Al sana bir yurdum insanı fotoğrafı daha. Bu fotoğrafta insanlık adına, esnaflık adına, hizmet adına, fedakârlık adına ne ararsan var. Evinin bahçe girişinde 4 metrekarelik alanı berber dükkânı yapan güzel esnafımız, iş yerinde olmadığı hallerde(!) kapı girişine yazdığı “ZİLE BAS BERBER GELSİN” yazısı ile ince bir hizmet güzelliği sunuyor.
46 yıllık fotoğrafçı, 36 yıllık gazeteci olarak bazen bir kare fotoğrafın dünyalara değer haberler arasında yer alabileceğine şahit oldum . Bu fotoğraf karesi ile bunu bir kez daha yaşadım. Haber gereği iş dönüşü sonrası yola çıktığımda oldukça sakin bir mahallenin sakin bir ara yolundan giderken beyaz duvara siyah boya ile yazılmış bir yazı gördüm. Görünce baktım, Bakınca okudum. Okuyunca şaşırdım. Şaşırınca eh bir daha şaşırdım.
Belli ki evlerinin girişine yaptığı yaklaşık 4 metrekarelik bir bölümü berber dükkanı olarak inşa eden güzel meslek sahibimiz, sakin zamanlarda iş yerinden ayrıldığında müşteri kaybına ve hizmet kaybına uğramamak için duvara bir yazı yazmış: “ZİLE BAS BERBER GELSİN!”
Aracımı durdurup kaptığım gibi fotoğraf makinemi bu tarihi(!) ilginçliği sabitlemek istedim, bastım deklanşöre. Bir kare, bir kare daha, bir kare daha. Sanki fotofinişi kaçıracakmışım gibi! Sanki bu şaka birazdan yok olacak gibi!
Daha sonra ofise döndüğümde bilgisayarıma yükledim. Daha bir çıplak gözle görmek için. Bu hayal olabilirdi! Böylesine felsefe konulu! Böylesine ince düşünüş! Gerçek mi diye? Açtım kareleri gerçekten fotoğraflar gerçek görüntüler. “Helal olsun bu esnafımıza” dedim ve bu unutulmayacak anıyı habere dönüştürdüm.
Ve yazarken de hem güldüm, hem bir kez daha şaşırdım, bir kez daha hoş oldum. Ve dedim ki “Bu haber güzel bir cümle ile noktalanmalı. Öyle ya böylesine ilginç bir haber kaç kişiye nasip olabilirdi? Derken Tarkan geldi aklıma ve yıllar öncesi okuduğu şarkıya; “KIL OLDUM ABİ!” Açık, saçık ve net söylemeliyim ki kıl olmadım ama inanın “KIL OLASIM GELDİ” ve attım manşeti: “Gel de kıl olma!”
HASANAKİ