Yaşam Koçu Güneş’ten Vatandaşlara Uyarı

Kahramanmaraş’ın tek yaşam ve wellness koçlarından birisi olan Tuğba Güneş kış aylarında beslenme ile ilgili Vatandaşlara önemli bilgiler verdi.    Güneş Türkiye Genline baktığımız zaman Kahramanmaraş Şanslı...

Kahramanmaraş’ın tek yaşam ve wellness koçlarından birisi olan Tuğba Güneş kış aylarında beslenme ile ilgili Vatandaşlara önemli bilgiler verdi.    

Güneş Türkiye Genline baktığımız zaman Kahramanmaraş Şanslı Bir Şehir Çünkü burada tipik Akdeniz iklimi gösteriyor diğer İllerimize in hava durumlarına baktığımız zaman çok iyi durumdayız insanların Bağışıklık sitemine düşük olduğu için hastalanmada kaçınılmaz oluyor Çünkü kış aylarında insanlar evlerine kapandıkları için temiz hava alamıyorlar örneğin Yaz aylarında aldığımız temiz havayı 12 ay boyunca almamız gerekiyor çünkü temiz havadan faydalanmak lazım  sabah uyandığımız zaman camız mutlaka açık olması gerekiyor Toplu taşıma araçların fazla kullanmamak gerekiyor toplu yerlerden özelikle Alış veriş merkezlerinden biraz daha sakınmamız gerekiyor çünkü insanlar hasta olduğu için virüs  öksürük, hapşırıkla çok hızlı hastalık kapabilir kişi temiz havadan mutlaka faydalanmak gerekiyor kış ayı olsa bile   diyen  Güneş Kışa girerken dikkat edilmesi gereken en önemli konu havadaki ısı değişikliğine uyum sağlayabilmek için metabolizmada meydana gelen azalmadır. Azalan metabolizma hızına yağışlı ve soğuk hava, yoğun iş temposu ve kısalan günler sebebiyle azalan fiziksel aktivite de eklenince kilo almak kaçınılmaz hale gelebilir. Bu sebeple yapılması gereken ilk iş yoğun kalori içeren besinlerin günlük hayattaki miktarlarını azaltarak ve daha dengeli bir beslenme düzenine geçmektir.

KAHRAMANMARAŞ’TA HER BİTİKİYE ULAŞIRSINIZ

Kış sebzeleri Yaşadığımız bölge nedeni ile çok şanslıyız Kahramanmaraş olarak çünkü Toprak çok verimli öyle olunca meyve ve sebzeye doğu gibi değil bir Akdeniz bölgesi olduğu için ulaşabiliyoruz kış sebzelerine ağrılık vermek zorundayız özelikle Hamur işlerinden uzak durmalıyız su tüketimi artırılması gerekiyor dedi.

Soğuk havaları hissetmeye başladığımız şu günlerde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması sağlığımızın korunması açısından önemli olduğundan bahseden Yaşam Koçu Tuğba Güneş ; "Kış aylarında sıcaklığın düşüşüne bağlı olarak daha yağlı ve şekerli besinlerin tüketimi artmakta, kapalı ortamlarda daha fazla vakit geçirilmekte, fiziksel aktivite yoğunluğunda azalma olmaktadır. Bu değişiklikler vücut ağırlığında artışa neden olabilmektedir. Genellikle yaz aylarında dikkat edilmeye başlanan kilo kontrolü, kış aylarında yerini ihmal karlığa bırakır. Birçok insan, kalın giysiler içerisinde kilolarını daha rahat saklayabileceklerini düşünerek, sağlıklı beslenme alışkanlıklarından uzaklaşırlar. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarından uzaklaşmak, bağışıklık sisteminin de gücünü kırar ve daha sık ve daha kolay hasta olmaya yol açar" dedi.

Sık sık ve az az beslenmek, ara öğünlerde kan şekerini destekleyici besinlere yer vermek ara öğünü takip eden ana öğünde hem yavaş hem de az yenilmesine yardımcı olacaktır. Öğlen yemeğinin kuvvetli yenmesi durumunda akşam öğününü yağı ayarlanarak pişirilmiş sebzeler ve salata eşliğinde hafif geçirmek yine önem taşımaktadır

 İmkânlar dâhilinde her gün mevsiminde bol meyve ve sebze tüketilmeli diyen  Güneş , "Kış aylarında vücut direncini artırmak ve vücuda yeterli miktarda vitamin ve mineral alınmasını sağlamak için sebze ve meyve çeşitlerinden yararlanılması gerekmektedir. Savunma sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin, havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma, greyfurt gibi meyvelerin tüketimi önemlidir.

Soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttıran E vitaminini yeterince almak için, en iyi kaynakları olan; yeşil yapraklı sebzeler, fındık ceviz gibi yağlı tohumlar ve kuru baklagillerin yeterli miktarlarda tüketilmesi önemlidir. D vitamini almak için güneş ışığından yararlanılamayan bu günlerde, balık tüketimine de dikkat edilmesi gerekir. Haftada 2-3 kez balık tüketilmesi eksik kalan D vitaminini desteklerken, fosfor omega 3, E vitamini ve iyot gibi önemli besin ögelerinin de alınmasını sağlar. 

 Kış aylarında dikkat edilmesi gereken başka bir nokta ise, sıvı tüketimidir. Vücut ısısını dengede tutabilmek için bol sıvı alımı gerekmektedir. Yeterli sıvı alımı vücutta oluşan toksinlerin (zararlı öğeler) atılması, vücut fonksiyonlarının düzenli çalışmasında önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle, her gün en az 2-2.5 litre (12-14 su bardağı) su içilmeli, sıvı alımının karşılanmasında ıhlamur, ada çayı, kuşburnu çayı, açık çay gibi içecekler tercih edilmelidir" diye konuştu.

Yazın rehavetinden kurtulmak, tekrar enerji toplamak ve güçlü bir şekilde çalışmaya başlamak için tüketilecek gıdalar:

  Sağlıklı yiyeceklerden oluşan dengeli bir kahvaltı ile güne başlamak çok önemlidir. Böylelikle hem kan şekerinin normalin altına düşmesi engellenmiş hem de metabolizmanın çalışmaya başlaması sağlanmış olur.  Kahvaltıda ve aralarda çay ve kahve yerine C vitamini yönünden zengin olan meyve suları veya kuşburnu çayı tercih edilebilir.

 Aralarda omega -3 içeriği zengin ceviz, badem gibi yağlı tohumlar kilo alımına sebep olmayacak ölçülerde yenebilir. Bunların yanında çok az kahve konulmuş süt hem kan şekerinin toparlanmasına hem de kalsiyum ihtiyacını karşılamaya yardımcı olacaktır.

Yemeklerde tüketilecek olan salatalar hem kilo kontrolü sağlayacak hem de zengin vitamin içerikleriyle gün boyunca düşen enerjiyi yenilenmesine yardımcı olacaklardır. Salata, meyve ve meyve sularında vitamin kaybının en aza indirilmesi için hazırlandıktan hemen sonra tüketmeye dikkat edilmelidir. Özellikle C vitamin çok süratli kayba uğramaktadır. Yemeklerde hayvansal veya bitkisel protein kaynaklarına gereken yer verildiğinde yorgunluk belirtilerinin hızla azaldığı görülecektir. Kolesterol sorunu olanlar kırmızı et yerine balık ve kuru baklagilleri tercih edebilirler.

Yaz boyunca dengesiz beslenen ve yoğun tempodan dolayı bitkin düşen vücudumuz sonbahar mevsiminin sıcaklık dalgalanmalarından oldukça olumsuz etkilenir. Bu mevsimde birçok özellikle soğuk algınlığı ve bağlantılı hastalıkların görülme sıklığı artar. Hastalıklara yakalanmamanın ya da yakalandıysak da en azından hastalığı daha hafif atlatmanın ilk şartı bağışıklık sistemini güçlendirmektir.

Yaz biter bitmez bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinen vitamin ve mineralleri içeren besinlere ağırlık veren bir beslenme programına geçildiği takdirde sonbahar sorunsuz atlatılacaktır. Vitaminlerden A,C ve E, minerallerden ise selenyum, çinko, magnezyum ve demir bağışıklık sistemini güçlendirirler. Bu vitamin ve mineraller aynı zamanda yüksek antioksidan özellik taşırlar. Antioksidanlar serbest radikal denen kansere sebep olma potansiyeli taşıyan ajanların hücreleri oksitlemesini önlerler. Doktorlar ilaç önermedikçe vitamin ve minerallerin doğal yollarla yani besinlerle alınmasına gayret edilmelidir.

Sigara içenlerde C vitamini başta olmak üzere birçok vitaminin ve mineralin emilimi olumsuz etkilenmektedir. Bu sebeple sigara içenlerin içmeyenlere oranla vitamin ve mineral ihtiyaçları daha fazladır.

Bunun için ağırlık verilmesi gereken besinler şunlardır:

A vitamini: Karaciğer, havuç, kayısı, kavun, yumurta, ıspanak, kabak, domates, karaciğer, brokoli, marul

C vitamini: Limon, portakal, greyfurt, kivi, roka, maydanoz, yeşil sivri biber, kuşburnu, domates

E vitamini: Tüm bitkisel yağlar ve yağlı tohumlar

Selenyum: Deniz ürünleri, böbrek, yürek, etler

Çinko: Bulgur, badem içi, ceviz, balık, et, karaciğer süt, yumurta, kuru baklagiller

Magnezyum: Yağlı tohumlar, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.

Bağışıklık sistemini güçlendirmede diğer bir önemli grup probiyotik besinlerdir. Probiyotikler bağırsaklarımızdaki faydalı bakterilere benzerler. Kansere karşı da koruyucu etkileri vardır. Prebiyotik ise besinlerdeki sindirilemeyen gıda partikülleridir. Kalın bağırsaktaki faydalı bakterilerin üremesine yardımcı olurlar. Örneğin yoğurt ve kefir hem probiyotik hem de prebiyotik bir besindir. Kefirin faydalı bakteri oranı yoğurttan çok daha fazladır. Günlük beslenme düzeni içinde mutlaka yoğurt ve kefire yer vermek hastalıklardan korunma da destek sağlayacaktır.

Güçlü bir bağışıklık sistemi için vücudun ihtiyacı olan proteinin alınması şarttır. Özellikle hayvansal kaynaklı protein kaliteli protein olarak kabul edilir. Ancak bu grupla birlikte hayvansal yağ alımı da olacağından kan yağlarıyla ilgili sorunu olan kişilerin sonbahar ve kış dönemimde protein ihtiyaçlarını karşılamak için kurubaklagilleri kullanabilirler. Kurubaklagiller neredeyse hayvansal besinlere yakın oranda protein içerirken hiç kolesterol ve yağ içermediklerinden kan yağlarını yükseltici etki de göstermezler. İyi bir protein kaynağı olan balık aynı zamanda kalp sağlığı için çok faydalı olan omega-3 yağ asitlerinden de zengindir.

HABER İsmail BOZDOĞAN

Özel Haber Haberleri