KSÜ GÜZEL SANATLAR FAKÜLSETİNDE SANAT ADINA TARİHE NOT DÜŞÜLECEK BİR SÖYLEŞİ: “TÜRK ŞİİRİNİN ÇINARI BAHAETTİN KARAKOÇ SÖYLEŞİ PROGRAMI”

Habere Ait Fotoğraflar İçin Tıklayın

KSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından, sanatseverleri ve gençleri sanatın zirveleriyle buluşturmak,  yaşayan anıt sanatçılara vefa duygusunu ifade etmek amacıyla  “Türk Şiirinin Çınarı Bahaettin Karakoç Söyleşi Programı” düzenlendi.

KSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Salonunda gerçekleştirilen söyleşi programına KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci, Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Fatih Kıllı, KSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Özkarcı, İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Coşkun, İl Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Ahmet Akküncü, Şair-Yazar İnci Okumuş, araştırmacı/yazar Serdar Yakar, çok sayıda sanatsever ve öğrenciler katıldı.

Programın açış konuşmasını yapan Dekan Prof. Dr. Mehmet Özkarcı, üniversite ve fakülte olarak amaçlarının öğrencileri ülkemizin yaşayan en büyük şairlerinden biri olan Bahaettin Karakoç ile bir araya getirip onun şiir ve sanat alanındaki engin birikimlerinden istifade etmek olduğunu belirterek konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: “Biz güzel sanatlar fakültesi olarak sadece plastik sanatlarda eğitim vermiyoruz. Siz sevgili gençlerimizi sanatımızın diğer şubeleriyle de diğer güzellikleriyle de bir araya getirmek istiyoruz.

Bugün hiçbir insan düşünülemez ki benim şiire karşı ilgim yoktur desin. Her insanın mutlaka şiire karşı ilgisi vardır. Çünkü hepimizin zevkle dinlediği şarkıların, türkülerin kaynağı şiirdir.

Okuduğumuz şiirlerdeki kelimeleri tek tek düşünürsek aslında hepsini günlük konuşmalarımızda kullanıyoruz. Ama şiirdeki söz dizimini yapamıyoruz. İşte burada yetenek ve ustalık gerekiyor. Bunu da Bahaettin ağabeyimiz gibi usta şairlerimiz yapabiliyorlar.

Şunu da ifade edeyim ki toplumumuzda sanatçılar genellikle öldükten sonra hatırlanır. Ama bize düşen o insanlara hayatta iken layık oldukları değeri vermek ve saygımızı göstermektir. Bu programla bunu gerçekleştirmek istiyoruz.

Üniversite en yüksek eğitim kurumudur. Bundan sonra bir üst eğitim kurumu yoktur. Üniversite öğreniminde sınıf ortamında gördüğümüz bilgiyle yetinirsek sadece kuru bir diploma alır gideriz. Üniversitemizin düzenlemiş olduğu sosyal, kültürel, bilimsel etkinliklere ne kadar çok zaman ayırıp katılabilirsek kendimizi o kadar iyi yetiştirmiş oluruz.” dedi.

KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci de katılımcılara hitaben yaptığı konuşmada üniversite olarak sanatın ve sanatçının her zaman yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini söyledi. Söyleşi etkinliğinin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Rektör Deveci, Türk şiirinin Beyaz Kartalı, yaşayan çınarı Bahaettin Karakoç’a hayırlı ve sağlıklı ömürler diledi.

Açış konuşmalarının ardından eğitimci- yazar Ramazan Avcı’nın hazırlayıp seslendirdiği Bahaettin Karakoç’un biyografi sunusu izlendi.

Tanıtım sunusundan sonra Bahaettin Karakoç ile eğitimci-yazar Ramazan Avcı’nın sanat eksenli doyumsuz söyleşisi başladı. Bahaettin Karakoç, Ramazan Avcı’nın şiir, şiirde anlam, şiir-musiki ilişkisi, şiirde şekil, şiirde gelenek, şiir- tabiat ilişkisi, şiirin ilham saatleri, şiir-din ilişkisi gibi konulardaki sorularına verdiği samimi ve çarpıcı cevaplar dinleyiciler tarafından ilgi ve beğeniyle dinlendi.

Söyleşi sırasında Bahaettin Karakoç sorulara cevaben, “Şiire başlarken ‘Allah’ım beni utandırma, ben şairim ve daha iyi bir şair olmam için gücümü artır. Sana söz veriyorum, senin rızan dışında hiçbir şey yazmayacağım.’ dedim. Cenabı Allah o günden bugüne ne istediysem hepsini bana verdi. Ama verdiğim sözü hiçbir zaman unutmadım.”, “Şiir bir kültür işidir. Felsefe kadar güçlü, matematik kadar oynak olmalıdır.” “Şiir, insanın iç ve dış âlemini arılaştırır, durulaştırır, güzelleştirir. İnsanı insan yapar, o insanı da Allah’a yakın yapar.”, “Allah beni tekrar yer yüzüne gönderse yemin ederim ki tekrar şair olarak gelmek isterim.”, “Geleneksiz şiir, başıboş uydu gibidir, sağa sola çarpar durur. Sanat geleneklerden miras alınarak geliştirilir.”, “86 yaşımda bile şiir yazmayı dilime ve kültürüme borçluyum.”, “İnsanı, onu yaratanı ve doğayı yani bu üçayaklı sehpayı sağlam kuramazsanız şiirin bir tarafı göçer. Tabiat Allah’ı da, insanı da anlatır.”, “Bir şiirde felsefe yoksa, resim yoksa, musiki yoksa, matematik yoksa, orada şiir aramayın.” “Yürek, bir enstrüman gibidir. Sazın belli sayıda telleri vardır ve onunla belli nağmeler çalınır. Fakat yürekte sonsuz teller vardır ve her biri bir başka anlama gelir.” “Gençler, alanı boş bırakmayın,  çabuk pes etmeyin, çok okuyun.” dedi.

Ramazan Avcı’nın söyleşi arasında Bahaettin Karakoç’a ait şiirlerinden örnekler okuması dinleyicilerden büyük beğeni ve alkış topladı.

Avcı, Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman adlı şiiri seslendirdikten sonra KSÜ Avşar Kampusünde “Bahaettin Karakoç Ihlamur Bahçesi” oluşturarak sanata ve sanatçıya gösterdiği duyarlılığından dolayı Rektör Durmuş Deveci’ye sanatseverler adına teşekkür etti.

Söyleşi arasında KSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. Seher Atmaca’nın, sözleri Bahaettin Karakoç’a ait iki şiiri sazı ve sesiyle ve Azeri edasıyla türkü formunda yorumlaması dinleyiciler tarafından büyük beğeni topladı.

Programın sonunda Cuma Özcan adlı üniversite öğrencisi Bahaettin Karakoç’un bir şiirini, Ebru Aksak adlı üniversite öğrencisi de Bahaettin Karakoç ile ilgili olarak duygu ve düşüncelerini dile getiren yazısını okudu. Ebru Aksak, konuşmasında “’Öyle bir abdest al ki su bile sarhoş olsun’ dizesi ile tanımıştım Sayın Bahaettin Karakoç’u. Bu dizeler ile araladım onun ilim sayfalarını, araladıkça kayboldum bin bir odalı şiirlerinde. Her bir dizenin, her bir kelimenin kapısını çaldığınızda bambaşka isimler çıkar karşınıza. ‘En güzel mektep tabiattır.’ sözündeki gibi dağlar hane olur duygularınıza, kuşlar kanadında taşır vuslatı, kadife çiçeği al al olur sevgilinin yanaklarında, güneş iki söz arasındaki gönül yarasıdır.” dedi

Programın sonunda soru-cevap bölümü gerçekleştirildi.

Söyleşiden sonra KSÜ Rektörü Prof. Dr. Durmuş Deveci tarafından Bahaettin Karakoç’a ve söyleşinin gerçekleşmesindeki emeklerinden dolayı Ramazan Avcı ve Seher Atmaca’ya birer plaket takdim edildi.

Üniversite öğrencileri üstat şair ile bol bol fotoğraf çektirme imkânı buldular.