Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve İl Müftülüğü’nün ortaklaşa düzenledikleri Kutlu Doğum Programı 12 Şubat Stadyumu’nda gerçekleştirildi.
Kutlu Doğum Programı’na Vali Şükrü Kocatepe, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, İl Müftüsü Muhammet Gevher, KSÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Fatih Karaaslan, Oniki Şubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, Emniyet Müdürü Ümit Yaşar Adalar, AK Parti İl Başkanı ve Baro Başkanı Av. Metin Doğan, Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Hanefi Öksüz, Kahramanmaraş Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Duran Balsuyu ve diğer ilgililer ve yaklaşık 20 bin vatandaş katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim Tilaveti gerçekleştirildi.
Sinevizyon gösterisinin ardından açılış konuşmaları başladı. Açılış konuşmalarında ilk sırada kürsüye gelen İl Müftüsü Muhammet Gevher, Peygamber Efendimizin doğumunu çeşitli etkinliklerle kutlayacaklarını ifade ederek programın gerçekleşmesinde katkılarından dolayı Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti.
Daha sonra konuşmasını yapmak üzere ismi anons edilen Büyükşehir Belediye Başkanı fatih Mehmet Erkoç’un kürsüye gelişinde stadyumu dolduranlar tarafından alkış tufanı koptu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç selamlama konuşmasının ardından şunları söyledi: “Samimiyetle yapılan bir dua ile başladı her şey. Hz. Adem ile Hz. Havva, Rahim olana ihlasla bağlandı. Rahmetinden ve korkulardan emin olmakla başladı her şey. Samimiyet, Rahman’a Yakup gibi teslim olmaktı… Beklemek ihlâsla… Hasret kor olup yaksa da beklemek bir gün sevdiğine kavuşacağının umuduyla. Yusuf’un teslimiyetindeydi samimiyet… Kör bir kuyudan yüreklerin sultanı olmaya erişmekti. Hz. İbrahim gibi bir duruşla başladı her şey… Esirgeyen ve bağışlayan Rahman O’nun samimiyetiyle ateşleri gül eyledi. Hz. İbrahim’in Rabbine verdiği bir sözle başladı her şey. Oğlunu kurban etmeye hazırlanan bir babaya Rahim olan, O’nun samimiyetiyle koçu kurban eyledi.
Hz. Musa’nın yakarışı ile başladı her şey. Kızıldeniz O’na yol, Firavun için mezar olurken gerçeği görebilmekti samimiyet.
Hz. Muhammed’e inanmakla başladı her şey. Güçsüzlerin dayanağı olan Rabbe samimiyetle bağlanmasıyla başladı her şey. Dünyadan yüz çevirenler, yerlerin ve göklerin nuruna samimiyetle bağlandılar. Samimiyet, bağlanmaktı. Samimiyet, adanmaktı.
Teslim olanlar vardı. İhlâsı ile diz çökenler… O safa katılanlar dünyanın en şanslı, en mesut insanlarıydı. Ashab-ı Suffe olmakla başladı her şey… Onlar güzel olana vurgun, onlar Efendiler Efendisi’nin ahlakına talipti.
O’nu sevmekle ve O’na inanmakla başladı her şey… O yanındakilere ve bize ihlâsı öğretti.
Ve dedi ki: “İnananlar Allah’a dayansınlar.” Samimiyet, sevdiğini Allah için sevmekti.
Kur’an’a karşı samimi olmayı öğretti bize Kâinatın Efendisi. Samimiyet, Kur’an’ı hayatımıza dâhil etmekti. Allah’ın peygamberine karşı samimi olmayı öğretti bize Kâinatın güneşi… O’nun sözlerinde bulduk esenliği. O’nun ikliminde bulduk selameti. Dilimizin bağını çözmeyi O’ndan öğrendik… Çoklukta hiç olmayı. Hiçlikte sır olmayı O’ndan öğrendik. Severken ihanet etmemeyi, içimize düğümlenmiş yalnızlıkları çözmeyi, çalınmış masumiyetin izini sürmeyi O’ndan öğrendik. O samimiyet rehberi. Samimiyet, O nurla aynı yolda yürümekti.
Yöneticilere karşı samimi olmayı öğretti bize Nebiler Nebisi… Hz. Ebubekir’e sadakati, Hz. Ömer’e adaleti, Hz. Osman’a hayâyı, Hz. Ali’ye cesareti nakşeden Rahman’ın en güzel emanetçileriydi Onlar… Açın halinden anlayandı Onlar… Yetimin hakkını gözetendi. “Nasıl olursanız öyle yönetilirsiniz” hitabını işitip, emanete sahip çıkmakta birinciydi onlar… Samimiyet, sırrı ifşa etmemekti. Samimiyet, halk ile el ele vermekti.
Müslümanlara karşı samimi olmayı öğretti bize Havz-ı kevserin sahibi… O’nunla kurtulduk zaaflarımızın ateşinden. O’nunla öğrendik fakiri hor görmemeyi. O’nunla başladı özgürlükler. O’nunla bitti ruhların köleliği. O’nunla öğrendik ölçülü davranmayı. İlişkilerimize fesat karıştırmamayı, hasedi, ara bozmamayı O’ndan öğrendik.O’ndan öğrendik kin tutmamayı… İnsanlığı. O’ndan öğrendik sevmeyi, adaleti. O’ndan öğrendik merhameti ve söz vermeyi. Sahipsiz kalmış bir eli tutmayı, öfkeyi sabırla yenmeyi, kardeşi kardeşe tercih etmemeyi O’ndan öğrendik. O, samimi olanların en güzeli.
Biz samimi olmaya çabalayanların en acizi. Samimiyet, O’nun safında ilerleyebilmekti. Ey gönül saraylarının yegâne sultanı! Bütün samimiyetimizi kuşanarak sesleniyoruz sana. Ey ellerinden hayata tutunduğumuz sevgili. Ne olur bırakma ellerimizi diyerek yakarıyor, Hepinizi en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum.”
Daha sonra söz alan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz Din ve Samimiyet üzerine bir konferans verdi.
Açılış konuşmalarının ardından Türkiye birincileri hafızlarından Eyüp Sultan Camii İmam Hatibi Erhan Mete ve İstoç Camii İmam Hatibi Bünyamin Topçuoğlu birer Kur’an Tilaveti sundular.
Daha sonra Fatih Koca ve ekibi sahne aldı ve birbirinden güzel Türk Tasavvuf Musiki Konseri sundular.
Bu arada Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü limonata, pamuklu şeker, patlamış mısır gibi çeşitli ikramlar dağıttı.
