Comenius programı kapsamında Kahramanmaraş’a gelen yaklaşık 55 yabancı öğrenci kültürel arası diyalogları en iyi şekilde yaşıyor. Öğrencileri evlerine kabul eden aileler, Türk kültür yapısını öğrencilere göstermek için ellerinden geleni yapıyor. Öğrencileri kabul eden alilerden Mehmet Rışvan: “Türkiye Gezi Olayları’ndaki gibi değil, biz bunu göstermeye çalışıyoruz” dedi.
Son zamanlarda çeşitli programlar ile Türkiye’yi ziyaret eden öğrenciler, Türk kültürünü yakından tanıyor. Yüzyıllar boyunca çeşitli milletler ile kardeşçe yaşayan Türkiye’yi yeniden keşfeden yabancı öğrencilerin Türkiye sevdası bir kat daha artıyor. 2020 yılına kadar sürecek karşılıklı öğrenci dönüşümü ile ülkemizi ziyaret eden öğrenciler ise döndükleri zaman Türkiye sevdası ile büyüyor. Yunus Emre Ortaokulu’na Comenius programı kapsamında gelen Maya Szkutnık (14) ve Urs Zulu Aswiatecka (14) gezi ailesi ile tanıştı. Bu kapsamda Mimar Sinan Mahallesinde bulanan Huzur sitesine gelen öğrenciler Türk kültürünü yakından gördü. Davullu, darbukalı oynamayı gören yabancı öğrenciler ise kendilerinden geçti. Kızların evlenirken kına yakmasını televizyondan gören yabancı öğrencilere kına yakılırken, davul eşliğinde halay çektiler.
EĞİTİM SİSTEMİ FARKLI
Manşet Gazetesine özel açıklamalarda bulanan öğrencilerden Ursz Zulu Swiatecka, Türkiye ile Polonya arasında eğitim sisteminin çok farklı olduğunu söyledi. Türk insanının aşırı sıcak kanlı olduğunu belirten Swiatecka, ailesine bunların hepsini anlatacağını belirtti.
Swiatecka şunları kaydetti: “ Türkiye Polonya’ya göre çok farklı ülke. Ben burayı çok sevdim. İlk kez ben burada bulundum. Döndüğüm zaman çok sevdiğimi anlatacağım. Türkiye ile Polonya arasındaki eğitim farkı Polonya’da 6+3+3 eğitim sistemi görülüyor. Türkiye’de ise 4+4+4 eğitimi sisteminin görülüyor olmasıdır.
BURADA HEP GÜLDÜM
Bana göre Türkiye ve Polonya’daki aile yapısı birbirine benziyor. Türk ailelerinin yaklaşımı gayet kibar ve hassastır. Türk Ailelerini sempatik buluyorum. Buraya geldiğimden bu yana hiç ağlamadım. Her zaman güldüm ve çok iyi zamana sahip olduğumu düşünüyorum”
BURAYA TEKRARDAN GELMEK İSTERİM
Öğrencilerden Maya Szutnık ise Kahramanmaraş’ın kendi yaşadığı şehre göre daha büyük ve gelişmiş bir yer olduğunu söyledi. Kendisinin buraya gelerek büyük bir hayalini gerçekleştirdiğini belirten Szutnık, şöyle konuştu: “ Kahramanmaraş bizim oradaki şehirlere göre daha büyük, daha geniş alana sahip, daha sıcakkanlı insanlara sahip bir yer. Ben buraya gelerek büyük bir hayalimi daha gerçekleştirmiş oldum. Türkiye’ye ilk kez geliyorum. Tekrarda gelmek isterim. Türkiye çok şirin bir yapıya sahip. Aileme tekrardan Türkiye’ye gitmek istediğimi anlatacağım. Onları da Türkiye’ye gelip gezmeleri yönünde önerilerde bulunacağım.
CAMİLER ÇOK İLGİMİ ÇEKTİ
Buradaki Camilere çok şaşırdım. Çünkü bizim dinimiz olan Hristiyanlıkta böyle bir şey yok. Bunları görünce çok şaşırdım. Bu pozitif bir şaşırmaydı. Buradaki en çok sevdiğim şey ise Kahramanmaraş’ın dondurmasıydı”
ONLARA GÖRE BURADAKİ HER ŞEY LÜKS GELİYOR
Program kapsamında öğrencilere refakat eden Bedriye Rabia Aslantürk, şunları kaydetti: “
Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nden insanlar Cumartesi buraya geldiler. Bizim projemiz pazartesi günü başlıyor. Türk Kültürünü genellikle sevdiler ama bazı yemekleri acı buldular. Özellikle tarhana ve firiği acı buldular. Dolmayı balığa benzettiler. Kahramanmaraş’ı çok sevdiler. Özellikle evlerimizi çok büyük buldular. Onların evleri de bizim evlere göre çok küçük. Onların maaşları da bize göre çok az. Onlara göre buradaki her şey lüks geliyor.
KÜLTÜRLER ARASI KIYASLAMA YAPIYORLAR
Genellikle bizim kültürümüz ile kendi kültürlerini kıyaslıyorlar. Bizim kültürümüzü kendi kültürlerine karşı daha çok seviyorlar. Bizim ülkemizdeki aile ilişkilerini daha çok sevdiler. Buraya 55 öğrenci geldi. Yunus Emre İlköğretim Okulu’na geldiler. Bir hafta burada kalıp gezecekler”
BURADAKİ AİLE VE KOMŞULUK YAPISINI GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORUZ
Öğrencileri kabul eden aileden Ali Osman Aslantürk ise şunları söyledi: “Türk Kültürü’nü, geleneklerini, örflerini tanıtılması açısından çok güzel bir şey. Biz kendi aile yapımızı, kendi örflerimizi, kendi komşuluk aile ilişkilerimizi bir nebze olsun onara tanıtabiliyorsak ne mutlu bizedir. Burada en başta onlara öğretmek istediğimiz şey, çocuklarımıza nasıl baktığımızı, çocuk-anne ve çocuk-baba ilişkilerinin nasıl olduğunu göstermek istiyoruz. Komşuluk ilişkilerinin nasıl olduğunu iyi günde, kötü günde birbirimize yardıma nasıl koştuğumuzu gösteriyoruz. İnşallah başarılı da olmuşuzdur”
TÜRKİYE TELEVİZYONLARDAN GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ OLMADIĞINI GÖSTERDİK
Öğrencilere güzel bir ziyafet çeken ailelerden Mehmet Rışvan ise şunları söyledi: “Buraya gelen misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlamak bizim en önemli görevimizdir. Türk Kültürünü, komşuluğu, bir çatı altında nasıl yaşandığını göstermek istiyoruz. Buraya gelen arkadaşlarımızda bundan çok memnunlar. Çokta güzel eğleniyorlar. Yemeklerimize katılıyorlar. Memleketimizin önemli yerlerini gezdiler. Buradaki aile yapısının önemini, ailedeki büyüklere nasıl davranılması gerektiğini iyi anladıklarını düşünüyorum. Önümüzdeki yıllarda buralara geldikçe bizim kültürümüzü anlıyorlar. Buradan ülkelerine gittiklerinde annelerine ve babalarına buradaki gördüklerini anlatacaklar. Türkiye televizyondan gördükleri gibi değil, biz buradan onu anlatmaya çalışıyoruz. Türkiye Gezi Olayları’ndaki gibi değil, biz bunu göstermeye çalışıyoruz”
COMENİUS PROGRAMI NEDİR?
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından 2007 – 2013 yılları arasında yürütülen ve 2014 yılı itibariyle sona eren Hayatboyu Öğrenme Programı kapsamında okul eğitimi alanında sağlanan hibe destekleri 2014 – 2020 yılları arasında Erasmus+ Programı altında da devam edecektir.
Erasmus+ Programı, eğitim, gençlik ve spor alanlarında yeni ihtiyaçlara yönelik Avrupa 2020 Stratejisi hedeflerine uygun olarak farklı sektörler arasında işbirliğini teşvik eden daha etkili araçlar sunmayı amaçlamaktadır.
Okul eğitim alanına özel olarak ise eğitimde kaliteyi artırmayı, Program Ülkelerindeki okullar ve eğitim personeli arasında işbirliğini güçlendirmeyi amaçlamaktadır.
Erasmus+ Comenius faaliyetlerinin hedef kitlesi en genel anlamıyla, okul eğitimine taraf olan kamu ya da özel kurum ve kuruluşlar ile bu kurumlardaki idareciler, eğitimciler/öğretmenler ve öğrencileri kapsamaktadır. Başvurular sadece kurum ve kuruluşlar tarafından Başkanlığımıza yapılabilmektedir. Bireysel başvuru kabul edilmemektedir.
Erasmus+ Programı altında okul eğitimi alanında hibe desteği sağlanan faaliyetler aşağıda verilmektedir. Detaylı bilgi almak üzere ilgili faaliyetin üzerine tıklamanız yeterlidir.
Ana Eylem 1 – Bireylerin Öğrenme Hareketliliği (KA1) altında yer alan
Okul Eğitimi Personelinin Öğrenme Hareketliliği (Başvurular Başkanlığımıza yapılmaktadır)
Ana Eylem 2 – Yenilik ve İyi Uygulama Değişimi için İşbirliği (KA2) altında yer alan
Stratejik Ortaklıklar (Başvurular Başkanlığımıza yapılmaktadır)
Ana Eylem 3 – Politika Reformuna Destek (KA3): Başvurular, Avrupa Komisyonu Eğitim, İşitsel ve Görsel ve Kültür Yürütme Ajansı’na (Education, Audio-Visual and Culture Executive Agency) sunulacaktır
