Kahramanmaraş’ta 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 104. Yıldönümü kapsamında Şehitlik ve Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezinde tören düzenlendi.

Habere Ait Fotoğraf İçin Tıklayın

Şeyh Adil Mezarlığı Şehitliği’nde gerçekleşen etkinlik şehitlik anıtına çelenk sunumuyla başlanıldı. Törende saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okundu. Burada şeref defterini imzalayan Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan, “Milletimizin vatan sevgisi, iman gücü azmi ve kararlılığı sayesinde kazanılan Çanakkale Zaferi istiklalimize vesile olmuştur” dedi.

Şehitler için saygı atışının da yapıldığı törende, kent protokolü ve şehit yakınları ile törene katılanlar şehit mezarlarını ziyaret edip karanfil bıraktı. Daha sonra Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve dua yapılarak burada ki tören sona erdi.

MEHMET AKİF ERSOY KÜLTÜR MERKEZİNDEKİ TÖREN

Abdullah Çinkay Anadolu Lisesi’nin Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde düzenlendiği program saygı duruşu, İstiklal Marşının okunmasına müteakiben Okul Müdürü Ramazan Karaca’nın günün anlam ve önemini belirten konuşmasıyla devam edildi..

“Azmin ve imanın yedi düvel karşısında galip geldiği bu büyük destan Atatürk’ün ‘’ Size ben taarruz emretmiyorum ölmeyi emrediyorum” , emriyle harekete geçip vatanın ve milletin bekası için en ufak bir tereddüt göstermeden canlarını feda etmeyi göze alan kahramanların eseridir.” Diye konuşmasına başlayan Karaca daha sonra şu ifadelere yer verdi.

“Yaşamaz ölümü göze almayan , zafer göz yummadan koşana gider . Bayrağa kanının alı çalmayan , gözyaşı boşana boşana gider. Şair Faruk Nafiz Çamlıbel ‘in dediği gibi ölümü göze alarak koşanların fedakarlığı ile yazılan Çanakkale Destanı arkadaşının öldüğünü gördüğü ve biraz sonra kendisinin de öleceğini bildiği halde sarsılmaz bir iman ve tevekkülle cennete gitmeye hazırlanan emsalsiz kahramanların Eseridir.

Sayın Valim , Değerli Misafirler

          Şanlı tarihimiz boyunca vatanımızın her karış toprağında bir parçamızı bıraktık.  Büyük mücadeleler verdik. Sayısız badireler atlattık. Bedelini şehitlerimizin mübarek kanlarıyla ödeyerek bu toprakları kendimize vatan yaptık. Asil milletimiz asırlar boyunca Orta Asya ‘dan Anadolu ‘ya , Anadolu’dan Rumeli ‘ye , Balkanlardan Kafkaslara , Yemenden Galiçya ya kadar 7 iklim 3 kıtada yüzbinlerce evladını şehit vermiştir.

Kore ‘den Kıbrıs’a , Bosna ‘dan Afganistan’a uzanan coğrafya ile hali hazırda terör örgütleriyle mücadele kapsamında yurtiçinde ve sınır ötesinde binlerce kahramanımız şehit olmuştur.

Cennet Vatanımızda rahat ve huzur içinde özgürce yaşamamızı onlara borçluyuz. Ölürsem şehit kalırsam gazi anlayışı içinde hareket eden şanlı ordumuzun kahraman şehitlerinden bizlere kalan bu yüce ruh, bugün 15 Temmuz menfur darbe girişimine karşı başta Ömer Halisdemir olmak üzere 249 vatan evladımıza ilham kaynağı olmuş ve bu şehitlerimiz tarihimize şan veren kahraman şehitler olarak sonsuza kadar anılacaklardır.”

Bu konuşmadan sonra 18 Mart Şehitler konulu slayt gösterisi yapıldı.

“104 yıl önce bugün orda 18 Mart 1915 te Çanakkale boğazının denizden geçilemeyeceğini tüm dünyaya gösterildiği ve deniz zaferinin ilan edildiği gündür. Bu tarih TBMM genel kurulunda 4768 numaralı kanun ile 2002 yılından itibaren aziz vatanları için canlarını seve seve feda eden karaman şehitlerimizi anmak maksadıyla aynı zamanda şehitler günü olarak kabul edilmiştir.” Diyerek konuşmasına başlayan Bkm. Ütğm. Yakup Doğuhan Şahin  konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen milletimizin kahraman evlatlarının şahadeti ve gaziliği pahasına kazanılan bu zafer, istiklal harbimize ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyetine giden bu yolda çok önemli bir kilometre taşı olmuştur. 18 Mart 1915 te amiral De Robeck komutasındaki itilaf devletleri donanması, Çanakkale boğazını geçmek için büyük bir taarruz başlattı. Ancak bir süre sonra müttefik donanmasının üç zırhlısı Nusret mayın gemisi tarafından boğaza döşenen mayınlara çarparak ya da tabyalardan yapılan top atışlarıyla battı ve üçü de büyük hasar görmüştü.

 Ayrıca iki muhrip ve 7 mayın tarama gemisinde batırıldı. Donanmanın 800 kişilik asker kaybı da eklendiğinde donanmanın savaş gücünü 3/1 oranında yitirdiği anlaşılmaktadır, bu durum karşısında panikleyen itilaf devletleri donanmaları denizi terk etti. Yaşadıkları bu hüsranın ardından Çanakkale boğazının denizden geçilemeyeceğini anlayan itilaf devletleri 25 Nisan 1915 tarihinde Gelibolu yarım adasına çıkarma yaparak boğazı geçmeyi denemişler ancak, Çanakkale savaşlarında askeri deha olarak ön plana çıkan Yarbay Mustafa Kemal’in çok isabetli ileri görüşlü muhakemesiyle hedeflerine ulaşamamışlardır.

Şanlı tarihimizde bütün görkemiyle yerini alan tüm dünyaya karşı azmin cesaretin ve fedakârlığın sayısız örneklerinin sergilendiği Çanakkale savaşı, vatanın bütünlüğü ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda Türk Milletinin vatanı için hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin güzel örneklerinden birisidir. 

Çanakkale zaferi, biricik evlatlarını şefkat ve muhabbetle bağrına basıp “oğul seni yetiştirdim, hizmet eyle vatana, Ak sütümü helal etmem, saldırmazsan düşmana” diyerek cepheye uğurlayan cefakâr anaların ve analarının elini öperek “hakkını helal et şefkatli ana ,canım feda olsun kutsal vatana” sözleriyle karşılık veren yiğit ve kahraman Mehmetçiğin, tarih sahnesine çıkan ebedi başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte yazdığı destandır. “ dedi.

Program öğrencilerin şiir okuması, Oratoryo ve  ve okul korusun okuduğu türkülerle son buldu.