RAMAZANA HAZIR MIYIZ? 

Cennetin kapısını açacak, koruyucu ve kuşatıcı olan mübarek iklime çok az bir zaman kaldı. 

Rahmet sağanağının üzerimize akacağı, itaat edip, saygı gösterenlerin bağışlanacağı, mağfiret iklimine hazır mıyız? 

Yüce Rabbimizin, kullarını cehennemden kurtarmak için, sevabını gizli tuttuğu, “Sizden her kim bu ayda bulunursa oruç tutsun” buyurduğu kurtuluş müjdesine hazır mıyız? (Bakara Suresi 2/185) 

Sevgili Peygamberimizin(s.a.v.) “Cennette Reyyân denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer..” Dediği Reyyan kapısına, o kapıdan ben gireceğim demeye   hazırmıyız?. ( Buharî, Savm, Müslim, Sıyâm; Tirmizî, Savm ) 

  Hata ve eksiklerimizi zihnimizde canlandırıp, Rabbimizin önünde eğilip, hürmet ve tazimle, oruçla affına sığındım Rabbim demeye hazır mıyız?
         Ramazan gecelerini gizlice kundaklayan, eğlence ve tombalacıları reddederek, geceleri ibadetle geçirip, dünyanın dört bir yanında, işkence çeken kardeşlerimiz için, dua etmeye hazır mıyız?
        Manevi yönden çürümeye terkedilmiş zihinlerimizi, oruçla canlandırmaya, Ramazan ayına mahsus gıda maddelerini alıp, buzdolaplarımızı doldururken, yetim, yoksul, garip ve fakirlerin dolaplarını da doldurmaya hazır mıyız.?  

Pandemi dolayısıyla, iftar sofrası yerine, fakirleri evlerinde ziyaret edip, zekât ve sadakalarımızı da, tevazu ile takdim edip, güler yüz ve tatlı dil ile onları sevindirmeye hazır mıyız? 

Emeklilikte yaşa takılıp, yardım eden yakını da olmayan, edebinden dolayı dilenmeyen, sefalet çukuruna düştüğü için, ailesi dağılıp, çocukları perişan olan, sessiz çığlığını yüreğine gömüp, için için ağlayan biçareleri de, zekât, sadaka ve fitrelerimizle sevindirmeye hazır mıyız? 
        Ramazan gecelerini evlerimizde teravih ve diğer nafile ibadetlerle süsleyip, gündüzleri de boş şeylerle meşgul olmadan, Kur’an’ı Kerimi en az bir defa hatmedip, geçmişlerimize takdim etmek suretiyle, onlarında ruhunu şad etmeye hazır mıyız?
         Sevgili Peygamberimiz(s.a.v.) in “Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden kurtuluş”dediği, Kur’an ile taçlandırılıp, bin aydan hayırlı olan, Kadir Gecesiyle süslenen bu ayda, cebimize bir ilaç koyup, hasta numarası yapmadan, daha doğrusu görenleri kandırdığımızı zannederek, kendimizi aldatmadan, bu ayda oruç tutmanın palanlarını yapmaya hazır mıyız? (İbn-i Huzeyme, Sahîh)
         Bu ay’a bir daha yetişme imkânımızın olmayacağını düşünerek, akrabalarla sıla-i rahim yapıp, uzakta olanları da bir telefonla arayıp, gönüllerini almaya, o beni arasın diyerek, gurur ve kibir bataklığına düşmeden, sadece Allah rızası için, küskün olduklarımızla barışıp, ruhumuzu şad etmeye hazır mıyız?
        Mazeretimiz olsa bile açıktan oruç yiyerek, Müslümanların nefretini kazanmamaya, gündüz vakti sigara içerek, tiryakilere işkence etmemeye ve inananlara saygı göstermeye hazır mıyız?
        Bu ayda “Cennet kapılarının açılıp, cehennem kapılarının kapandığını, şeytanların bile bu ayda bağlandığını,” düşünerek oruç tutmaya hazır mıyız.? ( Buhari, Savm , Müslim, Sıyâm)  

Mazeretsiz olarak oruç yemenin büyük günah olduğunu düşünerek, nefsimizi günah olan fiil ve davranışlara karşı frenleyip, mağfiret kapısına doğru koşmaya hazır mıyız? 

Sevgili Peygamberimizin, “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” Dediği için oruçla müşerref olmaya  hazır mıyız.? (Buhârî, Îmân 28, Savm 6)

Orucumuzu açarken duyduğumuz sevinci, Rabbimize kavuştuğumuz zaman da yaşamaya hazır mıyız.? (Buhârî, Savm; Müslim, Sıyâm)
        Gerçek anlamda oruç tutarak, ahlakımızın güzelleşmesine, sorumluluk duygularımızın aktif hale gelmesine, gözlerimizi harama bakmaktan, dilimizi yalan ve çirkin sözlerden, kulaklarımızı haram şeyleri dinlemekten, midemize haram rızıkları doldurmaktan, ellerimizi kötü işler yapmaktan, ayaklarımızı da kötü yerlere gitmekten alıkoymaya hazır mıyız?
       Oruç tutarak, sağlığımızı korumaya, sindirim sistemimizi dinlendirmeye ve nefsimize sabretmesini öğretmeye hazır mıyız?
         Oruçla merhamet duygularımızı geliştirmeye, fakirlerin çektiği açlığın ne demek olduğunu, hakkalyakin derecesinde öğrenmeye, nimetlerin kıymetini bilmeye ve bundan sonra hiçbir nimeti israf etmemeye, bize nimet veren yüce Rabbimize daha çok şükretmeye hazır mıyız?
         Rahmeti ve bereketi bol olan, iyilikleri çoğaltıp, kötülükleri azaltan, fakir ve yoksullara yardım ellerini uzattıran, diğer aylara göre yapılan yardımların sevabını kat kat artıran bu ayda, nefsimizi tezkiye etmeye hazır mıyız?
         İbadet iyilik ve manevi mutluluk mevsimi olan bu ayda, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızın güçlenerek pekiştirilmesine, farklı toplum katmanları ile yakınlaşmaya, aramızdaki sevgi ve saygı bağlarının kuvvetlenmesine hazır mıyız?
         Bu ayda kendimizi hesaba çekmeye, hatalarımızı itiraf ederek, ruhumuzu ve nefsimizi tövbe eğitiminden geçirmeye hazır mıyız?
        Merhameti sonsuz olan Yüce Rabbim. Her ibadetim eksik. Ama sevabını gizli tuttuğun samimi bir oruçla geldim. Beni de onunla affet demeye hazır mıyız.? 

         Allah(c.c.) bir aylık misafiri heyecanla bekleyenlerin zümresine bizleri de ilhak eylesin. 07.04.2021

         Ali KARA 

         Emekli Müftü