Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Aslantürk'le Röportaj

Kahramanmaraş'ın düşman İşgalinden kurtuluşunun 101. yılı yaklaşırken kutlama etkinlikleri kapsamında sergi açarak katkı sunacak Kahramanmaraş Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Mutlu Aslantürk'le bir röportaj gerçekleştirdik. Mutlu...

Kahramanmaraş'ın düşman İşgalinden kurtuluşunun 101. yılı yaklaşırken kutlama etkinlikleri kapsamında sergi açarak katkı sunacak Kahramanmaraş Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Mutlu Aslantürk'le bir röportaj gerçekleştirdik.

 

Mutlu Aslantürk : Sohbete başlamadan evvel bize çalışmalarımızı duyurma imkânı verdiğiniz için bir teşekkür etmek isterim.

Eğer rakibiniz kendiniz ise çalışma temponuz gün geçtikçe artar durur. Ama ne kadar çalışıp iyi şeyler yapsanız da bir göreniniz, takdir edeniniz yoksa bu durum motivasyonunuzu düşürür. Bir süre sonra. ivme, aşağı yönü işaret etmeye başlar. Yani demem o ki ‘marifet, iltifata tabidir’.  Bizi ve çalışmalarımızı takip edip teveccüh göstererek sesimize ses verdiğiniz için haber çalışanlarına çok teşekkür ederiz.

12 Şubat 2021 tarihi bizim için sivil direnişimiz ile yaptığımız bağımsızlık mücadelemizin yani düşman işgalini püskürterek bağımsızlığımıza sahip çıkmamızın 101. yıldönümü.

31 Ekim 1919’da Sütçü İmam’ın “Durun bre densizler! Bugün namus günüdür.” diyerek başlattığı direniş; bir kurtuluş mücadelesine döner. Biz her sene  22 gün boyunca akıtılan kanın, kaybedilen yavruların ve çekilen acıların sonunda zaferle nihayete eren bir istiklal destanı yâd ederiz Kahramanmaraş’ta.

Halkımız 12 Şubatı içine alan haftanın günlerini, aynen 12 Şubat 1920’de olduğu gibi coşku dolu kutlamalar ile idrak eder. “Çete Bayramı” adı ile andığımız çok değer verdiğimiz ve büyük bir sevda ile yaşadığımız güzel bir ritüeldir bu günler. Kahramanmaraşlı tarihçi sosyolog Prof. Dr. Hasan Reşit Tankut ‘un 1937 de basılan “Maraş Yollarında” kitabı bu ritüelin şehirdeki yaşantılarını çok güzel tarif eder.

Kahramanmaraş Olgunlaşma Enstitüsü olarak 2017 de açıldığımız günden bu yana çalışmalarımızı bu güzel geleneği yaşatmak adına planlayıp,  Milli Mücadele’mizin anısına birbirinden değerli koleksiyonlar oluşturduk.

Biz istiyoruz ki Kahramanmaraş’ımızda işgal teşebbüsünün püskürtülmesinin acısı yüz yıl öncesinde kalsa da, anısı baki olsun.  Bu kadim şehrin ne zaman hürriyet ve istiklaline bir el uzansa “Her ferdi yeniden Kahraman olsun”

 

Mutlu Aslantürk : Bu yıl sergimizin adı "Kurtuluşun Kahramanları" . 11-12  Şubat 2021 de Dulkadiroğlu ilçemizde Bahtiyar yokuşunda halkımızla buluşacak.

Sergimiz dört ana bölümden oluşuyor;

  • Kitre karakterler
  • Tuğralar
  • Portreler
  • Savaş dönemi günlük halk kıyafetleri

Birinci bölüm eserler, araştırmacı yazar Serdar Yakar’ın 2014 de basılan  “Maraş Milli Mücadelesinde Önden Gidenler” kitabında bahsi geçen Maraş sivil direnişinde kahramanca savaşan, istiklâlimizin timsali haline gelmiş yüz karakterden başlangıç olarak seçtiğimiz 12 mücahidimizin 70 cm boyunda tasarladığımız kitre karakterlerinden oluşuyor. 

 

Mutlu Aslantürk : Kitre, Anadolu’da yetişen çalılıksı, dikenli bir bitki olan geven otunun özsuyudur. Aynı öz suyu tezyini sanatlarımızdan ebru sanatında da boyaların su yüzünde kalmasını sağlamak için kulanmış ecdat. Bebek yapımında kitreyi doğal bir yapıştırıcı olarak oldukça koyu boza kıvamda kullanıyoruz. Temel işlevi pamuğa şekil vermeye yardımcı olmak. Sonrasında şekil alan pamuğu kurumaya bırakıyoruz. Kuruma aşamasında, kitreyi yumuşatmak için kullandığımız su uçuyor ve geriye şekil almış sert bir pamuk yüzey kalıyor. Bu yolla elde ettiğimiz kültürümüzün bir parçası olan kitre “ belgesel bebekleri “ mizi kahramanlarımızın o yıllarda çekilmiş görsellerine bakarak şekillendirdik.

 

Mutlu Aslantürk :İkinci bölümde; bu yıl başlamak için belirlediğimiz 12 kahramanlarımızın; zemini ebru sanatıyla hazırlanan minyatür portreleri var. Minyatür ve ebru sanatına ustalarımızın yorumları ile derinlik katmak için bazı bölümlerinde üç boyutlu aksesuarlar eklediğimiz portrelerde sanatseverlerin ilgi odağı olabilecek türden çalışmalar.

Üçüncü bölüm; kahramanlarımız için tasarladığımız tuğralardan oluşmaktadır.

 

Mutlu Aslantürk :Tuğralar;  ilk olarak ikinci Osmanlı Padişahı Orhan Gazi tarafından kullanmış ve padişahların ismine özel tasarlanmış olan, onların imzalarını taşıyan mühürlerdir. Hat sanatının bir kolu olarak ve usta hattatlar tarafından yazılırlar.  Bizde kahramanlarımıza verdiğimiz değeri sembolize etmek amacı ile onlar için tuğralar tasarladık.

Dördüncü bölümde; ise Maraş halkının savaş dönemindeki günlük kıyafetleri  yer alıyor.

 

 

Mutlu Aslantürk :Aslına uygun bir şekilde hazırlanan kıyafetler dönemin sosyokültürel özellikleri hakkında fikir sahibi olmamız açısından büyük önem arz ediyor. Kıyafet stantlarımız koleksiyoner Cahit Altıgöz Beyefendi’nin koleksiyonundan savaş döneminde kullanılmış antika objeler ile de zenginleşecek .

Mutlu Aslantürk :Pandemi koşullarına uygun iki yanı açık aba desenleri ile dekore ettiğimiz çadırlar içinde sergileyeceğimiz eserler iki gün boyunca; Bahtiyar Yokuşu’nda Küçükarık ailesi tarafından vakfedilmiş “Kadıların Konağı” diye bilinen mekanın bahçesinde açık havada ve şehir manzarası eşliğinde izleyicileri ile buluşacak inşallah.

Çadırlarımız birbiri ardına 2 m ara ile konumlandırıldı ön ve raka tarafları açık tek yönlü olarak bir gezi güzergahı oluşturduk. Böylece kimse kapalı alanlarda karşı karşıya gelmeyecek.

 

Mutlu Aslantürk :Kahramanmaraş’ın tarihi mahalleleri, Ahır Dağı eteğinde sıralanmış olan tepelere inşa edilmiş. Hal böyle olunca şehrin her yerinde dik rampalar ve zorlu yokuşlar bulunuyor. Kurtuluş Mahallesi’nde yer alan Bahtiyar Yokuşu bunlardan biri.

Hamdolsun Dulkadiroğlu Belediyemiz de 101 sene önce topyekûn ayağa kalkmış bir şehrin kahramanlığına dair izleri, yüzlerce yıl silinmeyecek hatıralar şeklinde, somut olarak yaşatmanın kararlılığında.

Bu mevkiinin tarihi kimliğini ortaya çıkarmak için sokak sağlıklaştırma ve cephe iyileştirme çalışmalarını tamamladılar. Bizim sergimiz de “Bahtiyar Yokuşu Mevki Resmi Açılışı” kapsamındaki faaliyetlerinden biri.

Şehrimizin işgal teşebbüsüne direnişinde Dulkadiroğlu ilçemiz nabzın en yüksek attığı yer olmuştur. İçerisinde bulunacağımız bu mekânlar her köşesinde ecdadımızın parmak izlerini taşımaktadır. Bu izler ruh dünyamızın şekillenmesinde bariz etken olmuştur. İşgale karşı mücadelenin en yoğun yaşandığı yer olması hasebi ile adına “Kurtuluş Mahallesi” denilen bir mevki burası.

Kahramanmaraş’ımızın hem din hem mezhep hem de ırk olarak tam bir mozaik olan bu bölgesinde yüzyıllar boyunca teba huzur içinde yaşamıştır. Aynı mahallede hem cami hem kilise hem havra karşılıklı mevzilenmiş, hamamlar dahi insanların ihtiyaçlarına göre dizayn edilmişidir. Bu muhteşem ve hizmet temelli yönetim anlayışı ile kurulmuş toplumsal yapı yüzyıllar süren misyonerlik faaliyetleri ile bozulmaya çalışılmıştır. İşgal teşebbüsü de bu hassas stratejik konum nedeni ile bu mahallede yaşanmıştır.

1600 lü yıllarda yapılmış olan ve minaresinin bağrında acı bir hatıra olarak sakladığı, İt tepesindeki Abarabaşı Kilise’sine kurulan toplardan atılmış patlamamış top mermisiyle “Şeyhler Camisi”, hemen karşısında ki kiliseden atılan top mermisi tarafından minaresi yıkılan “Nakıp camisi” ile Maraş direnişinin en yoğun yaşandığı yer olarak geçmişin en acı tanığıdır bu mahalle.

İsmini mahallede geçmiş dönemlerde yaşamış bir âlimden alan Bahtiyar Yokuşu ise sizi, her iki yakasında tarihe tanıklık eden evleri ile muhkem bir tepeye taşır sizi. Dönemin sivil mimarisini halen muhafaza eden, Maraş’ın deli poyrazını evin içine yönlendiren zikzaklı cumbalı evleri, basık kemerli ve enikli kapıları, giyotin pencereleri ile bakanları bugünden alıp geçmişe götürüverir. Bahtiyar olursunuz. J

Geçmişi yâd etmek ve yaşatmak misyonu ve halkımızın Millî Mücadelemizin kahramanlarına olan saygısını göstermek amacıyla, bu kutlu zaferi tekrar tekrar yaşamak ve unutturmamak için Kahramanmaraş Olgunlaşma Enstitüsü olarak tüm halkımızı orada görmekten mutluluk ve onur duyacağız.

Özel Haber Haberleri