Bazı arkadaşlarımız,  daha 30 Mart seçim sonuçlarının şokunu atlatamadılar. Ortaya çıkana tabloya inanmıyorlar, hayret ediyorlar, şaşırıyorlar, “vay canını, nasıl oldu, anlayamadık, hani milletin onda sekizi MHP diyordu, biz nerede Hata yaptık” diye şaşkınlık şokunda iken, her zaman ve her seçim döneminden sonra söylenen, “Bu milletin ne önünden gidilir, ne arkasından!” sözleri her yerde söylenir oldu.

Herkes de biliyor ki, vatandaş başbakan sayın Erdoğan’a oy verdi. Paralel yapıya inat, hırsızlık-yolsuzluk iddialarının aksine, bir kere daha AK Parti dedi, bu da ülkenin huzura ve istikrara ihtiyacının olduğunun belgesi, göstergesi olarak tarihe geçti.

 

Arkadaşlarımız, yazıyorlar, konuşuyorlar. Ancak yazdıkları, dün söyledikleri, akşamkinden farklı. Kimse yokken AK Parti tu kaka, el-alem içinde ‘en büyük AK Parti başka büyük yok!’

İnsan biraz dürüst olur.

Samimiyet ve vicdan sizlere ömür!

“Evet, ben bunu söyledim, bunu yazdım” diyebilmek marifet. Gece külahlı, gündüz silahlı… İçinden geçenleri net söylemiyor, yazmıyor, konuşmuyor.

Biraz samimi olsa, biraz dürüst olsa, canımı yesinler de, olmuyor, değiller işte…

 

Millet huzur istedi, istikrardan yana tavır aldı, kavgayı düşünmedi.

Çekişmenin, kavganın, istikrarsızlığın bu ülkeye bir şey vermeyeceğini göstermesi gerekiyordu ki, bunu da sandıkta gösterdi. Amenna!

Hani milli irade deniliyor ya, işte o kavram, sandıkta muhalefete gereken dersi verince, “İktidarı rahat bırak!” mesajı vermiş oldu.

 

Mitingler hiçbir zaman ölçü olmadı. Gelenler, gelmeyenler kadar, dışarıda kalanlar, rengini, kokusunu ve dokusunu belli etmeyenler çoğunlukta iken, bazı gurupların da muhalefetten yana oy ve tercih kullanılacağı söylentisi, AK Partiyi daha çok hırslandırdı, sandığa sahip çıkmaya zorladı.

Oy kullandığım Tekstil Meslek Lisesinde, kimle konuştuysam, siz de dinlemişsiniz, daha önceleri farklı partilere gönül verdiğini, oy vereceğini söyleyenler, demek 30 Mart günü elini vicdanına koydu, kalbinin sesini dinledi ve götürüp oyunu AK Partiye verdi.

Bu bir güven meselesiydi.

Huzur ve istikrar beklentisiydi.

 

Şu da var. Kimse MHP’nin AK Partinin yarısı kadar oy olacağını düşünmedi, kestiremedi, hesap edemedi. Allah var, MHP bu seçimde oy oranını artırdı, çıtayı yükseltti. Bakalım bu saatten sonra ne olur, bilinmez…

Bilmem şu ilçeyi, yok öteki ilçeyi ve büyükşehiri alacağını sananların hesabı, evdeki bulgur gibi, pirinçten de oldular.

Hesap şaştı, pusula şaştı, muhalefete oy vereceğini ve seçimi kazanacağına kesin gözüyle bakan seçmen dahi bu işe şaşarken, AK Parti zafer sarhoşluğu içinde.

Mutluluğu, zaferi doyasıya kutladılar.

Eh, hakları da…

Zorlu bir yarıştan, savaştan çıktılar. Hakları ve o kadar da olacak artık!

 

Bu anlamda, rakiplerine ezici üstünlük sağlayarak zaferi kazanan başta Fatih Erkoç, Hanefi Mahçiçek ve Necati Okay’ı kutluyorum.

Başarılar diliyorum.

Mehmet FİSKECİ