Abdurrahim Karakoç anıldı
07 Haziran 2012 tarihinde aramızdan ayrılan Kaleminde sevda yükü biriktiren Şair Abdurrahim Karakoç Kahramanmaraş’ta Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezinde Mehmet Gümüşer Andolu Lisesi tarafından düzenlenen 8. Geleneksel Şiir ve Türkü Programında anıldı.
Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, Milli Eğitim Müdürü Mesut Alkan, Halk Sağlığı Müdürü Dr. Ahmet Yener, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Mehmet Sertpolat, Belediye Kültür Müdürü Serdar Yakar, çok sayıda eğitimci, şair ve yazar ve sanatseverin katıldığı programda duygu dolu anlar yaşandı.
Abdurrahim Karakoç’u anlatan slayt gösterisi ve şiir dinletisinden sonra programın açılış konuşmasını yapan Duran Boz Abdurrahim Karakoç’u anlattı.
Boz yaptığı konuşmada şunları belirtti; “İlkini 2005-2006 öğretim yılında gerçekleştirdiğimiz şiir ve türkü programının bu yıl sekizincisini gerçekleştiriyoruz.
Başlangıçta; ülkemizin sanat hayatına, kültür hayatına katkıda bulunan yazar, şair ve sanatçıların tanıtılması amacıyla yola çıkmıştık. Önceki programlarımızda; Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil, Cahit Zarifoğlu, Erdem Bayazıt, Alâeddin Özdenören, Mehmet Akif İnan, Rasim Özdenören, Bahaettin Karakoç, Şevket Bulut, Şevket Yücel, Tahsin Yücel gibi yazar ve şairlerimizin yazı hayatından, düşünce hayatından kesitler sunmuştuk.
Şimdi de şiir geleneğimizin önemli temsilcilerinden Abdurrahim Karakoç’u gündem konusu yapıyoruz. Onun hayatını, şiirini ve yaşadığı çevreyi sizlerin dikkatine sunuyoruz. Onun sanatına ve hayatına etki eden faktörleri anlamayı ve anlatmayı gaye ediniyoruz.
Abdurrahim Karakoç, 1932’de Celâ’da (Ekinözü)’da doğdu. 1939’da başladığı ilkokulu dört yılda bitirdi. İlkokul sonrasında ise herhangi bir okula devam etmedi. Marangozluk, kuzu çobanlığı ve bağ-bahçe işleriyle uğraştı. Bunun yanı sıra da durmadan, kesiksiz bir biçimde okudu.
Çocukluğundan itibaren Yunus Emre, Karacaoğlan, Ruhsatî, Âşık Ömer, Dadaloğlu, Köroğlu ve Seyranî Dede başta olmak üzere babası Ümmet Karakoç’tan Fuzuli, Baki, Nefî ve Nedim’in şiirlerini dinledi. Bunun yanı sıra da babasından Battal Gazi Destanı, Hazreti Ali Cenkleri, Kerem ile Aslı ve Leyla İle Mecnun dersleri aldı. Şiirin dünyasına dedesinin ve babası Ümmet Karakoç’un şiirlerini dinleyerek adım attı. Açıkçası ilk şiir derslerini babası Ümmet Karakoç’tan aldı.
1952’de askere giderek 1953’te terhis oldu. İlk şiirini ilkokul yıllarındayken kavga ettiği bir arkadaşını hicvederek yazdı. Sonrasında ise 1948’de şiir yazmaya başladı. 1954 yılına kadar yazdığı şiirlerini bir çırpıda yırtıp attı. 1955’te de Elbistan Kaymakamlığının çıkardığı Engizek gazetesinde ilk şiirini yayımladı. Hiciv şiirlerinde Seyrani Dede’yi örnek aldı.
1958’de de Ekinözü Belediyesinde Muhasip olarak işe başladı. 1982’de buradan emekli oldu. 1984’te de Ankara’ya yerleşti.
Mihriban temalı şiirler yazdı. Bu şiirleri ülke genelinde tanınmasına katkıda bulundu.
Hasan’a Mektuplar’la Anadolu insanının sevinci, üzüntüsü ve kederiyle portresini çıkardı.
Hasan’a Mektuplar, El Kulakta, Vur Emri, Kan Yazısı, Suları Islatamadım, Dosta Doğru, Gökçekimi, Beşinci Mevsim, Akıl Karaya Vurdu, Yasaklı Rüyalar, Gerdanlık I-II-III, Parmak İzi, Düşünce Yazıları ve Çoban’dan Mektupları ömrünün özeti olarak okurun beğenisine sundu.
7 Haziran 2012’de Ankara’da vefat etti” dedi
Program öğrencilerin okuduğu şiirler ve Abdurrahim Karakoç’un bestelenmiş türküleri ile devam etti.
Programın sonunda Abdurrahim Karakoç’un tablosu ağabeyi Bahaettin Karakoç’a verilmek üzere oğlu Oğuz Karakoç’a Milli Eğitim Müdürü Mesut Alkan tarafından, diğer bir tabloda Abdurrahim Karakoç’un ailesine verilmek üzere yeğeni Mesut Karakoç’a, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Mehmet Sertpolat tarafından verildi.
Program günün anısına toplu çekilen fotoğraf kareleriyle son buldu.