Üniversiteli Olmak

Üniversite tercih sonuçları açıklandı. Tercih yapanların herhangi bir okula yerleşip yerleşemediği belli oldu. Asıl zorlu süreç şimdi başlıyor denilebilir. Bildiğiniz gibi 81 İlimizde de üniversite var. Yaşadığı ilde üniversite...

Üniversite tercih sonuçları açıklandı. Tercih yapanların herhangi bir okula yerleşip yerleşemediği belli oldu. Asıl zorlu süreç şimdi başlıyor denilebilir. Bildiğiniz gibi 81 İlimizde de üniversite var. Yaşadığı ilde üniversite okuyacaklar için çok büyük problemler yok. Farklı bir ilde üniversite okuyacak olanlar için ‘kayıt yaptırma, ev veya yurt bulma ve dört/beş yıl boyunca o ilde yaşayabilmek için gereken paranın bir bölümünü karşılayabilecek bir burs bulma’ mücadelesi başladı.

Üniversiteli olmanın birinci aşaması kayıt yaptırmak: Üniversite kazanan ve kayıt yaptırmaya hazırlanan öğrenciler; ‘kazandıkları üniversitelerin internet sitelerine girerek kayıt işlemleri için açıklanan bilgileri’ mutlaka okumaları gerekmektedir. Bunu yapmayan öğrencilerin başına arzu etmedikleri işler gelebilir. Elektronik kayıt yaptırmayı tercih eden öğrencilerin kayıt yaptırdıkları üniversitelere giderek tekrar kayıt yaptırmalarına gerek olmayacak. Öğrenciler, elektronik kayıt işleminin ardından üniversitelerin duyurduğu tarihte ders kayıtlarını yaptırarak eğitime başlayabileceklerdir.

Üniversiteli olmanın ikinci aşaması barınacak ev veya yurt bulmak: Parası olan için problem yok, fakir fukara için problem çok. Ev ve özel öğrenci yurtları çok pahalı, öğrenciler için hazırlanmış olan rezidanslar ise fakir fukaraya göre değil. Devlet yurdu çıktı çıktı, çıkmadıysa; ‘kazandığın üniversiteye gir ağla çık ağla’ yani işin çok zor.

Üniversiteli olmanın üçüncü aşaması güvenilir arkadaşlar bulmak: Legal ve illegal ne kadar kurum, kuruluş ve örgüt varsa tamamının eli maalesef üniversitelerin ve üniversite öğrencilerinin içerisinde. Herkes gözünü bu gençlere dikmiş durumda. Kimileri eve yerleştirerek, kimileri yurda yerleştirerek, kimileri burs vererek kimileri ise kız arkadaş edinmelerini sağlayarak bu gençleri ağlarına düşürmenin peşinde.

Legal veya illegal faaliyetler gösteren bu örgütlerin eline bir kez düştün mü yandın gitti. Bir daha kurtulmanın imkânı yok. Anne ve babalar aman dikkat. ‘Gâvurun ekmeğini yiyen gâvurun kılıcını taşır’ atasözünü sakın unutmayın. Bunu çocuklarınıza çok iyi anlatın. Hatta beyinlerine mutlaka kazıyın. Güvenilir bir ortam ve güvenilir arkadaşlar bulmak çok önemli. Üniversiteyi yeni kazanan yavrularımıza devletimizin tüm kurumları sahip çıkmalı, onları kurda kuşa yem olmaktan kurtarmalıdır.

Bu konuda Belediyelerimize büyük işler düşüyor. Her fırsatta binlerce kişiye gıda paketi dağıttıklarını, binlerce kişiye odun ve kömür yardımı yaptıklarını, yüz binlerce kişiye iftar yemeği yedirdiklerini, sayısı asla tam olarak bilinmeyen dula, yetime, engelliye, bakıma muhtaç yaşlıya yardım yaptıklarını söyleyen sayın belediye başkanlarına bu hizmetlerinden dolayı teşekkürlerimi arz ediyorum. Ve samimi olarak büyüğüyle/küçüğüyle sayın belediye başkanlarıma sormak istiyorum: ‘Sayın başkanlarım bu sene kaç üniversite öğrencisine burs vereceksiniz?’ Lütfeder bana cevap verirseniz, verdiğiniz bilgileri bir sonraki yazımda okurlarımla seve seve paylaşırım.

Bu mesele (üniversiteli öğrencilerin barınma ve geçinme) gerçekten çok önemli. Allah Devletimize ve Milletimize zeval vermesin. Devlet imkânları ölçüsünde öğrencilerimizi yurda yerleştiriyor, kurs ve kredi veriyor ama maalesef yeterli olmuyor. Bu sebeple sayın belediye başkanlarımız; tüm giderlerini özellikle gereksiz reklam harcamalarını durdurup üniversitede okuyan öğrencilerimizin IŞID, PKK, DHKP/C, MKP, TKP/ML, MLKP, PŞK, Hizbullah, Hilafet Devleti (HD), İBDA/C ve El Kaide gibi örgütlerin ellerine düşmemeleri barınma ve iaşe giderlerine katkı sağlayacak kaynak yaratmalıdır.

Özetlersek; gençlik işsizlikten, adaletten, hayat pahalılığından dert yanıyor, gelecek kaygısı taşıyor, kamuya alımlarda torpilin liyakatin önüne geçtiğini ifade ediyor; büyüklerin kendilerini anlamadıklarına, sorunlarını siyasetin çözemeyeceklerine inandırmışlar. Başka ülkede yaşamak istiyorlar. Sayıları yekûn teşkil etmese inanç sorunu yaşayanlar var. Kısaca gençlerin büyük çoğunluğu gelecek kaygısı yaşamakta ve mutlu değil.

‘Bu ülkede yurt sorunu yok demekle sorunlar yok olmuyor.’ Bal gibi de yurt sorunu var. Bir ülkenin gençliği, mutluluk ve gelecek sorunu yaşıyorsa sorunların üzerine üzerine gidip çözmek gerekiyor. Siyasiler vatandaşın derdi yerine kendi dertleriyle uğraşırlarsa, sabah akşam birbirleriyle dalaşırlarsa işler iyi gitmez. Günü kurtarsalar bile gelecekleri iyi olmaz. Bu güne kadar elbette iyi işler yapıldı. Ama daha fazlası gerekiyor. Kötü bir niyetimiz yok. Uyarımız dostça. Ey iktidar ehli; ‘iş işten geçmeden uyarılara kulak verirseniz kazanan siz olursunuz.’ Siz bilirsiniz…

Yazarlar Haberleri