DİSK Enerji-Sen, Halkların Demokratik Partisi, KESK Bileşenleri Eğitim-Sen ve SES İnsan Hakları Derneği Soma Maden Ocağında yaşanan yüzyılın faciasını protesto etmek ve hayatını kaybeden maden şehitleri anmak için Malatya Caddesinde ortak eylem yaptılar. Malatya Caddesinde gerçekleşen yürüyüşün ardından Ahmet Karacabey Caddesi üzerinde oturma eylemi yapan sendika ve siyasi parti temsilcileri yaptıkları ortak açıklamada, “Soma’da yaşanan olay cinayet tanımlamasını da aştı ve Soma’da bir katliam gerçekleşti” ifadesine yer verdiler.

DİSK Enerji-Sen, Halkların Demokratik Partisi, KESK Bileşenleri Eğitim-Sen ve SES

İnsan Hakları Derneği tarafından ortak yapılan protesto yürüyüşü ve oturma eyleminde, şehit olan madenciler için saygı duruşunda bulunuldu. Çeşitli sloganlar eşliğinde protesto edilen Soma Faciası, yapılan ortak açıklama ile noktalandı. Yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bizler, iş kazalarını hep iş cinayetleri olarak tanımladık; oysa dün Soma’da yaşanan olay cinayet tanımlamasını da aştı ve Soma’da bir katliam gerçekleşti.  Öncelikle Soma’da yaşanan bu katliamda yaşamını yitiren madenci dostlarımızın anıları mücadelemize yol göstersin, ışıklar içinde uyusunlar. İnsanları rakamlara indirgeyerek ifade etmek acımasızca ve yüreğimizi burkuyor ama ne yazık ki 250’nin üzerinde maden emekçisi işçi yaşamını yitirdi ve ne acı ki çok sayıda işçi hala maden ocağında kurtarılmayı bekliyor.

Maden emekçisi işçilerin payına hep ölmek düştü. 1941’den bu yana ülkemizde yaşanan maden ocağı kazalarında 3 bini aşkın insan yaşamını yitirdi. Hemen yanı başımızda Afşin-Elbistan Termik Santrali Kömür Havzası’nda 2011’de yaşanan göçük ise kanatıcı sonuçlarıyla gündemimizde olanca sıcaklığıyla yerini koruyor. 9 işçi hala göçük altında ve göçük altından çıkarılma olasılığı iktidar partisince ortadan kaldırılmış durumdadır.

Afşin-Elbistan Termik Santrali’nde yaşanan göçükten dolayı bu durumun en yakın tanıklarıyız. Ne kadar hızlı kömür çıkarılmasını sağlarlarsa o kadar çok devletten para alma garantisi olan taşeron firma eğim açılarına dikkat etmeksizin toprağı kazımaya devam etmiş ve sonuçta göçük meydana gelmişti. Bugün öyle anlaşıyor ki Soma’daki taşeron firma da aynı mantıkla çalışmıştır. Kömürün maliyetini 130 dolardan 24 dolara indirdiklerini övünerek belirten şirket yetkilisi bunu sağlamak için iş güvenliğinin hangi kurallarından taviz verdiklerini açıklamamıştır. Sonuçta ise yaşanan bir faciadır.

Soma maden ocağında yaşamını yitiren işçilere, tüm işçi ve emekçilerin borcu vardır. Bu borcu ödemek için maden ocaklarında, işyerlerinde alanlarda, sokaklarda ele ele, kol kola, omuz omuza, yürek yüreğe olacağız. 250’den fazla emekçi yoldaşımızın katledilmesinin sorumlusu AKP iktidarı ve onun beslemelerinden hesap soruluncaya dek mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.

Soma’da yaşamını yitirenleri saygıyla anıyor, ailelerine, yakınlarına, arkadaşlarına ve tüm işçilere başsağlığı diliyoruz. Sizleri, Soma’da maden ocağından gelecek iyi ya da kötü haberleri bütün gece metanetle bekleyen insanlarımıza, maden ocağından yaralı olarak çıkarılan ve ambulansa bindirilirken “çizmelerimi çıkarayım sedye kirlenmesin” diyen işçi şahsında tüm Somalı madencilere selam yolluyoruz.”