Kahramanmaraşspor’un PTT 1. Lig’de tarihinin en başarısız sezonunu geçirdiği Kahramanmaraş’ta futbolda başarı beklentileri Büyükşehir Belediyespor’a kaldı.
Şehrin sokakları mavi-beyaz bayraklarla donatıldı, taraftarlar maçlara ilgi göstermeye başladı, siyasetçiler tribündeki yerini aldı.
Tüm bunların karşılığında Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyespor’dan istenen ise maçların kazanması ve play-off’tan bir üst lige çıkması.
Geçtiğimiz hafta sonu ‘7 Güzel Adam’ galası için Kahramanmaraş’a gelen Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Beşir Atalay, törendeki konuşmasında çok özel bir sohbetten bahsetti. Kahramanmaraş Valisi Şükrü Kocatepe’nin Kahramanmaraş’a atanmasının ardından şehre gelmeden önce Başbakan Yardımcısı Atalay ile arasında geçen konuşmadan bahsetti.
Başbakan Yardımcısı Atalay, Vali Kocatepe’ye şehrin her anlamda özel olduğundan, başka şehirlerle Kahramanmaraş’ı kesinlikle kıyaslamaması ve şehre her zaman özel olduğunu hissettirmesi gerektiğinden bahsetti.
Bu sözler Kahramanmaraş’ın ne kadar hassas ve özel olduğunun bir kanıtıdır aslında.
Bunu örnek göstermek istedim çünkü bizim bu özel tarafımızı bilmeyen arkadaşlarımız bu şehrin kaderiyle oynuyorlar.
Sezonun ilk yarısında Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyespor’un içerisinde bulunan İrlandalılar kaçan şampiyonluğun mimarı oldular.
Çok şükür ki bu bizim de söylemlerimizle fark edildi ve devre arasında güzel bir temizlik yapıldı.
Bununla birlikte de Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyespor takımına güzel bir hava kazandırıldı.
Şampiyonluk iddiasını da sürdürdü ancak işler yine değişti.
Bu işlerin yeniden değişmesini ise formanın yükünü taşıyamayan futbolculara bağlıyorum.
Bazı futbolcularımız ‘burası kurum takımı, ne yaparsam yapayım kimsenin sesi çıkmaz’ düşüncesinde.
Yok öyle yama arkadaşım. Burası Kahramanmaraş, aldığın paranın karşılığını damla damla terler, giydiğin formanın hakkını ede ettiğin galibiyetlere vereceksin. Vermiyorsan defolup gideceksin.
Bu yazıyı kaleme almamın sebebine gelince, Fatih Karagümrük maçında öyle manzaralar gördük ki, adeta şoke olduk.
Futbol üç ihtimallidir, her karşılaşma üç ihtimalden biriyle bitiyor. Biz bu ihtimallere her zaman saygı gösteririz. Ancak bizi bile bile de ateşe atanları asla affetmeyiz.
Karşılaşmaya iyi başlayan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesporlu oyuncu Metehan Andaç, ilk yarının hemen başında ortaya koyduğu güzel futbolla beğeni topladı.
Ancak ilk 35 dakika geçildiğinde Metehan’da büyük bir değişim başladı.
Geçtiğimiz maçlarda da pas verme konusunda bencil diye eleştirdiğim Metehan, ilk 35 dakika takımın ritmine uyarak paslı bir şekilde mücadele ediyordu. Ancak kalan dakikalarda bir yerlerden talimat gelmiş gibi doksan derece döndü ve kötü oynamaya başladı.
Takımın öne geçtiği dakikalarda farka taşıyacak birçok pozisyonu harcayan Metehan, en son pozisyonunda yaptıklarının farkına varmış olacak ki kulübeye beni değiştirin işareti yaptı.
Savaştan kaçan bir korkak gibi takımını yalnız bıraktı ve çıkarken de taraftarlara tepki göstermeyi ihmal etmedi.
Ben buradan Recep hocama seslenerek, size zarar veren bu insanlara forma yüzü göstermeyin. Sizin ciddiyetinizi anlamayan ve neler yapmaya çalıştığınızın farkına varamayan bu insanların bence bu takımda işi yoktur.
Biz özel bir şehiriz ve öyle de kalacağız. Bizim kurallarımız bellidir. Çıkarsın terinin son damlasına kadar savaşırsın ve yenilsen de bu taraftar seni alkışlar. Çıkarsın sahada sürünürsün iyi giden işleri kötüye sürüklersin bu taraftar seni sahadan yuhalayarak uğurlar.
Bizde böyledir. Bunu kabul edenin başımızın üstünde yeri var, yok ben buna gelemem diyene de güle güle der geçeriz.
Bu duygu ve düşüncelerle herkese sporla dolu günler diliyorum.