Elbistan Tarihi Karakterini Arıyor

AK Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal, “Elbistan Tarihi ve Doku Yapılaşması” hakkında kamuoyuna yeni bilgiler aktardı.

Doğalgaz konusunda da son gelişmeleri ele alan Ünal, mevzuattan doğan zaman kaybı yaşadıklarını kaydererek, “Şimdi yeni bir çözüm bulduk. BOTAŞ’la EÜAŞ bir sözleşme imzalayacak. Bu ileti hattını yapma işini BOTAŞ, EÜAŞ’a sözleşmeyle devredecek ve EÜAŞ bunu yapacak” dedi. Ulucami civarında oluşacak tarihi adaya bir ada daha ekleneceğini ifade eden Ünal, “Polis evini bu tarihi binayı merkeze alarak Hükümet Konağına kadar kamulaştırıp mimarı dokusuna göre burayı bir kampüs alanı yapalım. Adliyeyi tekrardan buraya alalım. Yani Adliye, Hükümek Konağı, Polis evini buraya alalım burası bir kampüs alanı gibi olsun” dedi.

AK Parti Grup Başkan Vekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Elbistan gündemine dair önemi projeleri açıklamaya devam ediyor. Ulucami merkezli tarihi ada konusunun dışında, Cehyan Nehri odaklı ve diğer tarafta oluşacak ikinci bir tarihi ada oluşmanının planlandığını ifad eden Ünal yeni projeler hakkında şunları söyledi:

DOĞALGAZDA 5 AY GECİKME OLDU

“Doğalgaz konusunda proje alt değerini bulamadık diye, ihaleyi iptal ettiler. Şimdi yeni bir çözüm bulduk. BOTAŞ’la EÜAŞ bir sözleşme imzalayacak. Dolayısıyla EÜAŞ, bu ileti hattını, boru hattını yapma işini BOTAŞ, EÜAŞ’a sözleşmeyle devredecek ve EÜAŞ bunu yapacak. 2 yıl Kalkınma Bakanlığı EÜAŞ, BOTAŞ arasında bu iş gitti geldi tam 2 yıl boyunca. Şimdi tekrardan 5 ay bir zaman kaybettik. Ben söz vermiştim 1 Kasım 2014 diye ve maalesef 1 Kasım 2014’de doğalgaz burada olmayacak. Ama muhtemelen doğalgaz boru hattının döşeme işi bitmiş olacak. Biz 1 Kasım 2014 evlere doğalgaz verme tarihi olarak belirtmiştik. Bu ihale iptaliyle birlikte 5 ay bir gecikme oldu.”

CEYHAN NEHRİ ODAKLI İKİNCİ TARİHİ ADA OLUŞACAK

Ulucami, Dulkadiroğlu Sarayı, Selçuklu Hamamı, Himmet Baba Camii ve Çarşı Atik Camii’nin içinde bulunacağı ve içerisinde Eski Tarihi Adliye Binası (Polisevi) ve Ceyhan Atik (Aşağı Camii) ile ikinci bir tarihi ada oluşacağı yönünde düşünülen projeyi değerlendiren Ünal bu konuda yaptığı bilgilendirmede ise şu ifadelere yer verdi:

TARİHİ EVLER YAPILSIN OSMANLIYA GELİN GİDENLERİN ADI VERİLDİN

“Ulu camiyi merkeze alarak, eski Elbistan’ı tekrardan ayağa kaldıralım. Yani Ulu Camii, arkasında Dulkadiroğlu Sarayı, arkasında Selçuklu Hamamı, Himmet Baba Camii, Çarşı Atik Camii ve Ceyhan Camii bu adayı içine alan Beypazarı örneğinde olduğu gibi, Odun Pazarı örneğinde olduğu gibi oraları tamamen kamulaştırıp eski Elbistan evlerini oralara tekrardan yapılması,  mesela Elbistan Osmanlı Sarayına 5 tane gelin vermiş, ben oraya 5 tane konak yapalım diyorum ve bu 5 konağın her birine bu gelinlerin tek tek ismini verelim o konaklarda da bu 5 gelinlerin hikâyesi anlatılsın.

KÖPRÜBAŞI CEYHAN MERKEZLİ KAMPÜS OLSUN

Aynı zamanda Polis evini bu tarihi binayı merkeze alarak Hükümet Konağına kadar burayı kamulaştırıp mimarı dokusuna göre burayı bir kampüs alanı yapalım. Adliyeyi tekrardan buraya alalım. Yani Adliye, Hükümek Konağı, Polis evini buraya alalım burası bir kampüs alanı gibi olsun. Bir vatandaşımız geldiği zaman bütün işlerini bu alanda hemen yapsın. Zaten yanımızda ki park ile burası birleştiği zaman geniş bir ada oluşuyor. Ceyhan’ın diğer tarafında da Ulu Camii etrafında tarihi ada ortaya çıkarıldığı zaman biz Elbistan’ı kurtarmış oluruz. Bunu hep beraber yapmalıyız. Bunu Ahmet, Mehmet yaptıdan ziyade bunu Elbistanlı yaptı diyebilmeliyiz.

TARİHİ YAPILAŞMA İLE “ELBİSTAN’IN KARAKTERİ BUDUR” DİYELİM

Mesala Kral Caminin  karşısında, ilk ilçe tarımın bir yeri vardı diyorsunuz. Şuan da orası çok kötü durumda orayı ele alacağız orayı çok güzel bir geniş ve yeşil bir alan yapacağız. Orda özellikle Köy Garajının orda ciddi bir anlamsız çirkin bir görüntü oluşuyor. Orayı tekrardan kazanıp hafta hafta yeniden şehrin ruhunu, karakterini ayağa kaldırmak gerekiyor. Çünkü önümüzde ki süreçte artık şehirlerin ruhu karakteri konuşulacak. Birileri Elbistan’a geldiğin de diyeceğiz ki kardeşim Elbistan’ın karakteri budur. Elbistanın tarihi bu, hikayesi bu karakteri burasıdır.”