Bir yakınımın hastalığı üzerine başvurduğu şehrimize yeni yapılan ve halkımızın uzaklığından çokça eleştirdiği ve yakındığı Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’nde duyduğumuz bu üzücü olaya sessiz kalmamak için Şeniz hanımla yaptığımız bu röportajı merakla okuyacağınıza eminim.
Olayı kısaca anlatmak gerekirse Şeniz hanımın (ev hanımı) ev işleri sırasında düşmesi sonucu kollarında ve bacağında oluşan şişler ve ağrılar üzerine gittiği Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’nde hiçbir şekilde hastalığı ile ilgilenilmemesi ve üstüne üstlük azarlayıcı tavırlarla hiçbirşeyin yok diyerek tekrardan evine gönderilmesi ve daha sonra ağrılarından kurtulamayıp gittiği özel hastanede kollarının dirseklerinden kırık olduğu tespit edilip kolları alçıya alınması. Bunun üzerine Şeniz hanımın SABİM’e şikayeti sonucu Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’nden Başhekim Yardımcısı İsmail Kahraman’ın arayıp tekrardan hastaneye çağırması ve Şeniz hanım ve gelini hastanede alaycı üslup ile hastamızı hastaneden kovarcasına tekrardan evine göndermesi ile olay gerçekleşmiştir. Dilerseniz Şenay hanımla yapacağımız röportaja geçelim.
- Merhaba Şeniz hanım. Öncelikle geçmiş olsun. Başınıza gelen bu talihsiz olay ne zaman ve nasıl gerçekleşti?
- 16 Eylül Pazar günü saat 12 sularında temizlik yapar iken sandalyeden düştüm. Kollarımda ve bacağımda aşırı bir ağrı hissettim. Geçer diye biraz uzandım bekledim fakat ağrılarımın artması sonucu komşularımızın yardımı ile Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’ne gittim.
- Hastanede neler yaşadınız?
- Hastaneye acil kısmından giriş yaptık ve tansiyonum ölçüldü. Tansiyonum yüksek olduğu için hemşire bana dilaltı verdi. Kollarımın ağrılarından ilacı alamayacağımı söylememe rağmen hiçbir şekilde yardımcı olmayıp üstüne üstlük alay edercesine ilacı kendi başıma almamı söyledi. Doktor bey hiç bakmadan direk röntgen istedi ve isteği üzerine röntgen çektirip doktorun odasına gittik ve bekledik. Yaklaşık yarım saat kadar bekledik ve ağrılarımdan duramadığım için hep bir ağrı kesici istedim ama hiçbir şekilde yardımcı olmadılar. Daha sonra doktor bey odaya gelip röntgenlere bakarak kırık, çatlak yok evinize gidebilirsiniz diyerek bizi yolladı. Ben yine ağrı kesici yapılmasını istedim fakat yine de yardımcı olmadılar. Gördüğüm tek hizmet bacağıma yapılan ufak bir bandaj. Bunun dışında hiçbir müdahale de bulunulmadı. Tekerlekli sandalyeye tekrardan binerek kapı önünde araba bekledim. Kapı önünde ortopedi doktoru gördüm ve hocam bacağımda böyle bir sorun var bir de siz bakabilir misiniz dedim fakat yine bir cevap alamadım. Ağrılarımı çekerek evimize dönmek zorunda kaldık.
- Daha sonra neler yaşadınız?
- Doktor beyin hiçbir şeyiniz yok demesi üzerine 2 gün kadar durup acılarımın geçmesini bekledim. Ağrılarımın geçmesini bıraktım artması üzerine Çaka Vatan Hastanesi’ne gittim. Orada Op. Dr. Yavuz Üstüner bey röntgen çekilmesini istedi ve isteği üzerine çektirdik. Kırık görüyorum fakat emin olmak üzerine tomografi istedi ve isteği üzerine tomografi çektirdik ve tekrardan yanına gittiğimizde iki kolumda da kırık ve diz kapağımda çatlak oluştuğunu söyledi. Bunun için alçıya alınması gerektiğini söyledi. Üzerimde 100 TL vardı onu ödeyerek kollarım alçıya alındı ve kontrole gittiğimde kalan 50 TL yi vereceğimizi bildirdik. Ağrı kesici iğne yapıldı ve tekrardan evimize döndük.
- Peki size yapılan bu sorumsuzluk sonucunda hakkınızı aramak adına kurumlara başvurdunuz mu?
- Evet. Çaka Vatan hastanesinde konulan bu tanı üzerine şok oldum. Madem kırık var kollarımda o zaman neden Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’nde tedavim gerçekleşmedi? Neden üstüne üstlük hem maddi olarak kayıpta bulunmam ve hemde günlerce ağrı çekmek zorunda kaldığımı sordum ve hakkımı arayacağımı söylemiştim. SABİM’i aradım ve durumu danışman hanıma anlattım ve dilekçemi yazarak Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’ne yolladı.
- Olaylar nasıl gelişme gösterdi?
- Dilekçeden sonra Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi Baş Hekim Yardımcısı İsmail Kahraman beni arayarak hastaneye çağırdı. Ben hem durumu anlatmak amacıyla hem de yapılan bu haksızlık ile özür bekleyerek kızımla beraber tekrardan Necip Fazıl Şehir Devlet Hastanesi’ne gittim. Hastaneye geldiğimde güzel bir şekilde karşılandım fakat daha sonrası pek iç açıcı olmadı. Odasına gittiğimde bir süre sonra tavrı değişti ve benimle resmen alay edercesine beni aşağıladı. Buna rağmen ben bütün şikayetlerimi anlatırken İsmail bey beni dinlediğini söylüyordu ve aynı zamanda telefonla konuşuyordu. Şikayetlerim arasında benimle ilgilenen doktor bey ve hemşire hanımın yaptıklarını anlattım lakin onların böyle bir şey yapmadığını söyledi ve onları savundu ve ben hastaneden ayrılırken koluma atel yapıldığını söyledi. Bunu duyduğumda şok oldum. Çünkü kesinlikle ateli geçtim bir ağrı kesici dahi yapılmadı. Bana böyle bir şey yapılmadığını söylediğimde onu siz çıkartmışsınızdır diyerek cevap verdi. Ben kamera kayıtları ile durumu ispat edebileceğimizi ve kamera kayıtlarını izlemek istediğimi söyledim fakat kameranın bulunmadığını söyledi. Ve bunun gibi alaycı bir üslupla hiç dikkate almadan odasından kovarcasına gidebilirsiniz dedi. Bizde bu yaşananların sonunda büyük şoka uğradık. Eve geldiğimde tekrardan SABİM’i aradım. Danışman bey notlarını aldı geri döneceğini söyledi.
- Başınıza gelen olay gerçekten üzücü ve kötü bir durum doğrusu. Daha sonra neler yaptınız?
- Sesimi duyurmak istediğim için bu röportajı sizinle yapmak istedim. Beni dikkate alarak dinlediğiniz ve yardımcılarınız için çok teşekkür ediyorum. Bu olaylar benim başıma geldi ve neden sizin veya başkasının başına gelmesin? Sağlık konusu basit bir konu değildir. Ya daha kötü bir durum olsaydı bunun hesabını kim verecekti? Tek isteğim sesimin duyulması ve benden sonraki hastaların bu durumu yaşamaması.
- Anladım Şeniz hanım. Anlattıklarınızı elimizden geldiği kadar basın ve yayın organları ile paylaşarak sesinizi gerekli mercilere ulaştırmaya çalışacağız. Umarım çabalarınız sonucu muvaffak olursunuz ve size yapılan bu haksızlığı başka bir vatandaşımız yaşamaz.
- Anlayışınız ve yardımlarınız için teşekkür ediyorum işlerinizde başarılar diliyorum.
- Tekrardan geçmiş olsun dileyerek teşekkür ediyorum…
Kaynak : MarasMagazin Haber Servisi.