ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU 

Nasıl ? Nerede ? Ne Zaman ?

Şuurlu Öğretmenler Derneğimizin değerli yöneticileri ve basınımızın güzide temsilcileri, yeni yılın ilk günlerinde bir aradayız. Toplantımıza hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. 2022 yılının hayırlara vesile olmasını Allah’tan diliyorum. Bugünümüzü ve bu çalışmalarımızı bizlere nasip eden Allah’a hamd olsun.

Bir ülke ve toplum eğitime ne kadar önem veriyorsa geleceğine o kadar önem veriyor demektir. Eğitime verilen önemi yetiştirilen öğretmenin yeterliliği, eğitime yapılan yatırım, eğitimin günlük siyasi çekişmelere alet edilmeden geleceğin planlanması olarak düzenlenmesi ve eğitimin milletin inanç, ahlak ve kültür değerlerine uygunluğu gösterir.  Ülkemizde eğitimin sorunları hep konuşulur, tekrar tekrar anlatılır; fakat çözüm konusunda hep sorunların etrafından dolanmak esas alınır nedense?

Eğitimin ana meselesi; milletin inanç, ahlak ve kültürü ile uyumlu olmamasına rağmen bizde hep bizim dışımızdakilerin, Batı’nın TAKLİT edilmesi öne çıkartılmasıdır. Taklitçilik hastalığından dolayı eğitimde bize aitlik, özgünlük aranmaz ülkemizde. Biz eğitimin taklitçilikten kurtarılmasının gerektiğini sürekli söylerken ve bu konuda hiçbir çalışma yapılmamasından muzdarip iken ve eğitimin bu kadar eksikliğine rağmen ana muhalefetin meclis grup başkanvekili var olana tahammül gösterememektedir.

Sn. Milletvekili “Diyanet okul öncesi eğitim birimleri kuruyor. Okul öncesi eğitim Diyanet’in işi mi Milli Eğitim’in işi mi? Sıbyan mekteplerini kurmuşlar, kurumsallaştırmaya zorunlu yapmaya çalışıyorlar. Bu kafayla, orada işte bilimin B’si, fiziğin F’si, matematiğin M’si de olmuyor üniversiteye gidince. Çocukları bütün dünya nasıl yetiştiriyorsa öyle yetiştirmek varken bir ortaçağ zihniyetine yönelmenin, bunu kurumsallaştırmaya çalışmanın ne bu Cumhuriyet’e ne bu millete faydası var; ne de Anayasa’ya uygunluğu var.” şeklindeki beyanatı ile ne kadar milletten kopuk olduğunu, ne kadar milletin geçmişinden habersiz olduğunu beyan etmiştir. Ayrıca Sn. Vekile sormak gerekir bütün dünya dediği Batı’nın hangi okul öncesi eğitim kurumunda fizik, matematik öğretiliyor? Hayran olduğu Batı’da kendi inanç ve kültürleri çocukların seviyesine göre bir dille öğretilir. Kendileri bu Müslüman milletin çocuklarına kendi dinlerinin ve kültürlerinin öğretilmesinden neden rahatsızlık duyuyorlar?

 

 

Üç yıldır konuşulan ve beklenen Öğretmenlik Meslek Kanunu iki gün önce tasarı olarak Meclis başkanlığına sunuldu.  Gördük ki kanun tasarısı öğretmenlerin meslekle ilgili dertlerini çözmekten çok uzaktır. Hazırlanan kanun teklifi bir meslek kanunu olmaktan çok öğretmenlerle ilgili iki konu ile ilgili iki konuyla ilgilidir. Öğretmenlik kariyer basamakları ve 3600 ek gösterge meselelerini kapsamaktadır. Bu teklif bu haliyle Öğretmenlik Meslek Kanunu değildir. Çünkü hazırlanan kanun metninde öğretmenlerin özlük hakları, öğretmenlerin hakları, görev ve yetkileri, sorunları, atamaları, yer değiştirmeleri, idarecilik ve sorunları gibi birçok konu yoktur. Özel sektörde çalışan öğretmenler, sözleşmeli öğretmenler, ücretli öğretmenler yoktur. 

Kadrolu, sözleşmeli öğretmenlik farkı ortadan kaldırılmalıdır. Bir emek sömürüsü olan ücretli öğretmenlikte özlük hakları düzenlenmeli ücretli öğretmenlere geçimlerini rahatlıkla sağlayacakları ücret verilmelidir. Ücretli öğretmenlerin sigortaları tam aylık yatırılmalıdır. Resmi tatiller ve kar tatilleri gibi zorunlu tatillerde ücretleri kesilmemelidir.

Tekraren söylüyorum bu haliyle bu teklif bir Öğretmenlik Meslek Kanunu değildir.  En kısa zamanda öğretmenlerin bütün meselelerini çözüme kavuşturacak, Efradını Câmi’ Ağyarını Mâni tam bir Öğretmenlik Meslek Kanunu çalışmasının yapılmasını ve öğretmenlerin dertlerinin çözüme kavuşturulmasını bekliyoruz.

Katılımlarınız için teşekkürler ederim.

 

Ahmet BOLAT

ÖĞDER  Şube Başkanı

Tel: 0505 806 85 73