İyi Parti Heyeti Kahramanmaraş’ta
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumartesi günü Müftülük Meydanında yapacağı büyük miting öncesi Kahramanmaraş’a gelen İYİ Parti heyeti, İYİ Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı Faruk Atlı ev sahipliğinde Rio Minas Cafe’de basın mensuplarıyla bir araya geldi.
İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Aydın Tümen, İYİ Parti Merkez Disiplin Kurulu (MDK) Üyesi Günay Kodaz, İYİ Parti Genel Merkez Basın Yayın Sorumlusu Gazeteci Yeliz Koray ve İYİ Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adaylarının da katıldığı toplantıda; şehrin sorunları dile getirilerek Kahramanmaraş basının ihtiyaç ve beklentileri üzerinde duruldu. Toplantının açılış konuşmasını yapan İYİ Parti Kahramanmaraş İl Başkanı Davut Sarı, “Saygıdeğer Genel Başkanımız Meral Akşener, inşallah Cumhurbaşkanı olacak. Biz, bugün saat 08.00 itibariyle seçim kurulunu beraber açtık. İlk bir saatte imza sayısının 30 bini geçtiği bilgisini aldık. Bizler, Ankara’dan gelen parti yöneticilerimizle beraber basınla bilgilendirme toplantısı için buradayız” dedi. Başkan Davut Sarı’dan sonra söz alan İYİ Parti Genel Merkez Basın Yayın Sorumlusu Gazeteci Yeliz Koray ise “Meral Hanımın tüm Kahramanmaraşlılara selamı var. Meral Hanım yerel gazeteleri çok önemsiyor. Kendisi Kahramanmaraş’a gelmeden önce hem şehrin hem yerel basının sorunlarını, ihtiyaç ve beklentilerini dinleyelim diye bizi görevlendirdi. Çünkü halkın nabzını yerel basın tutuyor. Bir taraftan da İYİ Parti ile sorularınızı ve beklentilerini öğrenmek için buradayız” değerlendirmelerinde bulundu.
TÜMEN: HER ŞEY İYİYSE NEDEN ERKEN SEÇİME GİDİYORUZ?
Konuşmasında Türkiye’nin İYİ Parti’ye ihtiyaç duyduğunu ifade eden İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Aydın Tümen, ülke ekonomisinde yaşanan sıkıntıları ifade ederek iktidar partisinin aldığı erken seçim kararını eleştirdi. Tümen, şöyle konuştu: “Türkiye’nin yeni bir şeye ihtiyacı vardı. Yeni bir çıkış yoluna ihtiyacı vardı. Merkezi bir yapıya ihtiyaç vardı. Herkesi kucaklayan, insanların siyasi düşüncelerini dikkate almadan bu ülke için iyi bir şeyler yapmak isteyen herkesi bir çatı altında toparlamaya çalışan bir yapıya ihtiyaç vardı. Sıkışmış bir siyasetten rahatlamış bir toplumsal harekete ihtiyaç vardı. Biz bu niyetle ortaya çıktık. İyi bir şeyler yapalım diye ortaya çıktık. Sadece ve sadece Türkiye iyi olacak derken iyi dış politika, iyi eğitim, iyi ekonomi, iyi tarım değil; iyi siyaset diyerek de yola çıktık. Ki günümüzde, siyasetin bu kadar gerildiği, insanların bu kadar ayrıştırıldığı-ötekileştirildiği, toplumun gerildiği bu durum sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır. O nedenle İYİ Parti ile beraber toplumda bir rahatlama, bir gevşeme, bir güven ortaya çıkmaya başladı. İnanıyorum ki tek parti iktidarı, 24 Haziran ile birlikte yerini yeni bir iktidara bırakacaktır. Yeni bir düzenle, yeni bir sistemle beraber yeni kadrolarla ülke yönetilmeye başlanacaktır. 24 Haziran’a kadar birçok adımlar atılacaktır. Biz, bunlara İYİ Parti olarak hazırlıklıyız. Kuracakları tüm kumpasları, engelleri, tek tek aşarak bu güne kadar geldik. Bundan sonraki süreçte de aynı inançla aynı kararlılıkla aynı cesaretle biz, bunları yıka yıka 24 Haziran’da sandıkta da yıkacağız. Ve 25 Haziran itibariyle de bu ülkede Türkiye’yi yönetmeye başlayacağız. Ve inanıyorum ki Türk halkı, buna hazır! Türk halkı bunun bilincinde! Ve Türk halkı bunu istiyor. Çünkü bu parti, bu halkın ortak aklıyla ortaya çıktı. Bu bir ortak aklın ürünü! O nedenle zaten işler iyi gidiyor olsaydı; dünyanın hiçbir yerinde büyük bir çoğunluğa sahip bir iktidar partisi durup dururken; erken seçime gitmezdi. Demek ki Türkiye’de işler iyi gitmiyor. 16 senedir bu ülkeyi yönetenler, işi çıkmaza sürüklediğine göre; demek ki kaçmak istiyorlar. Veya bir şeyleri ötelemek istiyorlar. Eğer işler iyiyse niye seçime gidildi? Demek ki işler kötü. İşler kötüyse bu millet size niye oy versin? Bu millet, hiçbir siyasi anlayışa hiçbir siyasi partiye bu derece bir fırsat, bu derece bir imkân sağlamadı. Ama tüm bu imkânlara rağmen tüm bu fırsatlara rağmen maalesef bugün ülkenin beka sorunundan bahseder olduk. Biz mi getirdik bu duruma! 16 senedir güçlü bir şekilde parlamentoya sahip olan bir siyasi partinin getirdiği bir durumdur bu!”
KODAZ: DOĞRU YÖNETİM HERKESİ MUTLU EDER!
Konuşmasına yerel basının şehrin sorunlarının çözümündeki rolü ile başlayan İYİ Parti Merkez Disiplin Kurulu (MDK) Üyesi Günay Kodaz, “Ben siyasette ve özellikle yerelin sorunlarını çözmekte, yerel basının çok önem arz ettiğini hatta ulusalı beslediğini düşünen birisiyim. Bu nedenle de sizler bizler için çok önemlisiniz. Bizler, genel basında yer bulamıyoruz ama şu ana kadar gittiğimiz bütün illerde gözlemlediğimiz yerel basının gazetecilerinin daha adil, daha tarafsız, daha toplumsal bir düşünce yapısına sahip olduğunu ve işini yaparken halkın yanında yer alan bir tarzının olduğunu gördük. Bu manada ben yerel basın mensuplarına teşekkür ediyorum. Biz, yerel basınla beraber bu şehirde uzun süredir birlikte yürüyoruz. Bizim tek isteğimiz var: Doğrunun ve iyinin yanında yer almak için bu yola çıktık. Sizlerin de tavrını doğrudan ve iyiden yana alacağına eminim! Bu manada bizlere karşı verdiğiniz desteği bundan sonra da tarafsız bir şekilde sürdürmenizi temenni ediyorum. Çünkü bu ülke hepimizin. Eğer doğru bir yönetim sergilenecek olursa hepimizin mutluluğu söz konusu olacak” şeklinde konuştu.
ATLI: PARTMİZİ KURDUK, KONGREMİZİ YAPTIK, SEÇİME GİRİYORUZ!
Toplantıya ev sahipliği yapan İYİ Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı Faruk Atlı ise İYİ Parti’nin tüm engellemelere rağmen seçimlere girdiğini belirterek şu açıklamalarda bulundu: “Biliyorsunuz bizim partimiz yaklaşık 6,5 ay önce kuruldu. Ve süratli bir şekilde her tarafta teşkilatlanmalar başladı. Biz de yaklaşık 5,5 ay önce Kurucu İl Başkanı olarak atandık. Atmanın ardından hemen il ve ilçe teşkilatlarımızı oluşturduk. Yönetimlerimizi oluşturduk. Sonra hızlı bir şekilde de kongrelerimizi yaptık. Ve tekrar teşkilatlarımızı tamamen oluşturduk. En baştan beri bize birçok engeller çıkartıldı. Gerek ulusal basından gerekse yerel yöneticiler tarafından bize bir takım sıkıntılar çıkartıldı. Ama biz bunların hepsini aşarak geldik. Sayın Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi bu partiyi kurdurmazlar dediler: Kurduk. Kongrelerini yapamaz dediler, yaptık. Sonra bu partiyi seçime sokmazlar, dediler: Gördüğünüz gibi seçime de giriyoruz. Genel Başkanımız Sayın Merak Akşener, şu ana kadar yaklaşık 60 ilde miting yaptı. Cumartesi günü de Kahramanmaraş’ta olacak. Saat 11.00’da müftülük meydanında mitingimizi yapacağız. Ben partimden Milletvekili Aday Adayı olmak için 26 Nisan’da partideki görevimden istifa ettim. Yerimize, yeni arkadaşımız Davut Bey, oybirliği ile seçildi. Kahramanmaraş’ın, AK Parti’nin kalelerinden bir tanesi olduğunu aktaran Atlı, “Ama şunu unutmayalım: 1999 yılında Kahramanmaraş’ta, Milliyetçi Hareket Partisi, milliyetçi insanlar, birinci partiydi. Ve 3 milletvekili çıkarmıştı. O insanlar burada yaşıyorlar. Burayı terk etmediler. Onun için biz, burada derdimizi anlatabildiğimiz zaman, kendimizi insanlara inandırdığımız zaman birinci parti olmamızın önünde de hiçbir engel yok. Ben bu potansiyelin Kahramanmaraş’ta var olduğu görüyorum. Bu potansiyeli bizim kinetik enerjiye çevirmek için çalışmamız gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
“FETÖ’CÜ ARAYANLAR, TÜRKÇE OLİMPİYATLARINDA ÖN SIRALARDA ALKIŞ TUTANLARA BAKSIN!”
İYİ Parti’ye yöneltilen FETÖ eleştirilerine değinen İYİ Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı Faruk Atlı, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ben siyasette çok sinirlenen bir adam değilim ama FETÖ meselesi gündeme geldiğinde çok ağır şeyler söyleyesim geliyor. Yıllarca birlikte hareket etmiş, kucak kucağa olmuş insanların, grupların menfaat çatışması sonucu ayrıldıktan sonra başkalarını FETÖ’cü diye itham etmesi ahlaken de çok doğru bir şey değil. Bu, çok ayıp bir şey. Sadece şunu söylemek istiyorum: FETÖ’nün görünen yüzü biliyorsunuz, Türkçe Olimpiyatlarıydı. Bizim hiçbir arkadaşımı Türkçe Olimpiyatlarında ön sıralarda otururken, onları alkışlarken göremezsiniz. Ama bugün ben iddia ediyorum: Kahramanmaraş’ta AK Partili olanların tamamı, özellikle yönetici olanların tamamını gazete arşivlerine baktığınız zaman hepsini en ön sıralarda büyükçe bağışlar yaparak yer aldıklarını ve onları alkışladıklarını görürsünüz. Bizden hiç kimseyi göremezsiniz. Yani FETÖ, bize yaklaşması mümkün olmayan bir örgüttür.”