Milletvekili Sıtkı Güvenç’in Torba Yasası İle İlgili Açıklamaları
TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen “Bazı Kanunlar ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” ile ilgili olarak bir açıklama yapan AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Sıtkı GÜVENÇ, Torba Yasada yer alan düzenlemelerin toplumsal ve kurumsal talepleri karşılamayı amaçlayan ve uygulamada ortaya çıkan aksaklıkları giderecek, yasakçı değil insan hak ve hürriyetlerini gözeten reform niteliğinde düzenlemeler olduğunu ifade etti.
Milletvekili Sıtkı GÜVENÇ, Kanuna göre, alkollü içkilerin her ne surette olursa olsun reklamı ve tüketicilere yönelik tanıtımının yapılamayacağını belirtti ve kanunda yer alan bazı düzenlemelere değinerek sözlerine şu şekilde devam etti:
Alkollü ürünlerin kullanılmasını ve satışını özendiren veya teşvik eden kampanya, promosyon ve etkinlik yapılamayacak.
“Peygamber efendimiz “İçki bütün kötülüklerin anasıdır.” buyurarak İnsanlık için en büyük tehlikelerden olan alkolün zararına dikkat çekmiş ve asırlar öncesinden bizleri uyarmıştır. Sigara ve uyuşturucu da hem insanı hem toplumu içten içe zehirleyen aynı kategoride ele alacağımız iki zararlı maddedir. İnsanlığı bu maddelerden korumak insanlığa yapılmış en büyük hizmetlerdendir. Biz yaptığımız bu düzenleme ile vatandaşlarımızın yaşam haklarını kısıtlamıyoruz aksine daha yaşanılabilir bir dünyanın kapılarını açmak için gayret sarf ediyoruz. Alkollü ürünlerin kullanılmasını ve satışını özendiren veya teşvik eden kampanya, promosyon ve etkinlik yapılamayacak. Ancak alkollü içkilerin uluslararası düzeyde tanıtımına yönelik ihtisas fuarları düzenlenebilecek. Alkollü içkileri üreten, ithal eden ve pazarlayanlar, her ne suretle olursa olsun, hiçbir etkinliğe ürünlerinin marka, amblem ya da işaretlerini kullanarak destek olamayacak.”
Huzurlu bir toplum ve yaşanabilir bir dünya için çalışıyoruz
“İnsan odaklı siyaset üreten AK Parti iktidarları hiçbir zaman yasakçı olmamıştır. Yaptığımız düzenlemelerle yasaklamayı değil toplumun huzurunu sağlamayı hedefliyoruz.” Diyen GÜVENÇ, Kanunla ilgili açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Kanuna göre alkollü içkiler, otomatik satış makineleri ile satılamayacak, her nevi oyun makineleri veya farklı yöntemlerle oyun ve bahse konu edilemeyecek. Bu ürünler basın ve yayın yoluyla tüketicilere satılamayacak ve posta ile satış yöntemi kullanılarak gönderilemeyecek. Alkollü içkiler, 22.00 ile 06.00 saatleri arasında perakende satılamayacak. Alkollü içkiler sunum izni verilen yerlerde açık tüketilebilecek ve bu yerlerde tesis sınırları dışında tüketilmek üzere alkollü içki satışı yapılamayacak. Alkollü içkiler, işletme dışından görülecek şekilde perakende olarak satılamayacak. Bu hükümlere aykırı hareket edenlere 5 bin TL'den 50 bin TL'ye kadar ceza verilecek. Türkiye'de üretilen veya ithal edilen alkollü içkilerin ambalajları üzerine, alkol ürünlerinin zararlarını belirten Türkçe yazılı uyarılar veya mesajlar konulacak.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti tarafından, zararlı alışkanlıklarla mücadele etmek üzere Türkiye Yeşilay Vakfı kurulacak.
Yapılan düzenlemelerle ülkemizde içki, uyuşturucu ve sigara bağımlılığı gibi toplumun ve gençliğin beden ve ruh sağlığını tahrip eden bağımlılıklar yanında, kumar, fuhuş, internet ve ekran bağımlılığı gibi gençliğe ve topluma zarar veren bütün zararlı alışkanlıklarla mücadele etmek, millî kültürüne bağlı nesiller yetiştirmek amacı ile Türkiye Yeşilay Cemiyeti adında Vakıf kurulması kararlaştırılmıştır.
Kanunda Karayolları Trafik Kanununa ilişkin düzenlemeler de yer alıyor. Trafik cezaları caydırıcı unsur olması anlamında yeniden düzenlendi
Alkol ve uyuşturucu maddeler hatta sigara bile bazen ciddi oranda kazalara sebebiyet veriyor. Bu anlamda daha fazla mal ve can kaybının önlenmesini amaçlayan yeni düzenlemeler de kanunda yer alıyor. Sigara ve diğer tütün ürünleri, özel araçların sürücü koltuklarında da içilmesi yasak olacak. 0,50 Promilin üzerinde alkollü araç kullandığı tespit edilen sürücülere 700 TL idari para cezası verilecek ve sürücü belgesine 6 aylığına el konacak. Sürücü belgesi olmayanların, sürücü belgesi geçici ya da tedbiren alınanların, sürücü belgesi iptal edilenlerin, araç kullanarak trafiğe çıktıklarının tespiti halinde, bu kişilere 1407 lira idari para cezası verilecek. Ayrıca, aracın sürücü belgesiz kişilerce sürülmesine izin veren araç sahibine de tescil plakası üzerinden aynı miktarda idari para cezası verilecek.
Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri alan sürücüler ile alkollü sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasak olacak. Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılıp kullanılmadığı ya da alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla kollukça teknik cihazlar kullanılacak.
Kamulaştırmaya ilişkin düzenleme
Kamulaştırmadan el konulan taşınmazların bedel tespitinde uygulanacak esaslar, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının ardından yeniden düzenleniyor. Buna göre, öncelikle uzlaşma aranacak, uzlaşma sağlanamaması durumunda taşınmazın maliki ya da idare tarafından bedel tespit davası açılabilecek. Mahkemelerce idare adına tescil kararı verilen kamulaştırmalarda, tebligatlar ve diğer kamulaştırma işlemleri tamamlanmış sayılacak. Bu kamulaştırma işlemleri sebebiyle hiçbir hak ve alacak talebinde bulunulamayacak, kamulaştırmaya veya bedeline karşı itiraz davaları açılamayacak, açılmış ve devam eden davalar bu esaslara göre sonuçlandırılacak. Kamulaştırılan ancak kamulaştırma bedelleri maliklerine ödenmeyen arazilerden dağıtılmayan, tahsis edilmeyen, satılmayan veya Toprak Reformu Kanunu'nun amacında kullanılmasına ihtiyaç duyulmayanlar, belli şartlar çerçevesinde ilgilileri adına tescil edilebilecek.
Belediye Gelirleri Kanununda da düzenleme yapıldı
Ayrıca Kanunda, Anayasa Mahkemesinin 29/12/2011 tarihli ve Esas Sayısı: 2010/62, Karar Sayısı: 2011/175 sayılı Kararı dikkate alınarak, Tatil günlerinde Çalışma Ruhsatı Harcı (en az ve en çok miktarları Belediye Gelirleri Kanununun 60’ıncı maddesinde gösterilen) miktarlarını tayin ve tespit etme yetkisi Bakanlar Kuruluna veriliyor.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 96’ncı maddesinin göre Bakanlar Kurulu sadece bu fıkrada sayılan vergi ve harçların Kanunda gösterilen en az ve en çok tutarlarını belediye grupları itibarıyla tayin ve tespit etmeye yetkili bulunmaktadır. Bu maddenin (B) fıkrasına göre ise (A) fıkrasında sayılanlar dışında kalan vergi ve harçların Kanunda en az ve en çok miktarları gösterilen hadleri aşmamak şartıyla maktu tariflerini belirleme yetkisi ilgili belediye meclislerine tanınmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 29.12.2011 tarih ve Esas Sayı 2010/62, Karar Sayı 2011/175 sayılı Kararı ile anılan Kanunun 96’ncı maddesinin (B) fıkrasında belediye meclislerine 2464 sayılı kanunun 96’ncı maddesinin (A) fıkrasında belirtilen vergi ve harçların Kanunda gösterilen en az ve en çok tutarlarını belediye grupları itibarıyla tayin ve tespit etme yetkisi Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiştir.
Yapılan düzenleme ile 2464 sayılı Kanunda yer alan bütün vergi ve harçlar için, Kanunda en az ve en çok miktarları gösterilen vergi ve harç tarifelerinin Bakanlar Kurulunca tespit edilmesi sağlanmaktadır.”
Kanunla yurt ve pansiyonların her türlü alım satım işlemlerini Diyanet İşleri Başkanlığının yürüteceğini ifade eden GÜVENÇ, yine Kanunla, bakanlıklarda ve bağlı kuruluşlarda daire başkanı ve grup başkanı kadrolarında bulunanların ek göstergeleri, kariyer uzmanlarının ek göstergeleriyle eşitleneceğini de belirtti.
Milletvekili GÜVENÇ, Kanunda daha birçok düzenlemenin yer aldığını, AK Partinin millet için bu düzenlemelerinin devam edeceğini söyleyerek Kanunun milletimize hayırlı olmasını diledi.