Projenin adı: Romen (abdal ve çingene) Kardeşlerimize Din Eğitimi Verilmesi

Projenin amacı: Romen vatandaşların dini eğitimini sağlamak ve onları topluma kazandırmak.

Projeye katkı sağlayanlar: Göksun Kaymakamlığı, Müftülük, Belediye ve gönüllü vatandaşlar. Bu kurumların yaptıkları faaliyetler:

  1. a) Kaymakamlık: Projeye maddi destek sağlıyor, onların sorunlarını dinleyerek bu sorunlara çözüm üretiyor…
  2. b) Belediye: Her yaz 4 aylık süreyle Göksun’a gelen Romen vatandaşlara bir boş arazi tahsis ederek bu araziyi, çadırkent konumuna uygun hale getirmiş, çadırların kurulacağı yerlerin zeminini beton yaptırmış, küçük sokaklar oluşturarak düzenli bir yerleşke oluşturmuş. Ayrıca toplu wc, güneş enerjili banyo ve baraka tipli bir mescid inşa ettirmiş. Bunun yanında Kaymakamlık ile işbirliği içerisinde bu vatandaşlara maddi destek sağlıyor.
  3. c) Müftülük: Onların dini eğitimini yürütüyor, onları topluma kazandırmak için çadırkent sakinleriyle iletişim içinde bulunuyor.

                Projenin asıl uygulayıcısı ise Göksun Müftülüğü’nün din görevlisi Ethem ANDIRINLI’dır. Bu din görevlisi, 6 yıldır yazları İlçe Müftülüğü’nün görevlendirmesiyle çadırkentin mescidinde Romen vatandaşların çocuklarını okutuyor, büyüklerle de ayrıca ilgileniyor. O nedenle Ethem Hoca, öğrenciler ve çadırkent sakinlerince çok seviliyor.

                Geçen hafta tatil için Göksun’a gittiğimde, Göksun İHL’den öğrencim olan Ethem HOCA bana:”Hocam, seni Romen kardeşlerimizin kaldığı Çadırkent’e götüreyim mi, onların durumunu yerinde bir görseniz nasıl olur?” dedi. Ben de “memnuniyetle, yarın öğle vakti gidelim,” dedim. Bir pazar günü Ethem Hoca ile Çadırkent’e gittik. Ethem Hocalarının geldiğini gören esmer tenli, üst-başları dağınık abdal çocukları birer-ikişer çadırlardan çıkarak bizi karşıladılar. Beni tanımadıkları için Ethem Hoca’ya sarılarak sevgi gösterisinde bulundular. Kısa zamanda kız-erkek tüm öğrenciler çadır mescidinde toplandılar. Çocuklarla kısa bir sohbet yaptıktan sonra Ethem Hoca’nın aldığı hediyeleri çocuklara verdik ve onlarla öğle namazını çadır camiinde birlikte kıldık. Daha sonra bazı çadırlara girerek çadır sakinleriyle de sohbet ettik. Çadır sakinleri,   Göksun kaymakamı, müftüsü, belediye başkanı ve özellikle Ethem Hoca’nın kendilerine değer verdiklerini, kendilerinin de müslüman olduklarını, bu ana kadar kendilerine sahip çıkılmadığını, şimdi ise kendilerinin insan yerine konulduğunu söyleyerek memnuniyetlerini ifade ettiler.

                Din görevlisi Ethem Hoca’ya Kur’an eğitimi ve dini eğitimin dışında başka nelerin yapıldığını sordum, Ethem Hoca, şunları söyledi:

  • Kaymakamlık, müftülülük ve belediyemiz Romen kardeşlerimize her zaman maddi ve manevi destekte bulunuyorlar. Örneğin çadırkente gelerek onların yanında olduklarını gösteriyorlar, kaymakamlık Ramazan boyunca 300 kişiye iftar verdi. Belediyemiz, çadırkent sahasını dizayn etti, tuvalet, güneş enerjili banyo ve çadır mescidi yaptırdı. Müftülüğümüz, zekat ve sadaka gibi yardımlar yapıyor, çocuklara dini eğitim içerikli kitaplar veriyor, esnafımız çocukların giyim-kuşam ve yiyeceklerine yardım ediyorlar.
  • Bazen biz Romen kardeşlerimizi evlere davet ediyoruz, bazen da onlara biz misafir oluyoruz.
  • Cuma günleri Romen erkek öğrencileri camilere götürüyor, cami çıkışı onlara yemek yediriyoruz.
  • Bazı günler kız öğrencileri, diyanetin kız Kur’an kurslarına götürüyor, kurs öğrencileriyle Romen kızları karma olarak oturtuyor, böylece diyanetin kız öğrencileriyle Romen öğrencilerin kaynaşmalarını sağlıyoruz.
  • Ramazan’da çadırkent’teki camide birlikte teravih namazı kıldık, esnafımızdan da katılanlar oldu. Halkımız, Romen vatandaşları camide görünce vatandaşların, onlara olan önyargılarının da değiştiğini görüyoruz.
  • Yetişkin Romenlere akşamla yatsı arası her gün bir dini konuyu ele alarak çadırkent camiinde derse yapıyoruz.

Son not: Ben 37 yıllık bir eğitimciyim. Din görevlisi Ethem ANDIRINLI’nın Romen çocuklarıyla olan sıcak ilişkisini ve çocukların hocalarına karşı olan aşırı sevgilerini görünce, eğitimciliğimizin sorgulanması gerektiğine inandım. “Boynuz kulağı geçermiş.” derler, evet, bu söz doğrudur. Öğrencim Ethem ANDIRINLI’ın eğitimde beni geçtiğini gördüm ve hocası olarak çok memnun oldum. Ethem Hoca’yı candan tebrik ediyor, diğer imam kardeşlerimize örnek olmasını diliyorum. Bu arada Ethem Hoca’ya her türlü desteği veren sayın kaymakamımıza, müftümüze ve bir diğer öğrencim olan Belediye Başkanımız Coşkun AYDIN’a da ayrıca şükranlarımı sunuyorum.

Hacı PARLAK

Eğitimci- İlahiyatçı