Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr. Cemil Kara danışmanlığında yapılan araştırmalar neticesinde yine aynı fakültede Araştırma Görevlisi olarak görev yapan Mustafa Emre Gürlek tarafından üç yeni salyangoz türü keşfedildi.
Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cemil Kara’nın danışmanlığında, 2009 yılında Araştırma Görevlisi Mustafa Emre Gürlek’in yüksek lisans tez projesi olarak başlatılan ve bu güne kadar yürütülen proje kapsamında Kahramanmaraş ili tatlı sularının Mollusk (Midye-Salyangoz) faunasının (Fauna: Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tümüne verilen isim) araştırılması sonucunda Kahramanmaraş’ın tüm Tatlı sularının midye ve salyangoz türleri ortaya çıkarıldı, bu çalışmalar neticesinde bilinen midye ve salyangoz türlerinin dışında literatüre girmemiş üç yeni salyangoz türü tespit edildi. Uzun süredir bu araştırmaları yaparak üç yeni salyangoz türünü literatüre kazandıran Araştırma Görevlisi Mustafa Emre Gürlek salyangozlardan ikisinin Göksun ilçemizde, bir tanesinin ise Kahramanmaraş’ta tespit edildiğini dile getirerek: “ Uzun süredir devam eden tür teşhisi çalışmalarımız sonucunda üç yeni tür salyangozu, uluslararası hakemli bir dergide yayınlatarak bilim dünyasına kazandırmış ve ayrıca yeni taksonomik (sınıflandırma bilimi) verilerin saklandığı Zoobank’a girmesi sağlanmıştır. Söz konusu salyangoz türlerine; Pseudamnicolagoksunensis, Pseudamnicola merali, ve Pseudamnicola marashi isimleri verildi. Bu türlerden Pseudamnicola goksunensis ve Pseudamnicola merali Göksun ilçemizde Pseudamnicola marashi ise Kahramanmaraş merkeze yakın bir akarsu kaynağında tespit ettim. Göksun’da bulunan türlerden Pseudamnicola goksunensis’e Göksun ilçesine atfen, Pseudamnicola merali türüne rahmetli annem Meral Gürlek’in anısına, Pseudamnicola marashi ismi ise Kahramanmaraş ilimize atfen verildi. Bulunan bu türler Tatlı su salyangozlarının Hydrobiidae (Çamur salyangozu) familyasından Pseudamnicola (küçük su salyangozu)cinsine ait olan türler olup, ortalama 2-5 mm büyüklüğe sahip türlerdir. Bu cinse ait bugüne kadar ülkemizde 5 tür tespit edilmiş ve bunlardan yalnızca 1 tanesi Akdeniz bölgesinde bulunmuştur. Bulunan türlerle birlikte ülkemizde bu cinse ait tür sayısı 8’e yükselmiştir. Bu familya üyeleri biyoindikatör (Belirteç organizma) türlerdir ve temiz suların belirleyicisi durumundadırlar. Genellikle su pınarları ve kaynak sularda yaşarlar, akarsuların temiz bölgelerinde bulunurlar. İlimiz bol ve temiz su kaynakları bulunan bir ildir. Ceyhan Nehir havzasının büyük kısmını topraklarımızdan geçer ve ayrıca doğu ile batı bölgelerimiz arasında bir geçit oluşturur. Hem bu durum hem de dağlık alanların bolluğu türleşmeyi arttırdığı gibi tür çeşidini de yoğunlaştırmaktadır. Yaptığımız çalışmalarda gördük ki ilimiz su kaynakları bakımından çok önemli bir il. Bu güzel tespitlerimizin yanında, biz bilim insanlarını üzen nokta ise gidilen istasyonların çoğunda kurulmuş ve kurulumu devam eden Hidroelektrik santrallerinin doğaya verdiği dönüşümsüz ekolojik zararlar olmuştur” dedi.
Araştırma Görevlisi Gürlek’in danışmanlığını yapan Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cemil Kara ise araştırma çalışmalarının hızla devam ettiğini belirterek: “Bizler biliyoruz ki gerek Kahramanmaraş’ta gerekse tüm ülkemizde hiç keşfi yapılmamış yeni türler var ve biz onları açığa çıkarmak için çalışmalarımıza tüm hızımızla devam etmekteyiz. Bu çalışmalar sırasında bir bilim insanının en çok istediği şey işe maddi ve manevi destektir ve biz bu desteği Sayın Rektörümüz Prof.Dr.Mehmet Fatih Karaaslan ve yönetiminden hep gördük ve görmeye de devam ediyoruz bu vesile ile de onlara teşekkürlerimi bildiriyorum” dedi.