Her devrin adamları, siyasetçileri…

Bugünkü yazımı, değerli hemşehrim, Akit Gazetesi yazarı Abdurahman Dilipak’tan esinlenerek sizlerle paylaşıyorum. Biraz alıntı, biraz ekleme… * Papaz bakmış kilisenin mahzeninden pahalı, yıllanmış şaraplar her hafta bir-iki eksiliyor. Papaz, zangoç’tan (kilisenin çan’ını çalan görevli) şüphelenir. Çağırır zangocu durumu anlatır. Zangoç, birkaç metre yüksekte...

AK Parti’de ‘İl başkanı kim olacak?’ meselesi…

Şu sıralar günümüzde en çok konuşulan, tartışılan konu bu. Milletin işi gücü kalmadı, AK Parti il başkanlığına Ahmet mi gelecek, Hasan mı gelecek, gündem bu… Merak işte… Gerçi başımıza ne gelse şu merak yüzünden geliyor ya, neyse… Ne enflasyon, ne zamlar, ne termik santralleri bacalarına takılacağı söylenen filtre, ne işsizlik… Hepsi bir tarafa, varsa yoksa ...

Bu basını hafife almayın!

Evet almayın! Daha iyi günleriniz. Bu basın gerçekleri,  doğruları yazmaya başlarsa, sizi temin ederim uykularınız haram olur, zehir olur, kâbuslar görürsünüz geceleri. Kendi adıma konuşuyorum, her şeyi yazabiliyor muyum, hayır! Dört dörtlük gazetecilik yaptığımı iddia edemem. Etmeye kalkışsam da ettirmezler zaten. Halime koymazlar, tepeme binerler, adliye, ...

Devlet memuru, avrat memuru, evlat memuru…

Biz eskiden memurluk denilince, sadece devlet memurluğunu bilirdik, anlardık. Zamanla çeşitlenmiş, eklemeler yapılmış. Olsun zenginlik güzel şey. Devlet memuru… Devlet memurluğunun adabını, erkanını, irfanını, edebini, eğitimini, terbiyesini bilir. Mesaisini geciktirmez, vatandaşın işini savsaklamaz, yol-yordamı da bilir en iyisinden. Devlet memuru işine sad...

Bir ilçeye, bir okula müdür olabilmek için ne gerekir?

Ya ben çok safım, ya siz! Acaba hangisi? Geçenlerde bu konuyu tartıştım dostlarımla, beni kınadılar, “Sen ya çok safsın, ya çok kurnaz. Hangisi olduğuna karar veremedik. Bilmece gibi adamsın. Şifre gibi konuşuyor, şifreli yazıyorsun. Çıkar ağzından baklayı” dediler. Aha çıkartıyorum. Evet, bir ilçeye veya okula müdür olabilmeniz için öyle ehliyete, liyakate ...

Adam yerine koymadığımız kimselerin içinden geçen fay hattı…

Ya da deli gömleğinin ütülüsü bozulursa… Deprem senaryoları, tatbikatları başladı. İstanbul ve Ege’deki depremlerin ardından televizyonlarda her gün deprem uzmanları ahkâm kesiyor. Herkes de biliyor ki, Kahramanmaraş da birinci derecede fay hattı üzerinde. Bingöl Karlıva’dan başlayan ve Hatay’a kadar uzanan fay hattı üzerinde, her an depremi bekleyen vatanda...

Okul birincisi öğrencinin cep telefonu olmaz mı?

Artık cep telefonu kullanmak kronik hastalık haline geldi. Bacak kadar çocukların elinde oyuncak gibi adeta. Öyle ki, aileler çocuklarını susturabilmek için cep telefonlarını uzatıyorlar bacaksızlara. Susturucu yani. Çarşıda-pazarda, toplu taşıma araçlarında bakıyorum herkes cep telefonuna sarılmış. Hele hele toplu taşıma araçlarına binenler, kızlı-erkekli f...

Kimse bulunmaz Hind kumaşı değil.

Şarkı türkü bilir misiniz, söyler misiniz bilemem de, bu şarkının-türkünün tam da zamanı. İndirin ve dinleyin! Memlekette alçak çok. Bakın Mart ayında bu şehre çok kar düştü. Özellikle yüksek yerlere, Ahırdağı’na yani. Gözünü hırs bürümüş kimler, koltuk da koltuk diye çabalayan ve başkalarını hiç sayan, yok hükmünde görenler, aday gösterilmeyince pabucun pah...

Ne ilk ne de son serzenişimdir!

Bin bir zulüm ve haksızlıkla kalplerini tarumar ettiğiniz, hakkına hukukuna girdiğiniz, geleceklerini adil olmayan mülakatlarla elinden aldığınız insanların gönlünü, “yol yaptık, üst geçit yaptık, arıtma tesisi yaptık, kayak merkezi yaptık, mesire alanları yaptık” diyerek tamir edemezsiniz. Yol yapmanız, kimseye haksızlık etme hakkını vermez size. Garip gura...

Arı kovanına çomak sokmanın faturası

Bu zamanda başım ağrımasın, huzurum kaçmasın istiyorsan, üç maymunu oynayacaksın. Yani görmedim, duymadım, haberim yok… Senden iyisi yok o zaman. En kral siyasetçi de sensin, en harika işadamı da… Adamlıkta üstüne yok be koçum… Ama yok, etliye sütlüye karışırsan, lak-lakçıları, taklacıları, şaklabanları, rantçıları deşifre eder, bunu da lanet olası sosyal me...

Debgici’nin atanması, Fatih Erkoç’un gücü, bazı etiketlerin güçsüzlüğü…

Dün akşam üstü şehrin üzerine düşen bomba, belki bedensel anlamda can almadı ama, siyasetle ilgilenenlere şok yaşattı. Demek ki neymiş,  şok sadece market adı değilmiş. Evet dün akşam Kahramanmaraş bir atama haberi ile sarsıldı, deprem gibi bir şeydi, bütün millet Ahmet Özdemir’in görevinden alınıp, yerine H. Ömer Oruç Bilal Debgici’nin atanmasını konuştu. K...

Torpilin yoksa boşuna çırpınma ve boşuna heveslenme iş için!

İş için kapımızı çalan çok, daha önce de kaç kez yazdık, arkadaşlarımız da gündeme taşıdı, işi beğenen yok. Herkes sırtını devlete dayamak, yarınlarını garanti altına almak istiyor. Haklılar. Ama bir yere kadar. Kurumlar, belediyeler şiştikçe şişti, herkes kızını, oğlunu, damadını, gelinini, yeğenini işe girdirirken, (en çok da belediye meclis üyeleri) sen ü...

Daire müdürleri siyasetin neresinde, duracağı yeri bilecekler mi?

Müdür dediysem, aklınıza hangi kurumun müdürü geldiyse, geliyorsa o… Onlar işte…  Bunlara genel müdürleri, daire başkanlarını, kurum içinde adı başkana çıkan yetersiz, çapı düşük başkanları da ekleyebilirsiniz. İsminin, kurumunun bir önemi yok, zaten bu yazı da genel. Öyle çok da üstüne alınan olmasın. Ha, alınan,  gücenen olursa da, çok da umurumda değiller...

Yok mu şu it oğlu iti vuracak namuslu bir vatan evladı?

Ararsan keklikçi de bulursun, tetikçi de. Niyetine bağlı. Bu şehirde doğruları konuşmanın, doğruları yazmanın, doğruları yorumlamanın yeri yok. Yazarsan, konuşursan, kafadan çatlak yazar Nihat Genç’in deyimiyle, “Yok mu şu it oğlu iti vuracak namuslu bir vatan evladı”ararlar. Yalaka olursan, yavşak olursan, adam alıp adam satarsan, dün dediğini bugün inkâr e...

AK Partide ilçe ve il teşkilatlarında kimler gider, kimler kalır?

Önce, dişindeki bir rahatsızlıktan dolayı il başkanımız, değerli dost insan Ahmet Özdemir’e geçmiş olsun diyorum. Rabbimi esirgesin! * MHP kendi içinde kavgasını sürdürürken AK Parti ilçe kongre süreci başladı. Bazı isimlerin başkanlıktan alınacağı söyleniyor. Tabi özellikle ilçeler tek adayla seçime gidecekler. Genel Merkezin bu yolda talimatı olduğunu bilm...

Her devrin adamları ve yanar-döner, fırıldak adamlar! (2)

Aslında bayramın bitim günleri olsa da, ağız tadıyla bir bayram geçirmek dururken, ne alaka diyebileceğiniz bir yazı ile karşınıza çıkmak istemezdim. Lakin memlekette fırıldak çok. Geçen hafta sonu, siyasetin ve yerel yönetimlerin fırıldaklarını anlatmaya çalıştım. Bu gün o yazının devamı niteliğindeki bu yazı… Siz isterseniz bir de merhum, halk ozanı, ünlü ...

Bayramı kutlamayacaktınız, platformu neden kurdunuz?

Dün 30 Ağustos Zafer bayramının 94. yıldönümü idi. Her bayram, insanların yüreği kıpır kıpır olur, bir heyecan dalgası sarar yüreğini, milli ve manevi duyguları kabarır, yıllar öncesine döner, sanki o günleri yaşıyormuş gibi olur. Hele bir de o günleri yaşadıysa, gördüyse, büyüklerinden daha mükemmel ve anlamlı şekilde dinlediyse, heyecanı bir kat daha artar...

Sayın Kaynak’ın basın toplantısı ve akredite meselesi…

Başbakan Yardımcımız sayın Veysi Kaynak, memleketine geldiği gün, nerede bilmiyorum, çünkü söylenmedi, basın mensupları ile bir araya geldi. Basın mensubu dediysem, 2 günlük gazete ve ajans temsilcileri. Eyvallah! Lakin bu kentin yükselen değeri, sesi, gözü ve kulağı sayılan diğer gazeteciler, gazeteler yok sayılmış. Vay canına! Üstelik de yarın sansürün bas...