Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Fransa'da öldürülen 3 PKK'lı kadının dün Diyarbakır'da gerçekleştirilen cenaze törenlerinde olay çıkmamasını, " Gördük ki herkes huzur ve sükunet istiyor, herkes bu sürecin biran evvel en güzel şekliyle sonuçlanmasını istiyor. Diyarbakır'dan dün verilen mesaj buydu. Ben bu mesaja bütün Türkiye'nin sahip çıkacağına inanıyorum." dedi.
AK Parti Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısı öncesi AK Parti Genel Merkezi'ne gelişinde gazetecilere konuşan Bülent Arınç, "Dün Paris'te öldürülen 3 kadının cenazesinin defin törenleri vardı bildiğim kadarıyla. Ben de binlerce, on binlerce Diyarbakırlı'nın bu üç kadının cenazesine büyük bir saygı gösterdiklerini, hiçbir taşkınlık yapmadıklarını; esasen onlardan beklemezdik ve büyük bir olgunluk içerisinde cenazelerine sahip çıktıklarına şahit oldum. Bundan dolayı seviniyorum çünkü herkesin beklentisi bir taşkınlık, bir saldırı, bir provokasyon olabilir mi korkusuydu." dedi. Diyarbakır halkını kutlamak istediğini belirten Arınç, "Kendilerine yakışanı yaptılar. Çok büyük bir olgunluk içerisinde cenazelerin defnine yardımcı oldular." diye ekledi.
Emniyet güçlerinin de çok olumlu hareket ettiğini dile getiren Bülent Arınç, "Kendilerine esasen öyle bir talimat verilmişti. Sadece dışarıdan yapılacak bir provokasyona karşı onlar dikkat içindeydiler ama meydanlarda toplanan binlerce insanın hiçbir taşkınlık yapmayacaklarına da inanıyorlardı. Diyarbakır'dan beklediğimiz buydu, halkından beklediğimiz buydu. O insanların cenazelerine insani açıdan büyük bir olgunlukla sahip çıktılar." ifadelerini kullandı.
Bundan dolayı Diyarbakır'ın gösterdiği olgunluğu önemsediğini söyleyen Arınç, "Çünkü bu olayın bu herkesi belki işleniş itibariyle üzmüş olan bu öldürme olayının Türkiye'de yeni başlayan ve herkesin büyük bir ümitle sahip çıktığı sürece bir olumsuz katkı yapacağı endişesi vardı. Bunun bu süreci bombalamak veya olumsuza çevirmek yönünde yapılmış olduğuna dair bazı iddialar vardı. Ama gördük ki herkes huzur ve sükunet istiyor, herkes bu sürecin biran evvel en güzel şekliyle sonuçlanmasını istiyor. Diyarbakır'dan dün verilen mesaj buydu. Ben bu mesaja bütün Türkiye'nin sahip çıkacağına inanıyorum." diye kaydetti.
FRANSIZ POLİSİ ÖRGÜT İÇİ HESAPLAŞMA DİYOR
Arınç, Fransız polisinin olayı örgüt içi hesaplaşma olarak değerlendirdiğinin hatırlatılması üzerine de "Hiç bilemem, olay ortaya çıksın, aydınlansın; biz de ne olduğunu bilelim" diye konuştu. Arınç'a ayrıca dün hayatını kaybeden gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand da soruldu. Arınç, "Dün İstanbul'daydım, hastahaneye de gitmiştim. Oğluyla görüşmüştüm. Benim saat 12.30 civarıydı zannediyorum, hastahanede aldığım bilgiler, durumunun kritik olduğu, yoğun bakımda olduğu şeklindeydi. Ama maalesef akşam 18.30 civarında oğlu tarafından açıklama yapıldı ve Hakk'ın rahmetine kavuştu." dedi.
Arınç, ardından şöyle devam etti: "Daha sonra ailesine tekrar başsağlığı diledim. Büyük bir kayıp. Allah rahmet eylesin. Ona Allah'tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Dün akşam ki programlara bakılırsa, bugünkü yazılı ve görsel medyaya bakılırsa hakikaten doldurulamayacak büyük bir boşluk arkasında bıraktı. Ama eminim onun yetiştirdikleri ve onun yolundan gidenler televizyon yayıncılığında da, yazılı basında da yeni Birandlar olmaya doğru yol alırlar. Ben kendisiyle ilişkilerim iyiydi, güçlüydü. En son zannediyorum 32. Gün programını da birlikte yapmıştık. Cesur bir insandı, demokrat bir insandı, işini iyi yapan bir insandı. ve özellikle son yakın tarihimizin üzerindeki karanlıkları kaldıran bir insandı. Kendi yakın çevresinden eleştiriler almasına rağmen öz eleştiri yapan, olaylara objektif bakan, gerçekçi bakan bir insandı."
Şahsen çok üzüntülü olduğunu ve yarın da cenazesine tekrar gideceğinin söyleyen Başbakan Yardımcısı Arınç, "Sayın Başbakanımız Gaziantep programını iptal edemedi, önceden bazı hazırlıklar yapılmıştı. Benim katılmamı arzu ettiler. Yarın Teşvikiye Camii'nde inşallah kendisine tekrar Hakk'ın rahmetine uğurlama görevini yerine getireceğim." şeklinde belirtti.