KSÜ’de Kuraklıktan Kaçan Ve Fazla Ürün Veren Yulaf Geliştirildi

Serin iklim tahılları içerisinde yüksek yağ içeriği ve bol miktarda nişasta içermesi, B grubu vitaminler ile başta kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor ve demir mineralleri olmak üzere mineraller bakımından zenginliği ile öne...

Serin iklim tahılları içerisinde yüksek yağ içeriği ve bol miktarda nişasta içermesi, B grubu vitaminler ile başta kalsiyum, magnezyum, potasyum, fosfor ve demir mineralleri olmak üzere mineraller bakımından zenginliği ile öne çıkan ve her zaman sağlıklı yaşam diyetleri arasında yerini alan yulaf bitkisi üzerinde çalışan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ), Ziraat Fakültesi öğretim Üyelerinden Yrd.Doç.Dr. Ziya Dumlupınar  erkenciliği sayesinde kuraklıktan kaçan ve diğer çeşitlere oranla iki kat ürün elde edilen yulaf çeşidi geliştirdiklerini açıkladı.

‘Arslanbey’ ismi verdikleri yulafla ilgili bilgi veren KSÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ziya Dumlupınar Türkiye'de işlenen yulaf çeşidinin birçoğunun ithal edildiğini bu nedenle ziraat fakülteleri, araştırma enstitüleri ve özel tohumculuk firmalarının yulaf araştırmalarına yöneldiğini bu sayede son iki yılda tescilli yulaf çeşidinde artış gözlendiğini, 3 olan çeşit sayısının 9'a yükseldiğini bunlardan 7'sine de üretim izni verildiğini söyledi.

Yrd.Doç.Dr. Ziya Dumlupınar : “Türkiye'de yulafın ekilmemesinin en büyük sebebi bölgeye adapte olmuş yeterli çeşit bulunmamasıydı, Yürüttüğümüz çalışma sonucu erkenciliği sayesinde kuraklıktan kaçan bir çeşit yulaf geliştirdik ve buna da Maraş mücadelesinde ismi öne çıkan ‘Arslan Toğuzata’nın anısına halk içinde bilinen adıyla ‘Arslanbey’ adını verdik. Kahramanmaraş ve Adana bölgesinde 2013-2014 yılında yağmura bağımlı (sulama yapılmaksızın) yürütülen denemeler sonucunda, diğer çeşitler kuraklıktan etkilenip dönüme 100-250 kilogram ürün verirken, Arslanbey 400 kilogram ürün verdi. Bu özelliği sayesinde Arslanbey'in ülkemiz tarım alanlarından yazlık kuşakta veya kışlık bölgelerde yaz ekimlerinde önemli miktarda ekim alanı bulacağını düşünüyoruz” dedi.

Yaklaşık 20 gün kadar erkenci olan Arslanbey çeşidinin, bu sayede kuraklıktan kaçtığını, bunun yanı sıra ikinci ürün tarım yapılacak yerlerde müsait zaman bıraktığını çiftçiler için bu sürenin çok önemli olduğunu ifade eden Dumlupınar: “ Bizim çeşidimizi diğerlerinden ayıran özellik, erkenci olması ve kuraktan etkilenmeden verim potansiyelini fazla düşürmemesidir. Ayrıca Arslanbey çeşidinde yatma ve dane dökme sorunları yaşanmamakta ve sulanması halinde ise verimi artmaktadır” dedi.

Genel Haberleri