaya yol göründü,
Ardahan dan Artvin’e,virajlı yol gibisin.
Dağlar da kar eridi,doğa yeşil büründü,
Kardelenler bak çıktı,yaban da gül gibisin.
…Ömer PARLAK ( Adl-i ) / Ardahan

21
Dünyanın zaman çarkı, döner durur göğünde
Mevsimler, hep rüyada, sen solmaz gül gibisin.
Bülbüller göç ederken, hazanın akşamında
Bir ömrün baharını , sen bilmez kul gibisin…
Yurdanur İŞLEYEN/AMASYA

22
Hep bekledim o günü vuslat gelecek diye
Dakikaları saydım saat duracak diye
Kâbûslu günler bitip hayat gülecek diye
İlkbahar mevsiminde açmayan gül gibisin…
Hatice KARAHAN (Pinhan)/İstanbul

23
Dostunun yabancısı, düşmanının aynası
Bu duruma kahrolduk, alevlerde yanası
Gözlerden yaşlar akar, en acılı anası
Şehitler bayram eder, dağlayan el gibisin..
Adem ÇAĞLI-Kırıkhan / HATAY

24
Bu ne dalgınlık dostum arayıp sormuyorsun
Kendi korunda yanan savrulan kül gibisin
Seni kalpten sevsem de belli ki görmüyorsun
Bana gelince ejder, ellere kul gibisin
…F. Dila REYHAN (Fatmacan)/ BURSA

25
Sevgi bir hazinedir, gelen payını alır
Yerleşirse gönüle mutlak bir izi kalır
İki baş bir yastıkta, samanlık seyran olur
Aşk’a susamış olup, aranan yol gibisin…
İsmail ŞİMŞEK(Gururi)/ARTVİN

26
Nice gurbet gezdimde bulamadim vefayi
Her gezdiğim yerlerde gördum zergi cefayi
Bir yüzüme gülüp te göstermedin sefayı
Sevgin yok efkarin yok sevdasız Kul gibisin.
…..Şair Recep KARABIYIK…Bursa

27
Sevdiğim yakar durur, aşkından ölür Adem
Alamadık yüceden, kulluk denen bir kıdem
Elde yok, avuçta yok, hazırlık yok ne edem
Günahlarda zirvede, sevapta tel gibisin
Adem ÇAĞLI-Kırıkhan / HATAY

28
Şu üç günlük dünyada güzel şeyler bırakıp
Zaman zaman maziyi açıpta ona bakıp
Sanki ışık misali gelene bir mum yakıp
Uzaklara eserek taşıyan yel gibisin.
Erdal Ünal (Dervişoğlu)-Ankara

29
Şu yalancı dünyada, Çok mu aradım seni,
Hatır gönül bilmeyen, sanki bir el gibisin.
Ne yerin var ne yurdun, Mecnun eyledin beni,
Yüce dağlardan esen, amansız yel gibisin… Yekta Aydın (/) İstanbul

30
Ey güzel, tavırların hâle heyecan verir
Gam vakti serinleten, üflenen yel gibisin
Söylediğin sözlerin bu gedaya can verir
Ne hoş muhabbetin var, şekerle bal gibisin
…Âşık Örmelî ÇAMAŞ/ORDU

31
Kırılgan olmuş insan, kim kimin nazın çeker?
Müşkülatı olanlar Allah’a doğru akar,
Unutma el yıkasan, el döner yüzü yıkar,
Dağları aşıp geçen patika yol gibisin.
Emir ŞIKTAŞ IĞDIR

32
Hüseyin Zarar üstad darıldın mı sen bana
İste canım vereyim al kurban olsun sana
Mekke’de Medine’de sevaplar senden yana
Vav ile Ye’den sonra sanki bir zal gibisin…
Abdullah Çelebioğlu/Düzce

33
Darılmak ne haddime şu yüreğimi burma
Sen o güzel aklını benim yüzümden yorma
Medineden getirdim sana zem zem le hurma
Düzce’den Ankara’ya sallanan el gibisin…Hüseyin ZARAR Ankara (Firari)

34
Ademin şu başından aşkındır onca işi
Aklına hiç gelmiyor birkerecik o dişi
Hep kendinden bilirmiş karşındakini kişi
Çelebioğlu bizi bilmez mi el gibisin… İlhâmi /ANKARA

35
Harlansın divanında, ateşi kimden aldın.
Kim var gönül bağında, imansız gül gibisin…
Vijdansız değildin ki huyunu kimden çaldın.
Dut yemiş bülbül gibi, gümansız dil gibisin…
Er Tuğrul Mustafa ÖZYURT/NİKSAR

36
İlker DURMUŞ
Ne laf anlatıyorda ne laftan anlıyorsun
Ne değer veriyorsun ne beni dinliyorsun
Ne yaptım ki ben sana görünce yanılıyorsun?
Hedefe ulaşmayan aşılmaz yol gibisin
İlker DURMUŞ/TRABZON

37
Mevsimler değişse de gönlüm de taze gülsün
Kalbime yerleşmişsin benim dünyam da hürsün
Mutluluğumuz daim bir ömür boyu sürsün
Buram buram kokan o tomurcuk gül gibisin… Bayram KAVUN/İZMİR

38
Nice günler görmüştük,gecen ömrün başında.
Seneleri geçmiş,filizlenmiş gül gibisin.
Kötü günde aklında,iki damla yaşında.
Beni düşündükçe,hiç bitmeyen yol gibisin.
Emine Korkmaz Şenel Almanya.

39
Güvendiğin dağlara karlar yağdı diyorsan
Üzülme,Allah büyük,biraz da ben gibisin
Sahte dostluklar için,her gün üzülüyorsan
Bırak gitsin yoluna,diyecek hal gibisin..
Zinet Ermiş/Almanya

40
Sevgi neşe umuda, kollar açarken kucak
Donmuş kalbi ısıtır, gönlü sarmalar sıcak
Için için yanarken, dumanı tütmez ocak
Korunu ele veren, savrulmuş kül gibisin…Yaşar TEMİRLİ (Işıkhan)/Bozüyük _BİLECİK

41
Bilmem niçin küsersin,boştan yere küs/Ersin !
Yüzün sirke satıyor,diyemem gül gibisin.
Bilmem nasıl çözersin,desem derdim çöz/Ersin…
Seni kimler tutuyor İnan ki êl gibisin.
LOKMAN GÜL/ANKARA

42
Bahtım kara diyorlar, olmaz dengi dengine
Yoksul haline şükret, mal mülk düşer zengine
Eğer çıkar var ise, hiç bakmazlar rengine
Doksandan şu kalene atılan gol gibisin…
İsmail ŞİMŞEK(Gururi)/ARTVİN

43
Kül olsa da ateşin izi kalır unutmam
Bana tek bir söz yeter,el sözünü hiç tutmam
Saygım sonsuz bilesin,bilki yalanı yutmam
Rüzgarlarla savrulan,işte sen kül gibisin..
ANKARA MEHMET İLER

44
Ey sevdamın hoş süsü mevladan gelen payim
Ey düşümun nakışı bardakta sıcak çayım
Sazımın tellerinde inleyen sevda neyim
Kemanımi inleten paslanmaz tel gibisin
RABİA SAYLAM TAŞDEMİR KIRIKKALE

45
Hayatta hep doğruyu kendine yön edersin
Yolunu uğrattığın haneyi şen edersin
Feraseti kullanır kan işi men edersin
Yılanı deliğinden çıkaran dil gibisin.
AZİZ EKİCİ Sivas.

46
Ne oldu sana böyle deyi ver hele neler
Bu kadar dil dökene insan biraz çık güler
Kalmamış sende artık güzel olan neşeler
Tatları da bozul muş sanki bir bal 🍯 gibisin
NUH SARIATEŞ İSKENDERUN

47
Ey gönlümün sultanı birçok zorluklar gördük
Gönül birliğimizle nice sofralar dürdük
Yıkılan viraneyi birlikte yapıp ördük
Çiçeklerin güzeli gönlümde gül gibisin.
Yusuf LELİK / ADANA

48
Gönlümü yaka yaka uzaktan bakıyorsun
Sevda tohumlarını yüreğe ekiyorsun
Bakışınla yar beni kendine çekiyorsun
Sevda ile karışmış coşkun bir Sel gibisin
Ayşe Atlı Selen Ayselen Samsun

49
Kalbinle yemin ettin ikrar verdin dilinle
Neylemiştim ben sana yol ayırdın benimle
Benim gücüm kalmadı didişmekten seninle
Çürük ağaç misali tutmayan dal gibisin…
Hatice KARAHAN (Pinhan)/İstanbul

50
Fatmacan’ım bu sona senin aklın mı ermez?
Hadi aklın ermedi, gözlerin de mi görmez?
Yüreğim kes umudu bundan böyle yeşermez
Hiçbir kez açmayacak solacak gül gibisin
…F.Dila REYHAN (Fatmacan)/ BURSA

51
Yıllar yılı sakladım verdiğin gonca gülü,
Gönlüme mesken ettim bastığın sönmüş külü.
Unutmadım kırlarda tuttuğum sıcak eli,
Ömrümce tutunduğum kırılmaz dal gibisin…
Dindari/Osman Dindar/ist.

52
İktidar mualefet, gelin görün halları,
Sizde vicdan var ise, rezil etmen kulları.
Kader vurmuş perişan, tutmaz olmuş kolları,
Sen sanki yalnız kalmış, çaresiz kul gibisin…
KILIÇ’I(ZÜLFİKAR KILIÇ)/KAYSERİ

53
Şu iki günlük dünya, baştan başa bir sırdır,
Yaşamak mı ölmek mi, ikisi de çok zordur,
Bana bu ettiklerin, saçıma yağan kardır,
Bir ufak fırtınada, kırılan dal gibisin…Yekta Aydın (/) İstanbul

54
Şerha şerha yarılmış yüreğim param parça
Uzaktan görününce iki yanağın ayça
Gözlerimi süsleyen dudakların yakutça
Bayragıma renk veren, can veren al gibisin
…Âşık Örmelî ÇAMAŞ/ORDU

55
Bayram’i sözlerinde, her dâim Hâk’kı anlat.
Tebessüm olsun yüzlerinde, kulağı çınlat.
Patlat tabancanı, paslı zihinleri vınlat.
Burunlarda buram buram kokan gül gibisin.
… Bayram Ali İLİK (BAYRAM’İ). Aksaray

56
Aldı tığı eline, isterken sırta yelek
Başına çorap ördü, ona bırakmaz felek
Rabb’a dua niyazı, afiyet, huzur,dilek
Hakk’a elini açan, yakaran kul gibisin…Yaşar TEMİRLİ (Işıkhan)/Bozüyük _BİLECİK

57
Hata yapmaktan korkma,yeter ki ders al ondan
Tecrübe kazanırsın vefasız olanlardan
Hiç kötülük bekleme,gözleri dolanlardan
Bir çınar ağacının güvenli dal gibisin..
Zinet Ermiş/Almanya

58
Seni seçmiş yaratmış âlemelerin sertacı
Cennet bağında açan benzersiz gül gibisin
Vasfına ermeyenin nedameti çok acı
He’nin gözünden akan Rahmetten sel gibisin…
Hatice Şahin(Gülzari)/Sivas

59
Baktım senin yüzüne derinlerden izler var
Kadri bilinemeyen kırgın bir kul gibisin
Yâdıyla mutlu olup şad olduğun hazlar var
Değersizce yakılıp atılan kül gibisin
Hasan Fayda / Konya

60
Kırma insan kalbini, onaracak mîmar yok
Açın hâlin anlamaz, göbekliler karnı tok
Depremi, seli derken, şok üstüne olduk şok
Hançer gibi gönüle saplanan dil gibisin… İsmail TOLU/Kahramanmaraş.

61
Yüce dağlar başında,kara bulut kalkmıyor.
Çakıyor’ken şimşekler,camdan kimse bakmıyor.
Gönüle figan düşmüş, gözden yaşlar akmıyor.
Ayrılmaz bir dost idik, tanınmaz el gibisin…Ozan kul Mevlüt ışıldak/elâziz’li.

62
Kalma uzakta yaklaş sevgin içimde bir kor
Gel de harlansın közüm kor örten kül gibisin
Merhamet edip de gel uzaklık inan çok zor
Gözler ile uzaktan sevilen gül gibisin
Fatih KARSUYU / KONYA

63
Ey Dağların Efesi nedır senin bu halin
Haksızlık karşısında susmasın asla dilin
Götürürler senide bir gün ayağın yalın
Faydası hiç olmayan solmuş bir gül gibisin
Aşık Vehbi Gülen (Dağların Efesi)Hatay Şenköy

64
Değildir, sanma insan, işte sana et kemik
Olmadan olmaz insan ruhta yoksa güzellik
Olsa ki edebinde hem adabında kellik
Gönül hoş eden değil kurumuş gül gibisin
Hasan Fayda / Konya