Milli Eğitim'de İsmet Yılmaz dönemi başladı. Her şeye kalındığı yerden mi başlanacak yoksa her şey yeni baştan mı düzenlenecek, hep birlikte göreceğiz.
Bakan Bey, eğitime dair ilk mesajlarını Sivas'tan verdi. Sivas’ta açılışlara katıldı ve kıyısından köşesinden eğitime yönelik konuşmaya başladı...
Sayın Bakan İsmet Yılmaz'ı tanıyanlardan gelen değerlendirmeler, her ne kadar konunun çok uzağında olsa da başarılı olmak için elinden geleni yapacaktır şeklinde. Yani el alemin yorumu şimdilik olumlu...
Sayın Yılmaz'ın eğitime yönelik ilk beyanları ise şimdilik temennin ötesine geçecek gibi değil. Eminim ki zaman içerisinde değişecektir. İşte ilk açıklamalardan önemli satır başları:
- Güçlenmenin, gelişmenin temelinde de eğitim var.
- Eğitimde de fırsat eşitliğini sağlayacağız.
- İstanbul’daki öğrenci hangi haklara, imkânlara sahipse inşallah Sivas, Hakkari, Ardahan ve Kars’taki öğrencimiz de aynı haklara, imtiyazlara, altyapıya sahip olacaktır.
- Bir nesil yetiştirmek bir medeniyet inşa etmektir.
- İnşallah Türkiye’nin yarını daha da parlak olacaktır.
- 250 bin yeni derslik yaptık 542 bin yeni öğretmen atadık.
- Öğretmen sayımız yaklaşık 900 binin üstünde ama bizim dönemde atanan öğretmen sayısı 542 bin.
- Önümüzdeki dönemde inşallah hem altyapıyı iyileştireceğiz hem de öğretmenlerimize ömür boyu bir öğretmen akademisi kurarak eğitimini sağlayacağız.
- Öğretmen kaliteli olursa ürünü de öğrencisi de kaliteli olur. Biz buna inanıyoruz, dolayısıyla yarınımızdan umutluyuz.
- Eski değerlerimizi kaybettik, önemsemedik. Normalde bizim değerlerimizde az uyumak, az yemek, az konuşmak var. Eğer bu üçünü az yapsaydık şimdi çok daha sağlıklı bir toplum olurduk
- (Öğretmenlere sesleniyor) Siz kendinizi iyi yetiştirirseniz Türkiye'nin önü açık olur...
Bakan Bey'in yukarıdaki sözleri daha önceki bakanlar tarafından onlarca kez söylenen sözler.
Bu sebeple ilk demeçlerde pek bir şey yok diyen insan çok çıkacaktır. Ama önemli olan, söylenenler değil, yapılanlardır.
Bekleyip Bakan Yılmaz'ın yoğurdu nasıl yediğine bakacağız. Kuracağı kadrosuna, müsteşarına, müsteşar yardımcılarına bakacağız ve o zaman daha doğru tahminlerde bulunacağız.
Sayın Müsteşar Yusuf Tekin bundan otuz/kırk gün kadar önce bir basın toplantısı yaparak; “önümüzdeki eğitim öğretim yılında gerek ders sayılarında gerekse ders saatlerinde ve müfredatlarda önemli değişiklikler yapacağız” demişti. Düşünülen değişikliklerin içeriğini anlatmamıştı. Birkaç senede bir değişin mevzuat, birkaç senede bir değişen program, hiç uygun olmayan TEOG gibi bir sınav sistemi ve sık sık değişen teftiş ve denetim esasları eğitimin kimyasını bozdu diyebiliriz. Sayın Bakan’a Allah yardım etsin.
İşi bilen, mutfakta yetişmiş iyi bir ekip kurabilirse başarılı olabilir. Yoksa şuana kadar olduğu gibi çok hızlı bir şekilde yıpranır ve değişecek hükümette Kültür Bakanlığını kapabilirse; “Şükür Yarabbi” diye haline şükreder.
Yeni ve zor görevinde kendisine başarılar diliyorum.
Sayın Bakanımın başarısı, başta geleceğimiz olan gençlerimizin, uzun yıllar büyük fedakarlıklar yaparak evlatlarını okutan anne ve babalarımızın ve elbette ülkemizin başarısı olacaktır..