Kahramanmaraş’ta yangın, sel, deprem, trafik kazası gibi bir felaket yaşandığında çevremdeki büyüklerim; ‘Kahramanmaraş Allah’a Emanet Yavrum’ derlerdi. Neden diye sorduğumda ise; ‘Biz Maraşlılar yaşadıklarımızdan ders çıkartıp gerekli tedbirleri almayız da ondan’ derlerdi. Elhamdülillah yaşım 66 oldu, bende yaşlılar sınıfına dahil oldum, maalesef bu konuda olumlu anlamda değişen hiçbir şey yok. Ne yazık ki Kahramanmaraş’ım hala Allah’a emanet!
13 Ağustos 2022 Cumartesi günü sabah saat 06.50'de 4.2 büyüklüğünde bir deprem daha yaşadık. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi de depremin büyüklüğünü 4,3 olarak duyurdu. Hemen hemen tüm vatandaşların uykuda yakalandığı depremin şiddeti Allah’tan yine yıkıcı oranda değildi. Allah muhafaza depremin şiddeti 6 veya 7 şiddetinde olsaydı, yaşanan felaketin boyutu korkunç olurdu.
Dostum, arkadaşım, Jeoloji Mühendisi Sayın Mehmet Kuruçay kardeşim yıllardan beri gerek yetkilileri gerekse Kahramanmaraşlı vatandaşları depreme duyarlılık konusunda bıkmadan, usanmadan uyarılar yapar. Konuyla ilgili konferanslar verir. Yazılı ve görsel basını kullanarak gerek yetkilileri gerekse ahaliyi ‘depreme hazırlıklı olarak yaşama yönünde’ uyarılar yapar. Maalesef ne yetkililer ne de ahali depreme karşı hiçbir hazırlık yapmıyor. Yaşanması olası bir felakete karşı kimse kılını kıpırdatmıyor.
Sayın Kuruçay gibi Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Deprem Araştırma ve Risk Yönetim Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop Beyefendi de deprem konusunda oldukça endişeli. Sayın Kop; ‘kentte son haftalarda en büyüğü 4.4 büyüklüğünde olan onlarca deprem meydana geldiğini söylüyor. Kentin Doğu Anadolu Fay Hattı'nın, Gölbaşı-Türkoğlu segmentinde yer aldığını hatırlatarak bu segmentte 509 yıldır büyük bir deprem yaşanmadığını belirtiyor.
Geçmişte de 7’den büyük veya 7 civarında deprem üretmiş olan bu segmentin her an 7 ve civarında bir deprem üretme olasılığı olduğunu belirtiyor. Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop, halk arasında küçük çaptaki depremlerin facialarla sonuçlanabilecek sarsıntıları engellediği ve ötelediği gibi algının da doğru olmadığını söyleyerek yetkilileri ve vatandaşları daha duyarlı yaşamaya davet ediyor.
Saygıdeğer Kahramanmaraşlılar; yoksa yaşadığımız onlarca küçük depremden bizlere mesaj mı var. Birçoğumuzun hiç tatmadığı birçoğumuzun ise çabucak unuttuğu eski acıları hatırlatmak mı istiyor? Bence bu zararsız ama bizi korkutan her küçük deprem bizlere Elazığ’da, İzmir’de, Van’da, Gebze’de hatta Karamaraş’ta yaşanılan acıları unutmamamızı aksi halde aynı veya daha büyük acıları yaşayabileceğimizi anlatmaya çalışıyor. Mesajı ve alınması gereken tedbirleri hiç vakit geçirmeden almalıyız.
Elbette her fırsatta Cenab-ı Hakka dualar etmeliyiz. Elhamdülillah duanın gücüne inanıyoruz. Her fırsatta dua edelim, yalvarıp yakaralım. Bununla beraber binalarımızı yaparken demirden, çimentodan çalmayalım. Binalarımızı deprem gerçeğine göre yapalım. Yapmayanları uyaralım, uymayanları ise cezalandıralım. Deprem esnasında nasıl davranılacağı da çok önemli, bu hususu tüm vatandaşlara bıkmadan, usanmadan anlatalım. Sadece deprem de değil, tüm doğal afetlere karşı daha duyarlı olalım. Küçük çıkarlar uğruna büyük acılar yaşamaktan vaz geçelim. Yapmamız gereken işleri biz yapmalım. İşlerimizi Allah’a havale etmeyelim. Allah sahtekârları, yalancıları, tembelleri hiç sevmez. Allah’ın azabından korkalım…
Mekanı Cennet olsun inşallah. Kul Himmet Üstat bakın neler söylemiş. Yüz yıllardan beri dilden dile dolaşır durur. Kulak veren var, ibret alan var, hiç tınmayanlar var. Bir kez daha hatırlamakta yarar var diyelim:
Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün / Dünya kadar malın olsa ne fayda
Söyleyen dillerin söylemez olur / Bülbül gibi dilin olsa ne fayda
Bir gün seni götürürler evinden / Hakkın kelamını kesme dilinden
Kurtulmazsın Azrail’in elinden / Türlü türlü yolun olsa ne fayda
Sen söylersin söz içinde sözün var / Çalarsın çırparsın oğlun kızın var
Şu dünyada üç beş arşın bezin var / Tüm bedesten senin olsa ne fayda
Kul Himmet Üstadım gelse otursa / Hakkın kelâmını bile getirse
Dünya benim deyip zapta geçirse / Karun kadar malın olsa ne fayda
‘Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az.’ Allah’a emanet olun. Hoşça kalın efendim…