Zeytindostu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abidin Tatlı ve Fora Zeytin Genel Müdürü Nail Öztaş, tüketicilere “Dökme olarak açıkta satılan zeytinden kaçının. Ambalajlı ve künyeli ürünleri tercih edin

Zeytindostu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abidin Tatlı ve Fora Zeytin Genel Müdürü Nail Öztaş, tüketicilere “Dökme olarak açıkta satılan zeytinden kaçının. Ambalajlı ve künyeli ürünleri tercih edin.” tembihinde bulundu. İki isim de açıkta satılan zeytinlerin denetiminin yapılamadığından, pahalı olduğundan yakındı.

Zeytin ve zeytinyağında yeni bir sezon başlarken Zeytindostu Derneği ve Fora Zeytin, tüketicileri açıkta satılan zeytinlere karşı uyardı. Her iki kurumdan yapılan ortak açıklamada zeytin satışlarının yüzde 80´inin dökme olarak açıkta yapıldığı vurgulandı, gıda denetimlerinin yeterli olmadığına işaret edildi.

Açıklamada merdiven altı üretimin zararları anlatıldı, hasat edilen zeytinlerin tüketimi için 8 aya gerek duyulduğuna değinilirken de şu ifadelere yer verildi:

“Belli yerlerde ya da yol kenarlarında satılan zeytinin hem bedene zararı vardır hem de ceplere. Hem kalifiye diye kötü ürün almakta hem de çok bedel ödemek durumunda kalıyoruz. Sofralık zeytinin yüzde 80´i 350 bin ton dökme olarak açıkta satılıyor. Ambalajlı satılan zeytin yüzde 20 oranında ve 50 bin ton civarında. Dökme olarak açıkta satılan zeytinlerin büyük bölümü de merdiven altı olarak tabir edilen sıhhi olmayan ortamlarda üretilmektedir. Zeytin, dalından toplandığı haliyle yenilemeyen bir meyvedir, zeytin etinde bulunan acı maddenin çıkarılması gerekir. Buna teknik olarak tatlandırma veya fermantasyon denilmektedir. Siyah zeytinin tatlandırma dönemi doğal yöntemlerle su ve tuz veya tuz ile yapılmaktadır. Bu doğal dönem 8 ay devam etmektedir. Hasat dönemi Kasım, Aralık ayında toplanan zeytinlerin yenilebilir hale gelmesi Temmuz, Ağustos aylarına denk gelir. Ancak kimi imalatçılar bu kadar beklemeden zeytini bir an evvel satmak için maalesef yanlış yöntem ve maddeler kullanmaktadırlar. Açıkta dökme olarak satılan zeytinlerde üretici, zeytin türü, kalibre, üretim metodu, kullanılan kimyasallar, son kullanma tarihi, saklama şartları gibi pek çok önemli ve gerekli veriler bulunmamakta; tüketiciler ne aldığını bilememektedir. Bu nedenle tüketicilerin bütün bu verileri bulabilecekleri ambalajlı zeytin almaları kendi menfaatlerinedir.”

Gıda denetimlerinin yeterli olmadığının dile getirildiği ortak açıklamada yaptırımların caydırıcılığının bulunmadığından şikâyet edildi.

Ayrıca şöyle denildi:
“Açıkta satışlar devletin vergi ve SSK gelirleri bağlamında gelir kaybına neden olmaktadır. Zeytin sektörümüz büyük yatırımlar yapmakta, sıhhi ve kalifiye ürün üretmektedir. Yine vergisini, SSK primlerini ödemektedir. Ama özel sektör zarar ettiği için öyle çok ayakta kalamamaktadır.

Tüketicilerin herhangi bir şekilde kuşku duydukları her gıda ürününü internet, Alo 174 veya yazılı olarak il ve ilçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müdürlüklerine şikâyet etmeleri en doğru yoldur.”