Aday Öğretmenlere Kahramanmaraş'ın Tarihi Anlatıldı

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine sözleşmeli öğretmen olarak atanan öğretmenler;  Dulkadiroğlu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Aday Öğretmenleri Koordinatörleri Adem Aydoğan, Demir Kuştan, Onikişubat...

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine sözleşmeli öğretmen olarak atanan öğretmenler;  Dulkadiroğlu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Aday Öğretmenleri Koordinatörleri Adem Aydoğan, Demir Kuştan, Onikişubat İlçe Milli Eğitim Aday Öğretmen Koordinatörleri Selahattin Uğur ve Mustafa Değirmenci rehberliğinde şehir kimliğini tanıma faaliyetleri kapsamında bir dizi gezi düzenlediler. Geziye ilk önce kaleden başlayan 120 Sözleşmeli Aday Öğretmenler bu kapsam doğrultusunda Sanat Tarihçisi Koordinatör Mustafa Değirmenci tarafından sırasıyla şehir Aday öğretmenlere tanıtıldı.

[otw_shortcode_button href="https://marastahaber.com/foto-galeri/sozlesmeli-aday-ogretmenlere-kahramanmarasin-tarihi-yerleri-tanitildi-116797h.html" size="medium" icon_type="general foundicon-star" icon_position="left" shape="square" color_class="otw-red"]Habere Ait Fotoğraf İçin Tıklayın[/otw_shortcode_button]

Sözlerine 

Maraş Türkiyenin kalem kaşıdır

 Maraş Türkiyenin köşe taşıdır

  Maraş tarihleri inşa ettiren

  Koca Sinanların ustabaşıdır…

 Dizeleriyle başlayarak sırasıyla;

Kahramanmaraş Kalesi:

 Kahramanmaraş kent merkezindeki yığma tepenin üstündedir. Günümüze değin birçok onarım geçiren kalenin MÖ 1. yüzyıl - MS 2. yüzyıl arasında yapılmış olacağı düşünülmektedir. 150x75 metre boyutlarında dikdörtgene yakın planlıdır. Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü duvarların bir bölümünü ve üç burcu onartmıştır. Bunlardan biri kalenin eski giriş yapısıdır.

Kare planlı burcun dış duvarları kesme taş, iç duvarları ise moloz taştır. Yarıdan çoğu yıkılmış iç duvarlarda iç kapı koridoru ile kapı söve yerleri onarılmıştır. Burcun güney yüzünde sivri kemerli, çiftkanatlı kapı yer alır. Ahşap kapı kanatları, kalın saç kaplanarak iri başlı çivilerle perçinlenmiştir. Burcun doğusu mazgal deliklidir. İçten haç planlı burç, haçın uzun kolu üstündeki başka bir kapıyla kaleye açılır.

Minyatür Kurtuluş Müzesi

I.Dünya savaşı sonrasında başlayan işgale karşı, Maraş halkının topyekün kahramanlık destanı bu müzede canlandırılıyor. 23 Şubat 1919’da başlayan işgalden 12 Şubat 1920’de kurtuluşun kazanılmasına kadar geçen mücadele döneminde yaşanan 18 önemli olay minyatürlerle bu müzede anlatılmaktadır. Şehrin bulvar, okul ve parklarında isimlerini sıklıkla duyduğunuz yiğitlerin kahramanlık öykülerini burada öğrenebilir, bir asır önceki kent dokusunu ve sivil mimariyi görebilirsiniz. Kahramanmaraş Kalesinde bulunan müze, son derece başarılı bir şekilde dizayn edilmiş; ‘’Maraş Bize Mezar Olmadan Düşmana Gülzar(gül bahçesi) Olmaz’’ diyerek kendi kendini kurtaran Kahraman Ecdadın kahramanlık olaylarının görsel özenle anlatıldığı tarih konulu bir müzedir. Müze alanına girer girmez insanı savaşın yaşandığı zamana götüren bir milli mücadele havası ile baş başa kalıyorsunuz. Müzede sahneler kente İngilizlerin gelişi konusu ile başlayıp; devamında diğer olaylar kronolojik olarak sıralanmıştır.

Kahramanmaraş Kalesinde bulunan Minyatür Kurtuluş Müzesi, haftanın her günü 08:00-12:00 ve 13:00-17:00 saatleri arasında açık olup girişler ücretsizdir. Büyükşehir Belediyesinin kurup işlettiği müzede talep edilmesi halinde görevliler ücretsiz rehberlik yaparak, kurtuluş mücadelesini akıcı bir üslupla ziyaretçilere anlatabiliyorlar.

Kahramanmaraş Kent Kurtuluş Müzesi,

 Kahramanmaraş'ta yer alan bir müze. 2008 yılında aslına uygun olarak yeniden yapımına başlananmış olan yapı, tarihi Uzunoluk Hamamı'nı da bünyesinde barındırmaktadır. Kahramanmaraş Belediyesi ve Kent Konseyi'nin Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (Doğaka) destekli ortak projesi ile 11 Şubat 2014 tarihinde hizmete açılmıştır.

Sütçü İmam Olayı

31 Ekim 1919 günü Ermeniler, Fransız askerleriyle birlikte şehri dolaşırlarken önlerine gelen Türklere hakaretler ederek saldırılarda bulunuyorlardı. Bu esnada bir grup Fransız askeri hükümet konağındaki nöbetçi askerlere sataşarak, devleti küçültücü ve tahrik edici sözler söylediler. Oradan geçmekte olan bir posta dağıtıcısını da dövdüler. Bütün bu haberler şehre yayıldı. Fransız askerleri, hürriyetine bağlı, şeref ve namusuna son derece düşkün, bu uğurda ölümü hiçe sayan Maraş halkını henüz tanımıyor, her yaptıklarının yanlarına kalacağını sanıyorlardı. Türkler için son derece çileli ve ağır geçen bu gün sona ermek üzereydi . İkindi üzeri bir grup Fransız askeri ve Ermeni, kışlalarına dönüyorlardı. O sırada Uzunoluk Hamamı'ndan çıkıp evlerine gitmekte olan kadınları gören işgalcilerden biri onlara yaklaşarak; “Burası artık Türklerin değildir. Fransız memleketinde böyle gezilmez” dedi. Bu sözlere önem vermeyen kadınlara güçlerini göstermek isteyen Fransız askerler sataşmaya başladılar. Kadınlardan biri olayın etkisiyle bayılınca diğer kadınlar da feryada başladılar. Hamamın yakınındaki Kel Hacı'nın kahvesinde bulunan Maraşlılar olay yerine gelerek Ermenileri uyardılar. Fakat Bunları dinleyen olmadı. Bunun üzerine Çakmakçı Said ve Gaffar Kabuloğlu Osman, hanımları işgalcilerin elinden almak isterken dipçik ve kurşunla ağır yaralandılar. Bu sırada yan tarafta küçük bir dükkanda süt satan ve olayları soğukkanlılıkla seyreden Sütçü Hacı İmam, Karadağ tabancasını alarak olay yerine geldi. Silahını, kadınlara sataşan ve Çakmakçı Said'i yaralayan Ermeni'nin üzerine doğrultarak ateşledi. Kurşun isabet eden Ermeni yere düştü diğerleri ise kaçtılar. Maraş'ta düşmana sıkılan bu ilk kurşun ile Türk milletinin işgalcilere ve Ermenilere, yaptıklarının yanlarına kalmayacağı gösterildi. Olay yerine Fransız askerleri geldi. Bu esnada Sütçü İmam, Nalbant Bekir'den aldığı bir atla Bertiz'in Ağabeyli köyünde bulunan Beyazıt oğlu Muharrem Bey'in yanına gitti.

Ermenilerin ve Fransızların bütün çabalarına rağmen Sütçü İmam bulunamadı. Ancak olayın intikamını almak isteyen Ermeniler sağa sola ateş ederek Zülfikar Çavuş oğlu Hüseyin'i şehit ettiler. Bu arada; Türkleri öldürüp kadınlarını alacaklarını, camilerine çan takacaklarını söylemeye başladılar.

Bu olayda aldığı yaradan ile daha sonra Çakmakçı Said Şehit oldu. Yaralanan Ermeni ise öldü. Ölen Ermeni için 1 Kasım 1919 tarihinde kalabalık bir cenaze töreni düzenlendi. Fransızlar da misilleme hareketlerine girişerek Sütçü İmam'ın dayısının oğlu Tiyeklioğlu Kadir'in ellerini ve ayaklarını arkasından bağlayıp burun ve kulaklarını kestikten sonra boğazlayarak şehit ettiler.

Sütçü İmam'ın türbesi 

I.Dünya Savaşı'nda, Kahramanmaraş'ın Fransızların işgali sırasında şehit edilen Sütçü İmam'ın türbesi 1936 yılında yapılmıştır.

Türbe kireç taşından yuvarlak planda, üzeri kubbeli ve etrafı açık olarak yapılmıştır. Kubbenin altında Sütçü İmam'ın dikdörtgen mezarı bulunmaktadır.

Sütçü İmam Türbesi mimari yönden herhangi bir özellik taşımamasına rağmen, Kahramanmaraş'ın tarihi yönünden önemlidir. Ayrıca şehir içerisinde Sütçü İmam'ın anısına bir de çeşme yapılmıştır.

Bektutiye Camii:

Fevzi Paşa mahallesinde 1740’ta toprak örtülü eski caminin yerine yaptırılmış ve kitâbesi mihrap üzerine yerleştirilerek korunmuş olan Keşif Efendi Camii, yine Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinde Begdûdiye adıyla kayıtlı, 1794, 1840 yıllarında onarım geçirmiş, ancak orijinal minaresiyle dikkat çeken Begdûtiye (Çınaraltı) Camii ilk sırayı alır.

Eğitim Haberleri