Kahramanmaraş’ta 5 bin 8 yüz öğrenciye motivasyon semineri
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi sponsorluğunda Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğünün "Başarıyı Okulla Yakalayalım" Projesi kapsamında Kişisel Eğitim ve Gelişim Uzmanı Sıtkı Aslanhan tarafında kent merkezinde bulunan 5.400, Türkoğlu ilçe merkezinde ise 400 olmak üzere toplam 5.800 üniversite sınavına hazırlanan 12. Sınıf öğrencisine “Birlikte Başaracağız” başlığı altında “sınav motivasyonu” konulu seminer verildi.
19 Ocak 2015 Pazartesi günü saat: 10.00 ve 13.30 da Kahramanmaraş Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezinde 20 Ocak Salı günü saat: 10.00’da Türkoğlu Misak-ı Milli Konferans Salonunda 12. Sınıf öğrencilerine yönelik gerçekleşen seminerde Kişisel Eğitim ve Gelişim Uzmanı Sıtkı Aslanhan tarafından çok önemli konular paylaşıldı.
Seminerin açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Emin Akkurt, Kahramanmaraş’ta arzu edilen başarıyı yakalamak için bu tür seminer ve konferans çalışmalarına devam edeceklerini belirterek öğrencilere yönelik şu ifadeleri kullandı:
“Sevgili öğrenciler, sizler Kahramanmaraş’ımızın ve ülkemizin geleceğisiniz. Zorlukların üstesinden geleceğinize ve başarılı olacağınıza yürekten inanıyorum, sizler için her imkânı sunmaya devam edeceğiz. Yakında karnelerinizi alacaksınız, içinizden bazılarınızın kırık notu olabilir bu kırık not sizin asla yılgınlığa düşürmesin, moralinizi bozmasın yeter ki siz isteyin. Kararlılıkla çalışın ve başarılı olduğunuzu göreceksiniz” dedi
Kişisel Eğitim ve Gelişim Uzmanı Sıtkı Aslanhan’ın biyografisinin tanıtımından sonra seminere geçildi.
“Kaybedeceğinizi düşünüyorsanız çoktan bilin ki zaten kaybetmişsinizdir. Başarı, ancak onu istediğiniz takdirde gelecektir. Hayatın içine girmeye başladığınız zaman, hayatla mücadele etmeye başladığınız zaman, kendi küçük hayatınızdan, dünyanızdan dışarıya çıkıp olaylara baktığınız zaman göreceksiniz ki, başarı ancak istendiği takdirde geliyor.” Diyerek seminerine başlayan Aslanhan daha sonra şu ifadeleri kullandı:
“Başarı, başarısızlık, mutluluk, mutsuzluk, galip gelme, mağlup gelme… Aklınıza ne gelirse her şey insanın kafasında başlar, insanın kafasında biter. Sporcular maçı soyunma odasında kazanırlar veya kaybederler. Sınav; sınav tarihinde, sınav salonunda, sınav gününde değil daha öncesinden ya kazanılır ya kaybedilir. Eğer kazanamayacağınızı düşünürseniz, kazanamazsınız. Futbol takımında oynuyorsanız, okullar arası futbol maçı diyelim. Daha maça çıkmadan, soyunma odasında, falanca okulda falanca futbolcu var. “Mümkün değil ağabey onlar çok güçlü. Müthiş kadroları var. Bizim onları yenmemiz mümkün değil. Fark yemesek iyi.” gibi bir düşünceniz varsa bilin ki siz kafada zaten yenilmişsinizdir çıkmanıza gerek.
Her şey insanın kafasında bitiyor. Onun için her şey önce beyinde kazanılıyor. Galibiyette, başarı da, mutluluk da, hedeflere ulaşmada. Unutmayın bütün büyük başarılar da bir zamanlar hayaldi. Önce kafada başarılmıştı. Önce kafatasının içinde onu hayal etmişti. Başardığını, her anını, her saniyesini, başarıya gidecek olan her adımı tek tek görebilmişti. Görenler zaten başarıyı yakalıyor. Onu göremeyenlerin başarılı olma şansları yok sevgili dostlarım. Görebiliyor musunuz? Kafanızda tasarlayabiliyor musunuz? O kazanmayı hayal ettiğiniz okulları, sizi o okula götürecek, o okulun bahçesinden içeriye alacak, o okula kayıt yapmanızı sağlayacak adımları, her adımı görebiliyor, hayal edebiliyorsanız, gecenin saat on ikisinde yatağa yatarak uyumaya çalıştığınız zaman daha uyuyamazken, hayallerinizin onunla hemhal olduğunu görebiliyor musunuz? Sizi gece yatağa sokmuyor, uykuyu gözünüze sokmuyor, sabah daha güneş doğmadan sizi yataktan fırlatıyor mu hayalleriniz, idealleriniz?
Bilin ki o zaman o hayaller ve idealler gerçektir. Kafanızda o hayali gerçekleştirdiğinize inanmışsınızdır ve o hayalin sadece önümüzdeki günlerde, yıllarda gerçek olduğunu göreceksiniz. Gerçekleşmiş halini göreceksiniz. Ve o gerçekleştiği gün şunu söyleyeceksiniz. Ben bu filmi daha önce izlemiştim. Sanki ben bunu yaşadım. Evet, yaşadınız. Çünkü siz onu milyonlarca defa beyninizde, kalbinizde, yüreğinizde geçirdiniz.
“Ben bu sınava neden giriyorum? Bu sınavı gerçekten kazanmak zorunda mıyım? Kazanmalı mıyım? Kazanmak için ne yapmam lazım? Bu sınavı kazandığım takdirde hayatımda neler değişecek?” Bunun gibi soruları kendisine sorması lazım. Eğer gerçekten üniversiteyi’yi kazanmanız gerekiyorsa ve üniversite’yi kazanarak hayatınızda ciddi değişiklikler olacağına inanıyorsanız bilin ki çalışırsınız. Ben bazen gençlere diyorum ki; size deseler ki bir yıl içerisinde mükemmel derecede İngilizce konuşmayı öğrenirseniz falanca şirkette şu seviyede ve ayda on bin dolar ve yirmi bin dolar maaşla çalışacaksınız deseler ne yaparsınız? “Hocam bir yıl değil, altı ayda bile İngilizceyi yer, yutar, içer bitiririz.” İlla böyle bir teklifin yapılması mı gerekiyor. Yani illa böyle bir şeyin yapılması mı gerekiyor? Böyle bir şeyin olmayacağını nereden biliyorsunuz?
Aslanhan, İnternetin zararlarından, aile içi iletişim ve ilişkilere, günümüz gençlerinden, sınav kaygısına kadar gençlerin ilgisini çekecek her konuya değinen Aslanhan “Günümüzde çocuklarımız maalesef televizyon, internet, cep telefonunun esiri haline geldi. Sınavı kazanmak istiyorsanız, hedeflerinizi gerçekleştirmek istiyorsanız her türlü sosyal paylaşım sitelerini, cep telefonlarınızı, bilgisayarınızı ve televizyon dizilerinizi bir kenara bırakın. Başarının sırrı ‘inanmak’ ve ‘bedel ödemektir” dedi.
Öğrencilerde büyük ilgi uyandıran konferansa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire başkanı Mehmet Fetih Yanardağ , İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Emin Akkurt, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ahmet Akküncü, Dulkadiroğlu İlçe Milli Eğitim Müdürü H.İbrahim Çolakkadı, okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.