Helete’liler Göksu Projesine dur demek, ilçe olmak için bir araya geldiler. Helete Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından “Helete için Dayanışma Günü” programı düzenlendi.
Helete’nin su kaynağı olan Kısık Barajı’nın Gaziantep’e içme suyu olarak bağlanacak olması sonrası mahallede bir su sorunu oluşacağını ve bu nedenle mahallede bir göç akımının başlayacağını dile getiren Helete’liler, bu konuda oluşabilecek herhangi bir olumsuzluğu önlemek için adeta bir seferberlik başlatmış durumda. Helete’nin su sorunu yüzünden bir göç dalgasının yaşanmaması isteyen Helete Kültür ve Dayanışma Derneği, sorunları çözmek için “Helete için Dayanışma Günü” adıyla düzenlendiğini programda bir araya geldi.
15 Temmuz Şehitleri İmam-Hatip Ortaokulu’nda düzenlenen toplantıya, TBMM İçişleri Komisyon Başkanı, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, AK Parti İl Başkanı Ahmet Özdemir, MHP İl Başkanı Süleyman Öner, CHP Onikişubat İlçe Başkanı Ünal Ateş, Almanya’nın Offenbach Kentine Bağlı Heusenstamm Kasabasında Alman Sosyal Demokrat Parti’nin (Spd) Belediye Başkanı Halil Öztaş, KSÜ Rektör Yardımcısı İbrahim Solak, Helete Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Yumuşak ve köyden 17 araçla Heleteliler ile Kahramanmaraş’ta oturan Helete’ ilerle birlikte yaklaşık 1.000 Heleteli katıldı. Gerçekleşen programda Helete’nin su sorunu ve mahallelinin ilçe olma isteği konuşuldu. Programda Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Solak, Helete Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Yumuşak, mahallenin önde gelen isimlerinden Avukat Osman Solak ve Prof. Dr. Ekrem Arıkoğlu birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından kürsüye gelen İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç, Helete’nin su ihtiyacı için 2 buçuk litre su başvurusunda bulunacaklarını ve 2 bin 540 dekar alanın kapalı sulamayla sulanması için proje yapacaklarını söyledi.
Güvenç, Helete’lilerin ilçe olma isteğine karşın, ilçe olmasının zor olduğunu ancak belediye olması için çalışacaklarını kaydetti. Sorunlarla ilgili bir komisyon kurulmasını isteyen Güvenç “Bu konularla ilgili içinizde 3-5 kişilik bir komisyon kuralım ve hep beraber takibini yapalım. Başta DSİ Genel Müdürü olmak üzere arkasından Veysel Bakanımız, gerekirse başbakanımıza, cumhurbaşkanımıza gidelim yaz aylarında 2 buçuk litre su için sonuna kadar yanınızdayım” dedi.
“HERKESİN KAZANACAĞI BİR SİSTEMİN KURULMASI ZORUNLUDUR”
Herkesin kazanacağı bir sistemin kurulmasının zorunlu olduğunu dile getiren Güvenç, sözlerine şu şekilde devam etti: “Türkiye her yıl yüzde 2,5 oranında çoğalıyor. Doğum oranı belli bir oranda yükseliyor. Bu cennet vatanda Helete’de, Çağlayancerit’te, Pazarcık’ta bu nüfusu doyurma imkânı bugüne kadar olmadı. Ne sulardan istifade edebildik, ne tarımı, ziraatı çok iyi yapabildik, ne sanayileşebildik. Devletimizin yapması gereken şey şu; bir yandan çevreyi suyu koruyacaksın, bir yandan da ekonomiyi büyüteceksin. Bu dengeyi gözeteceksin ki bu yeni nesiller aç kalmasın, işsiz kalmasın, gurbet ellere Avrupa’lara, Amerika’lara gitmesin. Türkiye dünyaya el açmasın. Türkiye her yıl bir milyon yeni yetişen iş hayatına atılan genç çocuğuna iş bulmak zorunda olan bir ülkedir ve bu sorun hepimizin sorunudur. Türkiye’nin belini ne büküyor? Türkiye’nin belini enerji ithalatı büküyor. Yani Türkiye elektrik, doğalgaz ve petrolü ithal ediyor. Türkiye 65 milyar dolar her yıl bu ithalat için para ödüyor. Yani Heleteli ceviz satıyor, Göksun’lu elma satıyor, ovada pamuk üretiyorsun ve sonuçta topluyoruz, topluyoruz Türkiye 65 milyar doları yurt dışın harcıyor. Dolayısıyla denge ve herkesin kazanacağı bir sistemin kurulması zorunludur.”
“DÜZBAĞ GÖLETİNİ NİSAN 2018’DE DEVREYE ALACAĞIZ”
Düzbağ Göletini 2018 Nisan’da devereye alacaklarını belirten Güvenç, Çetintepe Barajının da halen yapım aşamasında olduğunu hatırlattı. Güvenç, “İnşallah Kuzgunkaya Göletimiz bu yıl sonu devreye alınıyor. Bunların hepsi üretim ve kazanç demektir. Kısık Barajı, Düzbağ Barajı, Çetintepe Barajı, bu göletler arkasından Kartalkaya’nın mevcut vahşi sulamasının süratle kapalı sulamaya geçirilmesi gerekir. Çünkü vahşi sulama da o kanallarda ki suların yüzde 30’u buhar oluyor. Helete’nin su ihtiyacı için 2 buçuk litre başvuru da bulunacağız. Bunun garantisini isteyeceğiz. 2 buçuk litre su verecekler ve mutlaka 2 bin 540 dekarın kapalı sulamayla, sulanması için proje yapacaklar. Bizim dayatacağımız budur. Bunun dışında da biz ilçe veya belediye istendiğini biliyoruz. Ancak ilçe işi zor ama neden belediye olmasın. Belediye için bastıralım. Anlaşmamız bu olsun. Bu coşkuyu, bu talebi siyasi parti olarak Heleteli bunu hak ediyor diyeceğiz” şeklinde konuştu.
“KAZAN KAZAN POLİTİKASYLA HELETE’DE KAZANSIN”
Kazan, kazan politikasıyla Helete’nin de kazanmasını isteyen KSÜ Rektör Yardımcısı İbrahim Solak, “Biz bu toplantıyı organize ettiğimizde ön görüşme yaptık. Bu ön görüşmenin bir kısmında Celalettin beyin haberi var, bir kısmında Ahmet beyin haberi var, Ekrem bey bir kısmını anlattı. Helete’nin durumunu Osman beyde, Ekrem bey dernek başkanımız İbrahim bey en güzel şekilde özetlediler. Kazan kazan politikasıyla vekilim sizin bulunduğunuz konum itibariyle şu salonu dolduran yüzde doksanının nüfus cüzdanında Pazarcık yazması itibariyle Pazarcık’ın dışında belki çok az insanda Çağlayancerit yazıyor, hepimiz Pazarcıklıyız hepimiz Çağlayanceritliyiz sizi ve il başkanlarımızı özellikle çağırdık. Heleteli’nin bu derdine çözüm üretebilmeniz için siz bizim öncelikli olarak tek çaremizsiniz. Bu insanların bu mağduriyetini gidermek noktasında kazan kazan politikasıyla sadece Gaziantep kazanmasın. Bir özelimi sizinle paylaşayım; Benim annemde Antepli bu sudan benim dayılarım içecek teyzelerim içecek ona Heleteli karşı değil fakat dünkü sizinle yaptığımız sohbette olduğu gibi her şeyimizi Gaziantep alıp götürmesin” ifadelerini kullandı.
“
HELETE GÜN GEÇTİKÇE KAN KAYBEDİYOR”
Programda açılış konuşmasını yapan Helete Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Yumuşak, şunları kaydetti: “Dernek olarak biz birlik ve beraberlik içerisinde Helete’nin çıkarlarını korumak ve derdimizi anlatmak için bu toplantıyı düzenlemiş bulunuyoruz. Şimdiki nüfusu 5 bin olan yazın ise 10 binin üzerine çıkan bir yerleşim yerinin gün geçtikçe kan kaybettiğini görmenin hüznünü yaşıyoruz. 2014 yılında belediyenin de kaldırılmasıyla hızla azalan nüfusumuz Göksu’nun gitmesi ile de küçük bir köy halini alacaktır. Bu nedenle biz herkesin kazandığı bir projede Helete olarak tek kaybeden olmak istemiyoruz. Yapılacak olan projelerde Helete’nin neler kazandığını görmek istiyoruz. Bu projenin gerçekleştirilmesi ile Helete’nin ciddi anlamda mağdur ve yok olacağını düşünüyoruz. Biz bu derdimizi anlatmak için bu toplantıyı düzenlemiş bulunuyoruz. Bu konuda gerekli bilgilendirmeyi beldemiz bünyesinde yetişmiş kişiler yapacaktır.”
“ÇED RAPORU ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ YÖNETMELİĞİNE AYKIRIDIR”
Avukat Osman Solak ise şunları söyledi: “Helete Kahramanmaraş'ın Adıyaman sınırında bulunan ve Belki de Türkiye'nin en büyük idari sınırına sahip yerleşim yeridir. Helete Türk dilinin ve kültürünün nadide temsilcisi ve taşıyıcısıdır. Bu gün Türk Halk müziğinde birçok türkünün kaynağı ve çıkış yeridir. Bizler Göksu suyunun güzelliği ile mutlu olur iken, Üstelik Helete’ye kadar 3 adet Hes projesi devam etmekte iken: Birden Boğaz mevkiine sulama ve hidrolik santral yapılacağını üstelik baraj yapılana kadar Göksu’nun tüm suyunun Motopomp sistemi ile Gaziantep'e taşınacağını öğrendik. Gaziantep'e içme suyu olarak Çetintepe barajından üstelik saniyede 13 M3 üzerinde su verilecek iken bundan birden vazgeçilmiştir. Çetintepe barajının ÇED raporu 4 Nisan 2012 günü yeniden yaptırılmış ve aynı firmaya bu defa 20 Haziran 2014 tarihinde Düzbağ Helete barajı için ÇED raporu hazırlatılmıştır. Hazırlanan bu ÇED raporu zorlama ile hazırlanan bir rapordur. Rapor 2872 sayılı çevre kanununa aykırıdır. Ayrıca kanuna göre düzenlenen ÇED yönetmeliğine aykırıdır. Çevresel etki değerlendirmesi Yönetmeliğine aykırıdır.”
“PROJE TAMAMEN GAZİANTEP DÜŞÜNÜLEREK YAPILMIŞTIR”
Su projesinin Gaziantep’in düşünülerek yapıldığını vurgulayan Solak, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Göksu’da yaşayan su canlılar dahi doğru olarak değerlendirilmemiştir. Çünkü Göksu’da bulunan kırmızı benekli Alabalık Türkiye’de hiç bir yerde türü bulunmayan seçkin ve nadide bir balık türüdür. Baraj yapılması ile bu balığın yaşam alanı yok olacaktır. Ayrıca Şahinkayası mevkiinde bulunan geyik ve dağ keçilerinin yaşam alanları baraj gölü içerisinde kalacaktır. Daha birçok nadide bitki ve canlının yaşam alanı yok olacaktır. Ayrıca Helete halkı tamamen mağdur olacaktır. Çünkü arazilerini sulayacak su bulunmayacaktır. Proje tamamen Gaziantep düşünülerek yapılmıştır. Helete halkı hiç dikkate alınmamıştır, yok sayılmıştır. Helete halkının düşüncesi gereği gibi alınmamıştır. Halkın mağduriyetini anlatması için ortam sağlanmamıştır” dedi.