Abdurrahim Karakoç, Bağlum Mezarlığı’nda bulunan kabri başında anıldı.

Abdurrahim Karakoç, Bağlum Mezarlığı’nda bulunan kabri başında anıldı.
Yaşadığı dönemde toplumda, siyasette ve devlet yönetiminde gördüğü bozuklukları kendi üslubuyla eleştiren ve ünlü "Mülkün temeliydi adalet hani? Bizim hak temelde saklı mı yani? Çıkartıp ta versen kim olur mâni? Yoksa...

Yaşadığı dönemde toplumda, siyasette ve devlet yönetiminde gördüğü bozuklukları kendi üslubuyla eleştiren ve ünlü "Mülkün temeliydi adalet hani? Bizim hak temelde saklı mı yani? Çıkartıp ta versen kim olur mâni? Yoksa hırsızlar mı çaldı hâkim beğ?” mısralarının yazarı şair Abdurrahim Karakoç, vefatının 2. Seneyi devriyesinde 'Kur'an tilavetleri ile mezarının başında anıldı.

İki yıl önce bugün hayatını kaybeden Karakoç’un mezarını ziyaret eden Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici de “Milletin halini ve ahvalini çok güzel değerlendiriyordu. Hakim Bey şiiriyle özellikle milletin altta ne çektiğini devlete uzamadığını devlete varamadığını adaletin bir türlü aşağıya doğru inmediğini çok güzel bir şekilde dile getirmişti. Bugün de aynı problemler devam ediyor. Hatta şiddetlenerek devam ettiğini görüyoruz. Bugün de yaşasaydı bunları yine kedine has üslubuyla şiiriyle, kalemiyle dile getirirdi diye düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Ünlü şair ve yazar Karakoç, Bağlum Mezarlığı’nda bulunan kabri başında anıldı. Vefatının ikinci yıldönümünde Karakoç’u BBP Genel Başkanı Destici, Genel Başkan Yardımcısı Ünsal Karabulut, YİK Başkanı Hakkı Öznur,  İstanbul İl Başkanı Fikret Daş, Yenimahalle İlçe Başkanı Gökhan Tüzün,  Şehit Yazıcıoğlu'nun kıymetli evladı Furkan Yazıcıoğlu, Yavuz Arun, Hareketimizin özgün sanatçısı Hasan Sağındık, partililer, sevenleri ve ailesi yalnız bırakmadı.

Destici’nin ve parti yetkililerimizin yanı sıra Karakoç’un eşi, çocukları Mihriban ve Türk İslam ve  Enderhan ile ünlü sanatçı Hasan Sağındık da kendisini anmaya gelenler arasında yer aldı.

Mustafa Destici, ziyarete gelişinde önce yine aynı mezarlıkta metfun bulunan Seyid Abdülhakim Arvasi’nin mezarı başında dua etti. Ardından Karakoç’un mezarı başına gelen Destici ve Alperen din görevlileri, burada da Kuran-ı Kerim tilavetinde bulundu. Destici ardından aynı mezarlıkta bulunan bazı mezarları ziyaret etti.

Aynı mezarlıkta bulunan ve vefatından önce 'Vefatım halinde beni Abdulhakim Arvasi Hazretlerinin kabrinin bulunduğu mezarlığa defnedin' diyen Eski Nizam-ı Alem Ocakları Genel Başkan Yardımcısı, Yusufiye'de yaklaşık 16 yılını geçirmiş olan ve 1995 yılında hak'ka yürüyen Ferhat Tüysüz kardeşimizi de mezarı başında bir süre dua edildi.

Mezarlıktan ayrılmadan önce de gazetecilere Karakoç ile ilgili değerlendirmede bulunan Destici, “Abdurrahim abiyi bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum, ruhu şad olsun. Çok farklı bir insandı, çok farklı bir kişilikti. Çok farklı bir şahsiyetti. İyi bir şairdi herşeyden önce, iyi bir yazardı. Kötü bir siyasetçi oldu işin doğrusu bu. Kendisi de söylüyordu. Aslında çok siyasete böyle aktif faal siyasetten çok da uzun kalmadı zaten ama bir dava adamıydı. Siyasetten öte bizim bildiğimiz manada günlük siyasetten öte bir dava adamıydı. Gerçekten inandığı davası uğruna da yapabileceği fedakarlığın her türlüsünü yapmış bir insandı. Biz buna şahit olmuşuz onunla birlikte ömrümün bir kısmını birlikte geçirmişiz. Aynı siyasi partide aynı ocaklarda görev yapmışız. Gerçekten onu çok yakından tanıma imkanı bulmuşum.” dedi.

Karakoç’un bugün yaşasaydı yaşanan hadiseleri de kendi üslubuyla kalemiyle hem sözüyle hem şiiriyle çok vurucu bir şekilde can alıcı bir şekilde değerlendireceğini ifade eden Destici, "Onun şiirlerini söylerken ya da yazılarını yazarken hiçbir çekincesi olmamıştır. Ağzına gelen, doğru olan herşeyi gerçekten çekinmeden hiçbir hesap yapmadan dile getirmiştir. Yazılarıyla da bunu dile getirmiştir. Şu anda toplumumuz gerçekten bir kaç farklı gündem yaşıyor. Bunlardan bir tanesi güneydoğudaki gelişmeler. O konuda önemli bir hassasiyeti vardı. Zaten bizim fikriyatımızın davamızın önemli merhalelerinden veya kısımlarından bir tanesi de orası. Orayla dediğim gibi çok güzel şiirler ve yazılar çıkarabilirdi.” şeklinde konuştu.

Destici ayrıca "Günlük siyasette bu kamplaşma ayrışma çatışma bunlarla ilgili güzel şeyler söyledi geçmişte. Özellikle darbelere karşı kullanmış olduğu şiirler, Türkiye’yi yönetenlerle ilgili o dönemde Türkiye’de milletten kopuk millete yabancı olan cumhurbaşkanlarımız oldu, başbakanlarımız oldu, bakanlar idareciler oldu. Onlarla ilgili güzel değerlendirmeleri var şiirlerine yazılarına baktığımızda. Bugün de yaşamış olsaydı milletin halini ve ahvalini çok güzel değerlendiriyordu. Hakim bey şiiriyle özellikle milletin altta ne çektiğini devlete uzamadığını devlete varamadığını adaletin bir türlü aşağıya doğru inmediğini çok güzel bir şekilde dile getirmişti. Bugün de aynı problemler devam ediyor. Hatta şiddetlenerek devam ettiğini görüyoruz. Bugün de yaşasaydı bunları yine kedine has üslubuyla şiiriyle kalemiyle dile getirirdi diye düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Yaşadığı dönemde 12 şiir kitabı, bir tane de makalelerinden derlenen nesir kitabı yayınlanan, bir ara siyasetle meşgul olan, gazetecilik mesleği de icra eden Karakoç, 7 Haziran 2012’de hayatını kaybetmişti.

10304343_10152478530424137_1675981782688095432_n 10393161_10152478530284137_6883370447765428541_n 10456010_10152478530059137_7913076366786199515_n 1402138741 1402138790 1402138815 1402138837 1402138866