Kamuda çalışan üniversiteli işçiler, Başbakan Erdoğan’a seslerini duyurmaya çalışıyor.

 

Kamu kurumlarında 4857 sayılı İş Kanununa göre çalışan üniversite mezunu işçiler seslerini Başbakan Erdoğan’a duyurmaya çalışıyor. Yıllardır çalıştıkları kurumlarda diplomalarının gerektirdiği işleri yaparken, mezuniyetlerinin dışında farklı işlerde çalıştırılanların da bulunduğunu ifade eden üniversiteli işçiler oluşturdukları çeşitli platform ve paylaşım sitelerinde zaman zaman kendilerinden söz ettirmeyi başarıyorlar.

Üniversiteli İşçiler platformunun temsilcilerin biri olan ve kendisi de aynı zamanda üniversite mezunu bir işçi olan Musa Kocakiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde İETT’de (sağlık personeli ) olarak çalışıyor.  Memur ve Sözleşmeli Memur arkadaşlarımız gibi,

Üniversite mezunu olmamıza ve  onlar gibi fiili olarak kamu hizmetlerinin gerektirdiği,

asli ve sürekli görevlerde çalışmamıza rağmen statümüz farklıdır.Eşit işe eşit haklar noktasından uzak olduklarını ifade etti.

Üniversite mezunu olmalarına rağmen, işçi statüsünde bulunmalarından dolayı çalıştıkları kurumların kendilerini istediği yerde ve pozisyonda çalıştırdığı bununla birlikte Memur ve Sözleşmeli çalışanların ise unvanlarını kullandıklarını belirten Musa Kocakiren, “işçi statüsünde değerlendirilen biz üniversite mezunları yüksek lisans veya doktora  yapmış olsak da statü gereği görevde yükselme gibi özlük haklarından faydalanamamaktayız” dedi.

Üniversite mezunu işçiler olarak tayin, nakil, geçici görev gibi özlük haklarından faydalanamadıklarını, meslekleri konusundaki toplantılara, seminerlere, eğitimlere de katılamadıklarını belirten üniversiteli işçiler başka bir kuruma tayin ve atama durumu olmadığından aile bütünlüklerinin bozulduğunu, anne ve babalarından, eşlerinden ve çocuklarından ayrı yaşamak zorunda kaldıklarından yakınıyorlar.

Önceki hafta yapılan Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısında(KPDK),  aşağıda ki şekilde üniversiteli isçiler için 14 madde arasına aşağıda ki cümle ile  yer verildi.

“ Çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında memurlarla benzer görevleri yürüten yüksek öğrenim mezunu işçilerin (ÇAY-KUR’dakine benzer şekilde) memur kadrolarına atanması, ”

Konu ile ilgili TMBM’nde çok sayıda milletvekiliyle birlikte, Çalışma ve Sosyal Güvenlik  Bakanı ile görüşmeler yaptıklarını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan doğrudan randevu alamadıklarını ancak, çeşitli programlarda ayaküstü dertlerini anlatmaya çalıştıklarını belirten Kadir Dursun; “Bizim durumumuzla ilgili çalışma yapıldığını biliyoruz. Ancak, net ve açık bir şekilde konunun anlaşılması için KPDK ve kamuoyu nezdinde, Bakanlık yetkilileri ve görüşmelere katılan sendika temsilcilerimizi bilgilendirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalarımızı internet ortamında universiteliisciler.com çatısı altında birleştirdik. Twitterde çok iyi bir grubumuz var, facebookta da Kamuda İşçi Statüsünde Çalıştırılan Üniversite Mezunu İşçiler isimli bir grubumuz da var. Çalıştığı kurumlara yıllarını vermiş birileri olarak bu ciddi mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz. Adaletin ve hakkın yerini bulması açısından kamuda değişik statüde çalışanların memur statüsüne geçirilmesi yönünde yapılan çalışmanın “Kamu kurumlarında çalışan üniversite mezunu işçiler” şeklinde doğru anlaşılmasını arzu ediyoruz” dedi.