Vuslat ümidi ile, ayrılık ateşiyle

Sevmek acı çekmektir, sevmemekse ölümdür.

Taşlaşan o kalplere, susayan gönüllere

Sevmek sevgi ekmektir, sevmemekse ölümdür.

 

Bir şey ikram eylese, o yâr nârin eliyle

Issız dağda mest etse, beni sevdâ yeliyle

Konan tüm engelleri, aşsam aşkın seliyle

Sevmek bentler yıkmaktır, sevmemekse ölümdür.

 

Aşkı kalbe işledin, değişik bir nakışla

Birden gönlüme girdin, şimşek gibi çakışla

Her fırsatta göz göze, “çeşm-i şehlâ” bakışla

Sevmek güzel bakmaktır, sevmemekse ölümdür

 

Aşk kuyusu öyle ki, görünmez onun dibi

Züleyhâ’nın yüzünden, neler çekti o Nebi

Görür görmez öyle ki, sanki bir serum gibi

Sevmek kalbe akmaktır, sevmemekse ölümdür.

 

Eceli nasip eyle, Rabbim bize arıyla

N’olur imtihan etme, cehennemin nârıyla

Tâ ki vuslata kadar, aşkın sönmez koruyla!

Sevmek gönlü yakmaktır, sevmemekse ölümdür…

 

Hanifi KARA